TBMM’yi bombaladığını itiraf eden Kurmay Yarbay Hasan Hüsnü Balıkçı, 5 sayfalık ifadesinde yerden kendilerine koordinat verildiğini, 1 adet LGB isimli lazerle işaretlenen noktaya giden bombayı bıraktığını belirterek, “Bir gecede vatan haini oldum” dedi. 15 Temmuz gecesi 'harekât' olacağını Kurmay Albay Ahmet Özçetin'den olacağını belirten Yarbay Balıkçı, "Uçaklara talimatları MEBS’in başında bulunan yüzbaşı Ahmet Tosun veriyordu. Ahmet Tosun da emirleri Hakan Evrim ve Ahmet Özçetin’den alıyordur" diye konuştu. Yarbay Balıkçı, Meclis'i bombaladıktan sonra ailesinin yanına gittiğini anlatarak, "Ben evin üst katında yalnız kaldım. Eşim ne olduğunu sorduğunda ona TBMM’yi bombaladığımı söyleyemedim. Çocuklarımla görüşmeyi göze alamadım" dedi. Hasan Hüsnü Balıkçı, Gülen cemaatine mensup olduğu iddialarını da reddetti.
Hürriyet'ten Mesut Hasan Benli'nin haberine göre, Akıncı Üssü’nde 143. Filo Komutanı olduğunu belirten Yarbay Balıkçı’nın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nda verdiği ifade özetle şöyle:
“13 Temmuz 2016 tarihinde Akın Öztürk’ün damadı Kurmay Albay Hakan Karakuş, bana önümüzdeki günlerde harekât olabileceğini söyledi. Ahmet Özçetin iznimi iptal ettirdi. Darbe günü 15 Temmuz saat 17.00 sıralarında Kurmay Yarbay Hakan Karakuş, evimden Akıncı Üssü’ne gelmemi söyledi. ‘Seni Kurmay Albay Ahmet Özçetin çağırıyor’ dedi. 143. Filo’ya gittim, Özçetin ile görüştüm. ‘Bu gece harekât olacak’ dedi. Detayları anlatan Mustafa Azimetli ve Hakan Karakuş, asıl girişimi karacıların yapacağını, Hava Kuvvetleri’nin destek olacağını söyledi. Bize ne iş düşeceğini bilmiyordum, ‘dışarıda hedef listesinden bahsediliyor’ dedim.
"Korktum çekindim. Kurmay Albay Ahmet Özçetin’in getirdiği hedef listesine baktığımda, hedef olarak MİT Müsteşarlığı, MİT ikinci yeri, Polis Özel Harekât’ta işaretlenmiş birkaç yer vardı. Daha sonra görev yapacaklar belirlenmeye başladı. Her uçuşta Aslan-1, Aslan-2, Aslan-3 kodları olacaktı.
"Ben pistten 4. kalkan uçaktaydım. Benimle aynı uçakta arkamda Kurmay Yüzbaşı Selahattin Yorulmaz vardı. Biz Aslan-3 koduyla havalandık. Ben kalktıktan sonra uçağın computer’ını bozdum ve uçak görev yapamaz hale geldi. Akıncı’nın güneyinde havada bekledim. 141. Filo’ya ‘Uçak arızalı’ dedim. Yakıt azalınca Akıncı’ya indim.
"2-3 saat sonra Kurmay Yüzbaşı Ahmet Tosun ve Kurmay Yüzbaşı Mete Kaygusuz uçuş için beni çağırdılar, başka bir F-16’ya bindim. 2. Pilot olarak Yüzbaşı Uğur Uzunoğlu benim uçağa bindi. Havalandıktan sonra 20 dakika kadar görev bekledik. Yerden, 141. Filodaki desk denen birimden koordinatlar verildi. Bu koordinatı eylem ve boylam olarak veren kişi Kurmay Yüzbaşı Ahmet Tosun’du. Emri bizzat telsizden bana Yüzbaşı Ahmet Tosun verdi. Ben bu emri bana iletmesi için 4. Üs Harekat Komutanı Albay Ahmet Özçetin’in verdiğini düşünüyorum.
"Uçağımdaki 2. pilot Yüzbaşı Uğur Uzunoğlu enlemi boylamı girdi. Bu sırada Yüzbaşı Ahmet Tosun, ‘Bu hedef TBMM’nin önündeki bahçe’ dedi. Sonra Uğur Uzunoğlu, hedefin neresi olduğuna görüntülü olarak baktı. Hedefin doğru yapıldığının tespitine karar verdi. Alanı işaretledi. Daha sonra 141. Filo’daki Ahmet Tosun’a ‘Meclis’in önündeki bahçe hedef, mutabık mıyız’ diye sordu. Ahmet Tosun ‘Mutabıkız doğrudur’ dedi. Daha sonra ben hedefe 1 adet LGB isimli lazerle işaretlenen noktaya giden bombayı bıraktım. Bu lazerle işaretlenmeyi sniper cihazı yardımıyla 2. pilot Uğur Uzunoğlu yaptı.
"Bombayı Meclis’in önüne bıraktıktan sonra 141. Filo deskte görevli Yüzbaşı Ahmet Tosun, Ankara üzerinde alçak uçuş yapmamızı söyledi. 2 kez alçak uçuş yaptım. Uçuş yaklaşık 45 dakika sürdü.
"Ankara Emniyeti’ni hangi uçağın bombaladığını bilmiyorum. TBMM’ye bizim uçaktan 2. bomba atılıp atılmadığını bilmiyorum. İlerleyen saatlerde sanırım Eskişehir’in yönlendirmesiyle gelen uçaklar, bizim Akıncı pistinden helikopter kalkmasın diye pistin bir kısmına top atışı yapıyordu. Pist bombalanmadan önce servis aracına binip eve gittim.
"Bütün bu olanlardan sonra çok pişmanım. Bir gecede vatan haini olduğumun farkındayım. Albay Ahmet Özçetin’in ve Akıncı Üssü’nde uçuş ekibinde görev yapan pilotların, FETÖ’cü olduklarını düşünüyorum. Akıncı Üssü’nün başı FETÖ’cüsü Kurmay Albay Ahmet Özçetin’dir. Ahmet Özçetin’in, Tuğgeneral Hakan Evrim’i de etkisine alarak orada güvendikleri FETÖ’cü pilotlarla bu eylemi planladıklarını düşünüyorum. Ahmet Özçetin kurmay albay olmasına rağmen kendisine Akıncı Üssü’nde geleceğin generali olarak bakılırdı; FETÖ’ye mensup olmayan kişilere soğuk davranırdı.
"Akın Öztürk’ün cumayı cumartesiye bağlayan gece saat 23.00-24.00 sıralarında damadı Kurmay Yarbay Hakan Karakuş’un Akıncı üssünün içindeki lojmanında olduğunu, bana Hakan Karakuş söyledi. Uçaklara talimat verenler arasında ben Akın Öztürk’ün sesini duymadım ancak, uçaklara talimatları MEBS’in başında bulunan Ahmet Tosun veriyordu. Ahmet Tosun da emirleri Hakan Evrim ve Ahmet Özçetin’den alıyordur. Ancak yukarıda da açıkladığım gibi Hakan Evrim general olmasına rağmen pısırık birisidir. Bu şekilde eylemleri yalnız başına organize edecek gücü yoktur. Ancak Albay Ahmet Özçetin daha etkili ve ataktır. Ben FETÖ’cü bir subay değilim. Sivil abim de yoktur. Normal şartlarda darbe gecesi bana uçuş görevi de verilmeyecekti. Son anda ihtiyaç nedeniyle bana uçuş görevi verildi ve ben maalesef TBMM’yi bombaladım.”
"Yurtta Barış Konseyi’nin kimlerden oluştuğunu bilmiyorum. Darbeden 4-5 gün sonra internette okudum. Olaydan sonra eşim cumartesi günü eşyaları ve çocukları alıp Konya’ya gittiler. Pazar günü eşim tekrar Ankara’ya geldi. Beni alıp Konya’ya götürdü. Konya’daki evimiz 2 katlıdır. Eşim ve çocuklarım alt katta kaldılar. Ben evin üst katında yalnız kaldım. Eşim ne olduğunu sorduğunda ona TBMM’yi bombaladığımı söylemedim. Çocuklarımla görüşmeyi göze alamadım. Pişmanım bir günde hayatım değişti. Keşke zamanı geri sarma imkânım olsa ve ben bunları hiç yapmamış olsaydım. FETÖ/PDY mensuplarınca darbenin TSK adına yapıldığını belirterek kandırıldığımı ve kullanıldığımı düşünüyorum. Kaldı ki darbe silahlar kuvvetler adına da yapılmış olsa bu yaptıklarının büyük bir hata olduğunu düşünüyorum."