Afganistan üzerinden gelen göç dalgasın sürerken Meclis İnsan Hakları Komisyonu dikkat çekici sonuçları olan raporunu açıkladı. TBMM İnsan Haklarını İnceleme Göç ve Uyum Alt Komisyonu’nun raporunda, Afganistan’dan Türkiye’ye gelen düzensiz göçmenlerin çoğunluğunun ülkelerinde seküler yaşam tarzı süren, sosyal statüsü yüksek ailelerden oluştuğu belirtildi. Raporda 'İranlı yetkililerin göçmenlere sınırda dur denilse bile sınırı geçin çünkü Türk askeri göçmenlere kurşun sıkmaz' tespiti de yer aldı.
Karar'da yer alan habere göre, İran üzerinden Türkiye'ye akın eden Afgan göçü devam ederken TBMM İnsan Haklarını İnceleme Göç ve Uyum Alt Komisyonu’nun ‘Türkiye’de Düzensiz Göç ve Düzensiz Göçle Mücadele- Van Örneği Raporu’nu açıkladı.
Van'da 1 Kasım 2021'de yakalanan Afgan uyruklu, tamamı akrabalardan oluşan bir grup düzensiz göçmenle de görüşen TBMM heyeti raporunda, görüştükleri Afganlar arasında polis olup Taliban yönetime geldikten sonra can güvenliği olmadığı için göç ettikleri, kaçakçılar vasıtasıyla Türkiye’ye geldiklerini ve Birleşmiş Milletler yolu ile üçüncü bir ülkeye yerleşmek istediklerini belirttikleri aktardı.
Raporda şöyle denildi:
“Şu an Afganistan’dan ülkemize gelen düzensiz göçmenlerin çoğunluğu, Afganistan’da seküler yaşam tarzı süren, sosyal statüsü yüksek ailelerdendir. Bu durum, aslında değişen bir profile işaret etmektedir. Geçmişte daha çok genç yaştaki erkek düzensiz göçmenler gittikleri ülkelerde bir yaşam alanı oluşturduktan sonra ailelerini yanlarına aldırmaya çalışmakta iken, günümüzde insanlar Afganistan’da can güvenlikleri olmadığı için aile olarak yasa dışı yollarla ülkemize giriş yapmaya çalışmaktadır. Bu açıdan, yaratılmaya çalışan, gelenlerin çoğunun genç yaştaki Afgan erkekler olduğu algısı gerçeği yansıtmamaktadır.”
Raporda kaçakçılıkla ilgili şu ifadelere yer verildi:
“Göçmen kaçakçılarının kullanmış olduğu hücre evleri, 'şok ev' olarak adlandırılmakta ve genelde şehrin kırsal kesimlerinde, tarla, arazi veya benzeri yerlere konuşlandırılan bu metruk binalara üçerli, dörderli ya da beşerli küçük gruplar halinde getirilerek şok evlerde biriktirilen kaçak göçmenler bekletilmektedir. Daha sonraki süreçte tır veya otobüs gibi araçlarla büyük gruplar halinde batı illerine götürülmeye çalışılmaktadır. Şok evlerinin tespit edilerek yıkılmasından sonra, kaçak göçmenler daha çok şehir merkezindeki apartman dairelerine, otellere ve apart otellere yerleştirilmeye başlanmıştır.”
Raporda, düzensiz göçmenlerin göçmen kaçakçılarının yardımı olmaksızın kendi imkânları ile sınırı geçmesinin mümkün olmadığı ve göçmenlerin çoğunluğunun, Afganistan’ın farklı şehirlerinden, İran üzerinden benzer güzergâhları kullanarak Türkiye sınırlarına ulaşabildiği ve bu yolculuk için kaçakçılara 1000 ile 1500 dolar arasında değiştiği para ödediği açıklandı. Raporda, İran’a 800-1000 kişilik kalabalık gruplar halinde ulaşan düzensiz göçmenlerin, İran’ın Seravan, İranşehr ve Bandar Abbas şehirlerinde, kaçakçılık şebeke üyeleri ile buluşup bu şehirlerden İran içlerine ve Türkiye sınırına doğru ise daha küçük gruplar halinde hareket edildiği bilgisine yer verildi.
Raporda; İran, başta Afganistan olmak üzere kaynak ülkelerden gelen düzensiz göçmenleri ve İran’da yaşayan yabancıları, Türkiye’ye doğru yöneltmekte ve hatta bazı İran görevlilerinin zaman zaman zor kullanmak sureti ile sınırı geçmeye zorladıklarının tespit edildiğine yer verildi. Raporda, komisyonun görüştüğü bir güvenlik amirinin, yapılan mülakatlarda İran yetkililerinin düzensiz göçmenlere, “Türkiye güvenlik görevlileri dur deseler bile sınırı geçin çünkü Türk askeri göçmenlere asla kurşun sıkmaz” dediği kaydedildi.