Türkiye’nin 2019 yılı bütçesi maratonunda sosyalist milletvekillerinin verdiği mücadele de Meclis’te gurubu bulunmayan siyasi partiler önemli bir kazanım elde etti.
Bütçenin ilk gün oturumunda parlamentonun özgün yapısına dikkat çekerek gurubu olmayan çok sayıda partiye görüşmelerde öncelik tanınmasını isteyen ve usul tartışması açan TİP Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Erkan Baş’ın sesini, ikinci gün oturumu yöneten CHP’li Meclis Başkanvekili Levent Gök duydu.
CHP’li Meclis Başkanvekili Gök, kendi oturumunda Baş’a konuşma yolu açarak ilk teamülü oluşturdu. T24’e, çoğulculuk, demokratik ve özgürlükçü alanın genişletilmesinin önemli olduğunu belirten Gök, siyasi parti guruplarına göre şekillenen mevcut iç tüzüğün bu yeni durumlara göre uyarlanması gerektiğine dikkati çekti.
Gök, “Büyük Birlik Partisi (BBP), Saadet Partisi (SP), Türkiye İşçi Parti (TİP) ve Demokrat Parti (DP)’nin de kendi siyasal görüşleri doğrultusunda bütçeye ilişkin ve Türkiye yönelik tahlil yapmalarında sayısız yarar bulunmaktadır” diye konuştu.
TİP Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Erkan Baş, bütçe görüşmelerinde ‘gündem dışı’ ya da ‘şahıslar adına’ verilen söz haklarının grubu bulunmayan siyasi partilere göre ve yeni bir tüzük yapılıncaya kadar yorumlanarak uygulama yapılması gerektiğini belirtiliyor. Bütçenin ilk gününde bütçe gibi önemli bir gündemde kendileri açısından sabır sınırlarını zorlayan noktaya geldiklerini ifade eden Baş, “Önce Binali Yıldırım’dan söz talep ettim gündem dışı vermedi. Kendi inisiyatifle vermeyebilir, ondan sonra usul üzerine tartışma talep ettim onu da inatla açmak istemedi. Ama nihayetinde pratik olarak bir yol açtı Binali Bey. Bana ilk gün bir dakika söz verdi, ertesi gün sağ olsun Levent Bey (Gök) kapıyı biraz daha geliştirdi” dedi.
Erkan Baş’ın mücadelesine CHP’li Meclis Başkanvekili Gök’ün bütçe hakkıyla açtığı kürsü yolu önceki gün oturumu yöneten AKP’li Meclis Başkanvekili Mustafa Şentop tarafından da desteklendi. Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal sütçe üzerinde konuştu. Saadet Partisi Milletvekilleri Cihangir İslam ve Abdülkadir Karaduman bütçenin ilk haftası içinde konuşma fırsatı elde etti.
Türkiye İşçi Partisi (TİP) milletvekili Erkan Baş bütçe görüşmelerinin ilk gününde konuşma talep etti. Makul bir taleptir, dolasıyla bütçe hakkının konuşulduğu Meclis oturumlarında daha önce düşünülmediği için siyasi parti guruplarının dışındaki siyasi partilerin varlığının içselleştirilerek onların da konuşma yapmaları demokrasi ve çoğulculuğun gereğidir. Meclis’te gurubu bulunmamasına karşısın, Büyük Birlik Partisi (BBP), Saadet Partisi (SP), Türkiye İşçi Parti (TİP) ve Demokrat Parti (DP)’nin de kendi siyasal görüşleri doğrultusunda bütçeye ilişkin ve Türkiye yönelik tahlil yapmalarında sayısız yarar bulunmaktadır. Bu aynı zamanda demokratik ortamın daha da özgürlükçü ortama açılmasını hem de çoğulculuğun sağlanmasını temin edecek bir uygulamadır. Oturumu yönettiğim birleşimde bu siyasi partilerin de konuşma haklarını tanıyarak onların da konuşma yapmalarına olanak tanıdım.
İç tüzük siyasi parti guruplarına göre tanzim edildiği için böyle. Ama elbette biz de her yeni durumda yeni bir uyarlama yapılması gerekli bunu da temin edecek olan Meclis başkanvekilleri. Meclis Başkanvekillerinin uygulamaları bir teamüldür, bir usuldür. Dolayısıyla bu usulü başlattım, diğer Meclis Başkanvekilleri de devam ettirirler.
Mevcut iç tüzük çoğunluğu ve çoğunluktan sonra gurubu olan partileri esas alıyor. Şimdi parlamentoda yeni bir tablo var dolayısıyla yapılması gereken şey iç tüzüğün yeni duruma göre düzenlenmesi. Bunun kapsamlı bir şey olduğunu ve zaman alacağını biz de biliyoruz.
Bu gerçekleşene kadar mevcut iç tüzüğün bu yeni durumu gözetir biçimde yorumlanmasının mümkün olduğunu söylüyoruz. Levent Gök’ün yaptığı da budur. Aslında daha önce de yapıldı bu dönemin başında iç tüzük yeni Anayasaya uyumlu hale gelmemişti iktidarın lehine olduğu için iç tüzüğü Anayasa ve yasalara göre yorumladılar. Biz de yanı şeyi talep ediyoruz bir haftada 9 tane gündem dışı dağılımı kullanıyor her gün içer tane olmak üzere bunu genelde siyasi parti gurupları kendi aralarında paylaşıyorlar burada adalet sağlanması lazım.
İç tüzük de ‘şahıslar adına’ diye bir şey tanımlanıyor fakat pratikte guruplardan milletvekilleri konuşuyor bizim de burada talebimiz şahıslar adına söz verilirken önceliğin bir talebi varsa gurubu olmayan partilere verilmesi en azından İç tüzük hazırlanana kadar bir geçiş süreci bir teamül oluşması.
Aslında teamül de oluşturduğumuzu sanıyorum. Pazartesi günü bütçe gibi önemli bir gündemde artık bizim açımızdan sabır sınırlarımızı zorlayan noktaya gelmişti bu iş önce müdahale ettik. Önce Binali Yıldırım’dan söz talep ettim gündem dışı vermedi. Kendi inisiyatifle vermeyebilir, ondan sonra usul üzerine tartışma talep ettim onu da inatla açmak istemedi. Ama nihayetinde pratik olarak bir yol açtı Binali Bey, bana ilk gün bir dakika söz verdi ertesi gün sağ olsun Levent Bey (Gök) kapıyı biraz daha geliştirdi.
Ben gerçekten önemsiyorum biz sosyalist olarak şunu hep söylüyoruz, bizim özgürlükleri geliştirme mücadelemiz sadece sosyalistlerin çıkarına olan bir şey değildir. Bu tarihte de böyle oldu devrimciler, sosyalistler özgürlükleri, demokrasiyi geliştirmek için mücadele ederler toplumun bütün kesimlerinin faydasınadır.
Bütçe görüşmelerinin üç dört günlük pratiğine baktığınızda esas olarak bunu talep eden Türkiye İşçi Partisi (TİP)olmuştur ama TİP’in yanında Demokrat Parti (DP), Saadet Partisi (SP), BBP gibi dünya görüşümüzün hiç ortaklaşmayacağı partiler de bu haktan yararlandılar.
Aslında biz daha fazlasını hak ediyoruz, çünkü bütçe esas olarak milyonlarca işçi ve emekçiyi ilgilendiriyor biz onların partisiyiz bunu açıkça söylüyoruz.