T24 - Türkiye'nin sayılı gayrimenkul zenginlerinden Tatlıcı Ailesi'nin çağdaş sanat piyasasından tablo topladığı ve Galerist'e ortak olduğu bildirildi. Milliyet Ekonomi Müdürü Murat Sabuncu, Türkiye'nin en büyük çağdaş sanat etkinliği unvanına sahip Contemporary Istanbul'un açılış gecesinden izlenimlerini aktardı.Türkiye’de çağdaş sanatın buluşma günleri geldi. Contemporary İstanbul çarşamba akşamı açıldı. İş dünyasının temsilcilerinden eserleri yaratanlara pek çok ismin katıldığı bir gece idi. Önce kısaca geçmişi...Contemporary’nin temelleri 8 yıl önce Doğan Paksoy ve Ali Güreli tarafından atıldı. İlerleyen yıllarda olay uluslararası boyuta taşınınca Paksoy ekipten ayrıldı. Uluslararası serginin ilk direktörü Orhan Taner oldu. Taner 2 yıl boyunca çalıştı. Ondan bayrağı devir alan Emin Mahir Balcıoğlu oldu, kendisi halen organizasyonun direktörü. Bu ismi Sabancı Müzesi ve İstanbul Modern’deki yöneticilik dönemlerinden hatırlayanlar mutlaka olacaktır. Bu yıl sergiye 80 galeri katılıyor. 38’i yabancı 42’si Türk. İran ve Ermenistan özel misafir. Karen Aghamyan, Tigran Kirakosyan gibi Ermeni çağdaş sanatının önemli temsilcilerinin eserleri görülebiliyor. Uzmanlık alanım olduğu için araştırdım. Burayı 4 gün boyunca kiralayan galeriler ne kadar ödüyor diye. Üst kat galerilerde kira, metrekaresi 148 euro alt katta 122 euro olarak belirlenmiş. Gecede ikram edilen şaraplar Vinkara’nındı. Sahibi Ardıç Gürsel yabancı değil. Ali Güreli’nin baldızı. Gece boyunca pek çok sanatçı ile sohbet imkanım oldu. İsimlerini yazmamak kaydıyla ilginç bilgiler aldım. Ünlü ve tanınan bir ressamımız “çağdaş sanattaki” yeni-hızlı bir isimden bahsetti:“Diyarbakırlı genç bir sanat yatırımcısı var. Bu delikanlı çağdaş sanatta oluşan fiyatlarda etkili olmaya başladı. Birkaç küçük galeriyi aldıktan sonra geçtiğimiz günlerde de çok tanınan bir galerinin ortağı oldu.”Sanatçımız bu bilgileri aktardı ama isim vermedi. Ama vermediği isme ulaşmak zor olmadı. Piyasadaki yeni oyuncunun adı Taha Tatlıcı. Şeyhmus Tatlıcı’nın oğlu... Uzunca bir süredir tablo topluyor. Gerçekten birkaç küçük ebatlı galerinin ortağı. Ancak en büyük hamlesini kısa bir süre önce yaptı. Türkiye’nin en iddialı galerilerinden Galerist’e ortak oldu. Murat Pilevneli’nin sahibi olduğu Galerist’te Elif Uras’tan Haluk Akakçe’ye pek çok önemli ismin çalışması bulunuyor. Tatlıcı’nın bir diğer hedefi ise dünyada olduğu gibi Türkiye’de de bir sanat fonu kurmak. Bunun için de yoğun bir çalışma içinde. Küratör tekeliYine dönüyorum sanatçılarla yaptığım konuşmalara. Ortak bir sıkıntıları var. Küratörler. Aynen şunları söylüyorlar: Küratörler kendilerine bir sanatçı grubu oluşturuyor. Onların ajanı gibi çalışıyorlar. Yurtdışından gelen sergi ve bieanel taleplerini ajanları gibi çalıştıkları sanatçılara yöneltiyorlar. Bir küratöre bağlı olmayan sanatçı bağımsız olarak öne çıkamıyor, öne çıksa da tablo-eser talebi olmuyor. Son dönemde giderek daha fazla şirket ve banka sanat koleksiyonları için küratörlerle bağlantıya geçiyorlar onlarda buralara kendi çalıştıkları sanatçıları yönlendiriyor. Bir ünlü ressam galerilerle ilgili bir tespitte de bulunuyor: Galericilik sermaye bağımlısı hale geldi. Kiralar, personel masrafı ve stok maliyeti yüksek. O zaman galeri sanat çevresinin dışındaki daha spekülatif kazanç amaçlı sermayenin hâkimiyetine giriyor.Açılış gecesinde konuşulan kulisler bunlardı. Ben çıkarken Zeynep Tanbay bir performans gerçekleştiriyordu. Oraya kadar gittin seni neler çarptı diyenlere üç kısa not...Ben bir Mahmut Karatoprak hayranıyım. Uzun uzun onun ahşap kutular içine gizlediği duyguları seyrettim. Kocaman bir kapının üstündeki çerçevelere sığdırdığı “hayatlar”a bakar dalar giderim.Bu sene beğendiğim bir heykeltıraşın Nina Arditti’nin karşısındaydı yeri. İkinci sıraya Şükran Moral’i yerleştiriyorum. Üç kişiyle evlilik en kışkırtıcı eseriydi serginin. Bu video performansta gelin kız aynı anda üç erkekle evleniyor. Mardin’de bir köyde çekilen performansın fotoğrafları da çarpıcı.Ve Mehmet Güleryüz... Sergideki en etkilendiğim tablolar ona ait...Bitirirken... Yabancı sanatçılar Türkiye’de giderek yükselen sanat piyasasını görüp her geçen yıl daha fazla sayıda katılımla geliyorlar. Bilenlere soruyorum: Kalite nasıl? Cevap popüler: Yetmez ama evet...