TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu (KEFEK) bünyesinde kurulan alt komisyona katılan Ankara 2'nci Aile Mahkemesi Hâkimi Ramazan Karakaya, kadın sığınma evleri için 'yarı açık cezaevi' benzetmesi yaptı". Karakaya, "Bence kocaların sığınma evlerine alınması gerekir. Kocanın kusuru yüzünden kadın yarı açık cezaevine giriyor, koca geziyor serbestçe. Bence tersi olması gerekir" dedi.
TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu (KEFEK) bünyesinde kurulan İstanbul Sözleşmesi'nin Etkin Uygulanması ve İzlenmesi Alt Komisyonu toplandı. Komisyon üyeleri, Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'un uygulanması aşamasında ortaya çıkan sorunlarını tespit etmek amacıyla yargı mensuplarını dinledi. Komisyona katılan Ankara 2'nci Aile Mahkemesi Hâkimi Ramazan Karakaya, kocaların hatası nedeniyle kadınların sığınma evine alındığını, bunun kadın açısından bir haksızlık olduğunu ve bu nedenle kocaların da sığınma evine alınmasının önünün açılması hususunda bir saha çalışması yapılması gerektiğine dikkati çekti.
Karakaya, kocaların evden uzaklaştırılmasının risk oluşturduğunu söyleyerek şöyle devam etti:
"Biz kocaları evden uzaklaştırıyoruz. Bir iki olayda kadınları da uzaklaştırdık; ama şimdi, burada kocalardan parklarda kalanı biliyorum, araçlarda kalanı biliyorum. Tabii, bunun geri dönüşleri vahim olabilir. Bir başka toplantıda ben kocaların sığınma evine alınmasını önermiştim. Şimdi, sığınma evine kadınları aldığımız vakit yanında genellikle çocukları oluyor, yatak sayısı sınırlı. Dolayısıyla bir kişi yanında 2-3 kişi geldiğinde yer sorunu çıkıyor; ama kocaların zaten barınma sorunu olduğu için ve de risk oluşturduğu için bence kocaların sığınma evlerine alınması gerekir. Bir de haksızlık, yani kocanın kusuru yüzünden kadın yarı açık cezaevine giriyor, koca geziyor serbestçe. Bence tersi olması gerekir. Bunun yanında şöyle bir kolaylık da sağlar bu; İşte, o kurumun sığınma evinde bir araç tahsis edersiniz, kocaları her gün işe bırakır, akşam da toplar."
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi Birinci Hukuk Daire Başkanı Zeynep Öksüzoğlu komisyona, yıllara göre alınan tedbir kararları ile ilgili verileri verdi. Öksüzoğlu, "Elde ettiğim bilgilere göre 2017 yılında 50 bin 758, 2018 yılında 47 bin 715 ve 2019 yılı Nisan ayı itibarıyla 11 bin 211 koruyucu tedbir kararı verildi. Önleyici tedbir karar sayısı ise daha fazla. 2017 yılında 295 bin 618, 2018 yılında 358 bin 499, 2019 yılı Nisan ayı itibarıyla da 92 bin 219 önleyici tedbir kararı verildi. Mahkemelerin bu yükü karşısında Adalet Bakanlığı, aile içi şiddet mahkemelerini kurmayı bile düşünüyor. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının da bu yönde talebi var. İlgili bakanlıklar bunu düşünüyor."
Öksüzoğlu, elektronik takip merkezlerinin 24 saat esasına göre çalıştığını; ancak çok masraflı olması nedeniyle elektronik kelepçe sayısının yetersiz kaldığını kaydetti.