TBMM Genel Kurulu’nun olağanüstü toplantısında dört eski bakan hakkında düzenlenen fezlekeler okunmadı. Fezlekeler milletvekili incelemesine açılmadı. TBMM Başkanlığı’nın, Genel Kurul'a sunuşunda, sadece bilgi verildi. Bilgide, tarih ve numara sayısı da yer almadı. Muhalefet, Sadık Yakut’un oturumu yönetme biçimine, fezlekelerin gizlilik kaydıyla okutulmamasına itiraz etti. Yakut’un usul tartışması açmaması üzerine de MHP ve CHP kürsüyü işgal etti. CHP'nin fezlekelerin Meclis Başkanlığı'nda bekletilmesinin tartışmaya açıılması için verdiği genel görüşme önergesi reddedildi. Genel Kurul, 8 Nisan tarihine kadar çalışmalarına ara verdi.
Meclis Genel Kurulu, kritik bir oturuma evsahipliği yaptı. Yerel seçimler nedeniyle ara tatilinde bulunan Meclis Genel Kurulu, CHP'nin 17 Aralık’ta başlatılan yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasına adı karışan eski bakanlar Egemen Bağış, Zafer Çağlayan, Erdoğan Bayraktar ve Muammer Güler için hazırlanan fezlekeleri görüşmek üzere olağanüstü toplandı.
TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in yokluğunda Başkanevekili Sadık Yakut’un başkanlık yaptığı Genel Kurul, elektronik yoklamayla başladı.
Bu sırada CHP, MHP, BDP ve HDP milletvekilleri sisteme girerken, Genel Kurul salonunda bulunan AK Parti milletvekilleri ise sisteme girmedi. Bu sırada sisteme giremeyen milletvekilleri Başkanlık Divanı'na pusula gönderdi.
Yoklama için 5 dakika süre tanınmasına rağmen, pusulalar nedeniyle sonucun açıklanması uzun sürdü.
Yakut, pusula gönderen milletvekillerinin ismini okuyarak Genel Kurul'da olup olmadığını kontrol etti.
Bu sırada bazı milletvekillerinin itirazı üzerine, Yakut, "15 mükerrer pusula var, niye itiraz ediyorsunuz? İsim okumadım" diyerek toplantı yeter sayısının olduğunu belirterek, gündeme geçti.
Genel Kurul’da oturum başladıktan sonra muhalefetin sunuş tepkisi geldi.
MHP Milletvekili Oktay Vural ve CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, Başkanvekili Sadık Yakut'un sunuşuna itiraz etti.
Oktay Vural, sıranın Meral Akşener'de olduğunu belirtererek, oturumu kendisinin yönetmesi gerektiğini dile getirdi.
Söz alan CHP’li Grupbaşkanvekili Akif Hamzaçebi, ''Sayın Başkan, yapmış olduğunuz işlem hem Anayasa'ya hem İçtüzük'e hem de olağanüstü toplantı çağrısına aykırıdır. Fezlekelerin okunması gündemli bir çağrı gelmiş ise siz onun özetini sunma yetkisine sahip değilsiniz. TBMM fezlekeyi baştan sona inceleme yetkisine sahiptir. 80'ler 90'lar 2000'li yıllar bu şekilde. 2010'lu yıllarda bir meclis başkanı hukuku katlederek milletvekillerinin denetim yetkisini elinden alıyor. Milletvekili görmediği, bilmediği incelemediği bir konuda bir başka türlü karar verme imkanına sahip değildir. Milletvekillerinden bu bilgiyi saklama yetkisini sahip değilsiniz. Aksi takdirde Anayasa'ya karşı bir suç işlemiş olacaksınız Sayın Başkan. Tutumunuzu düzeltmeye davet ediyorum sizi" dedi.
Akif Hamzaçebi'nin ardından sözü BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan aldı.
Kaplan, "Fezlekeler konusunda biz tecrübeliyiz. 945 tane fezleke geldi. Çoğunu da okudunuz. “Roj baş” demişiz, fezleke gelmiş. Bazı fezlekeler kaplumbağa hızıyla gelmiş. Bu devlet sadece bize mi çalışıyor. Fezlekelerde yolsuzluk, hırsızlık yok. Fezlekeler bütün partilere eşit hızda gelmesi, eşit olarak okunmasını istiyoruz. Usul tartışmalarına boğmamamız lazım. Kayserili Sadık Yakut, hep nöbette mi olacak" dedi.
MHP'li Grup Başkanvekili Yusuf Halaçoğlu da Sadık Yakut'u eleştirerek "Demin AKP grup başkanvekili meclis başkanı adına konuşma yaptı. Her şeyden önce buna hakkı yoktur. Biz meclis başkanının aldığı kararı eleştiriyoruz. Bu şekilde meclise sunamazsınız, meclis sadece fezlekelerin adını anarak geçiştirme yapamazsınız. Neye göre oylama yapılacak?" dedi.
Muhalefetin ardından söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Nurettin Canikli, şu ifadeleri kullandı: ''Bu fezlekelerin ekindeki dosyalarda yer alan bilgilerin herhangi bir şekilde üstünün örtülmesi amacıyla böyle bir durumun ortaya çıkması söz konusu değil. Çünkü bu bilgiler zaten şu anda tüm Türkiye'ye servis edilmiş durumda. Bu bilgilerin karartılması, bu bilgilerin milletvekillerinin denetiminden kaçırılması gibi bir durum söz konusu değildir. Bu dokunulmazlıkların kaldırılması talebinden farklı bir durumdur. Çok açıktır ki şu anda gelen fezlekelerde ekli olan bilgilerin gizliliği devam etmektedir. Herkesin elinde olmasına rağmen sosyal medyada internet ortamında tamamı servis edilmektedir. Ayrıca bir soruşturma komisyonu kurulması talep edilmesi için bu tür bilgilerin fezlekelerin eklerinin TBMM'ye gelmesine gerek yok. Bunun sayısız örnekleri vardır.
Şu anda 4 eski bakanla ilgili olarak soruşturma komisyonu kurulması için imzalar toplanmaktadır. Bakanların kendi talepleri çerçevesinde bizler AK Parti Grubu olarak arkadaşlar soruşturma komisyonu kurulması için imza topluyorlar. Biz de resmi olarak bunların denetlenebilmesini sağlamak amacıyla soruşturma komisyonu kurulmasını talep ediyoruz. Biz de milletvekillerinin soruşturma komisyonu yoluyla bu bilgilere ulaşmasını temin etmek istiyoruz. Yani burada ne kaçırılan ne örtülen ne gizlenen bir durum söz konusu değildir. Soruşturma komisyonu kurulduğunda muhalefete mensup arkadaşlarımız da iktidar partisine mensup arkadaşımız da bunların tamamına erişecektir ve ona göre kararlarını vereceklerdir."
Muhalefeten 4 bakanla ilgili fezlekelerin özetinin okunmasını istedi.
İtirazların ardından oturuma 10 dakika ara verildi.
45 dakikalık aranın ardından Meclis Genel Kurulu yeniden toplandı. Sadık Yakut, fezlekelerin okunmasının gizlilik kanununa aykırı olduğunu belirterek, fikrinin değişmediğini, fezlekelerin okunmayacağını söyledi.
Aralarında BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan ve MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural’ın da bulunduğu muhalefet milletvekilleri kürsüye yürüdü. Milletvekilleri, Başkanvekili Sadık Yakut’un fezlekelerin okutulmaması kararına tepki gösterdi.
Oktay Vural, tartıştığı Yakut'a "Gayrı meşru başkanvekilisiniz" diye bağırdı.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ şöyle konuştu:
"CHP Grup Başkanvekillerinin verdiği genel görüşme açılmasına ilişkin önerge üzerinde hükümetimizin görüşlerini açıklamak üzere söz aldım. Genel görüşme önergesini incelediğimiz zaman bası hususların öne çıktığını görüyoruz. Birinci nokta bu fezlekelerin TBMM’ye ulaşıp, milletvekillerinin bilgisine sunulmasının, bir dizi idari işlemlerle engellendiği iddiası yapılmaktadır.
Baktığınız zaman soruşturma kapsamında, sayın bakanlarla ilgili bir takım hususlar gündeme gelince, dosya Adalet Bakanlığı’na gönderiliyor. Bu tarihten sonra Adalet Bakanlığı bu dosyayı 26 gün sonra iade etmiştir, basında bir takım açıklamalar yapılmış 45 gün bakanlıkta bunun bekletildiğine ilişkin değerlendirme yapılmıştır. Bu gerçek dışıdır.
Görevde bulunan veya görevden ayrılan başbakan ve bakanlar hakkında, bakanların görevleriyle ilgili olarak yapılan şikayet ve ihbarların ancak anayasanın 100’ncü maddesine göre işleme tabii tutulacağı, belirtilen şartlarda oluşmadan TBMM’ye intikal ettirileceğine dair yasal bir dayanak bulunmadığı, bu tür evrakın doğrudan TBMM Başkanlığı’na gönderilmesi hükmünü ifade ediyorum."