Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Deprem Araştırma Komisyonu, uzmanları dinledi. MTA Jeoloji Etütleri Dairesi Başkanı Bahadır Şahin, "2008 yılında Kahramanmaraş Valiliği adına yapılan bir raporda ve çalışmada, bu çalışma içeresinde Doğu Anadolu Fayı'nın 7 ve üzerinde büyüklüğünde bir deprem üreteceğine, böyle bir risk olacağına dair ifade açık açık yazılmıştır" ifadelerini kullandı.Kahramanmaraş merkezli depremlerin sonuçlarının tüm yönleriyle araştırılması, depreme dirençli yapı stokunun oluşturulması ve kentsel dönüşüm uygulamalarının etkinliğinin artırılması için alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, AKP Afyonkarahisar Milletvekili Veysel Eroğlu başkanlığında toplandı. Komisyon, Maden Tetkik ve Arama (MTA) Genel Müdürü Vedat Yanık, MTA Genel Müdür Yardımcısı Haşim Ağrılı, MTA Jeoloji Etütleri Dairesi Başkanı Bahadır Şahin, Selim Özalp ve Ankara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Yusuf Kağan Kadıoğlu'nu dinledi.
Vedat Yanık, depremlere ilişkin, "Bu depremlere sebep olan şeylerden bir tanesi faylardır genellikle. Türkiye'nin diri 1/25.000 ölçekli heyelan haritası tamamlanmıştır. Geçtiğimiz yıllarda Türkiye'nin heyelan haritası da tamamlandı. Biz geçmiş 10 yılda arazi çalışmalarını tamamlamıştık. İstanbul Zonguldak paftasını tamamladık. İzmir paftasını tam basma aşamasına geldik, bu deprem meydana geldi. Biz, hemen öncelik sırasını, deprem bölgesi 11 vilayete kaydırdık. Dün itibarıyla 11 vilayeti sayısal ortamda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına teslim ettik. 3 tane vilayet var; Elazığ, Kayseri ve Sivas'ın bazı ilçeleri, onların da çalışmaları şu anda devam ediyor" dedi.
Bahadır Şahin, Türkiye'nin deprem gerçeğini ve MTA'nın deprem ile ilgili araştırmaları hakkında bilgi verdi. Şahin, komisyona Türkiye'nin jeolojik haritasını da anlattı. Kuzey Anadolu fayı toplam uzunluğunun 1.600 kilometre olduğunu kaydeden Şahin, "Son depremi yaşadığımız Doğu Anadolu fayı aşağı yukarı 600 kilometre uzunluğundadır. Bu 2 ana fay hattını kullanarak batıya doğru 25-30 milimetre hareket etmektedir. 450'ye yakın Türkiye'de deprem üreten, bizim hissettiğimiz, hatta ağır hasar meydana getiren fayın varlığı söz konusu" diye konuştu.
Şahin, MTA’nın daha önce iller bazında hazırladığı raporu paylaşarak, "2008 yılında Kahramanmaraş Valiliği adına yapılan bir raporda ve çalışmada, bu çalışma içeresinde Doğu Anadolu Fayı'nın 7 ve üzerinde büyüklüğünde bir deprem üreteceğine, böyle bir risk olacağına dair ifade açık açık yazılmıştır. Bu çalışma içeresinde Kahramanmaraş ilinin jeoloji haritası, heyelan haritası, mühendislik jeoloji haritası gibi her türlü bilgi mevcuttur" ifadelerini kullandı.
Komisyon üyeleri, Kahramanmaraş ile ilgili rapora uyulmadığını söyledi. MTA Genel Müdürü Yanık da, "Uyulsaydı bu yıkım bu şekilde olmazdı" şeklinde konuştu.Ankara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Kağan Kadıoğlu, 11 ili etkileyen depremden sonra buralarda incelemelerde bulunduklarını aktararak, "Pazarcık ilçesinin hemen altında yer alan 'Kartal Kaya Baraj kapakları yıkıldı' haberini alır almaz öğrencilerimizle bölgeye gittik. Baraj kapağında ve yol boyunca çalışma yaptık" dedi. Baraj kapağında düşey yönde bir kırığın olmadığını, ancak dolusavak üzerinde kırık tespit ettiklerini söyleyen Kadıoğlu, "Dolusavak o titretişimden dolayı kendi kendini doldurmuş. Karayolları da hemen gelip orayı doldurmuş. Oraya baktığımızda onun içerisinde kılcal çatlaklar tespit ettik. Baraj dolu olduğunda bizim tarafımızdan bir kez daha ölçülmesinde yarar görüyorum" dedi.
Kahramanmaraş ve Antakya'da arazide hiç hasar görmeyen, az, orta ve ağır hasar gören binalardan beton örnekler aldıklarını aktaran Kadıoğlu şunları kaydetti:"Antakya'da 60 bin metrekareyi 2007 yılında taradık. Asi Nehri'nin sağında ve solunda saklı bir Roma şehri var. Bu tarihi zenginlikleri çıkardığımız zaman en zengin turist kaynağı olacak burası. Arkeolojik sit alanı ilan edelim. Nitelikli yapı kalsın ama niteliksiz olanları yapmayalım bir daha. Orayı kazalım, bu güzelliği ortaya koyduğumuz zaman oranın değeri artar. O insanlarımıza da böyle sahip çıkmış oluruz. Fay hatları üzerine ev yapılmamalı. Fay hatlarını haritalandıran, MTA'daki jeoloji mühendisleri, bu arkadaşlar gerektiği zaman dağlarda yatıyor. Bu arkadaşların harcırahlarını artırmamız gerekiyor. Eski binaların beton kalitesini belirlemek için mutlaka beton petrografisi yapılmalı. Biz çabuk unutuyoruz. Bir sürü yıkılan binalarımız oldu. Benden sonraki neslin görmesi lazım. Yıkılan binaların bir tanesini muhafaza edelim, etrafını çevirelim üzerine 'unutma' yazalım. 'Bu binanın da hatası buydu' yazalım."MTA Jeoloji Etütleri Dairesi Başkanlığı Aktif Tektonik ve Deprem Araştırmaları Koordinatörü Selim Özalp, komisyon üyelerine depremin meydana geldiği bölgede bulunan fayları görsel sunumla anlattı. Kahramanmaraş merkezli depremlerde ilk depremden 9 saat sonra 7,6 büyüklüğünde ikinci depremin meydana geldiğini hatırlatarak, bunun pek çok bilim insanı için olduğu gibi kendileri için de sürpriz olduğunu vurgulayarak şöyle devam etti:"İkinci bir deprem bekliyorduk ama kısa sürede olması beklenen bir şey değildi. Benim bildiğim sadece 1976'da Çin'de, yaklaşık 16 saat sonra meydana gelen deprem var. Onun dışında bilinen deprem yoktu, gerçekten bu yıkıcılığı daha da artıran unsur oldu. Depremlerden sonra dolayısıyla buralarda risk taşımaya başladılar. Ne zaman olacağıyla ilişkin bir şey söylemek zor. Daha detaylı çalışmaların yapılması lazım. 1999 depreminden sonra Marmara'da deprem olacağı söyleniyor fakat aradan 30 yıl geçti. Her geçen gün risk artıyor, bunu söyleyebiliyoruz. Önlem anlamında buralarda güçlendirilme çalışması yapılması lazım."Komisyon çalışmalarına 20 Mart Pazartesi günü devam edecek. (DHA)