Isparta’da, kendisine silah zoruyla tecavüz eden Nurettin Gider’i öldüren Nevin Yıldırım hamile kaldı. Yıldırım’ın kürtaj olmak istediği ancak yasal süreyi kaçırdığı için buna izin verilmediği ortaya çıktı.
Isparta’nın Yalvaç ilçesine bağlı Koruyaka Köyü’nde, silah tehdidiyle tecavüz ettiği gerekçesiyle Nurettin Gider’i av tüfeğiyle vurduktan sonra, kafasını keserek köy meydanına atan Nevin Yıldırım hamile kaldı. Vatan gazetesinin haberine göre üç gün önce yaşanan olaydan sonra gözaltına alınan ve ardından tutuklanan Yıldırım, “İki buçuk aylıkken hamile olduğumu öğrendim. Adet düzensizliğim olduğu için fark edememiştim. Hastaneye gidip kürtaj olmak istedim. Ama çok geç kaldığımı ve kürtaj olamayacağımı söylediler” dedi.
Yıldırım’ın eşinin 8 ay önce Antalya’nın Demre ilçesine bir taş ocağına çalışmaya gittiği de belirlendi.
Gider’in de, silah ve şantaj yoluyla tecavüze ocak ayında başladığı öğrenildi. Yıldırım’ın tutuklandıktan sonra ayrıca yakınlarına, “Ben bu çocuğu doğurmak istemiyorum. Ölümüme sebep olsa bile bu çocuğu aldırtmak istiyorum” dediği öğrenildi.
Diğer yandan mahkeme Nevin Yıldırım’ın cezaevinde düşük yapma ihtimalinin olup olmadığını öğrenmek için kendisini hastaneye sevk etti. Hastanenin bugün rapor vermesi bekleniyor.
Nevin Yıldırım’ın, tecavüzcüsünün 5 aylık çocuğunu aldırmak istemesi yeni bir ‘kürtaj’ tartışması da başlattı.
İnsan Hakları Derneği (İHD) avukatlarından Eren Keskin, 5 aylık bir çocuğun alınmasının mümkün olamayacağını belirterek,
“Nevin Yıldırım doğurduktan sonra karar verip, çocuğu yetiştirme yurduna verebilecek. Kürtaj olayını bu noktada tartışma gerek. Düşük yapma ihtimali ile ilgili doktorun vereceği karar da önemli. Böyle bir ihtimal varsa hemen cezaevine bile girmeyebilir” dedi.
Antalya Kadın Danışma ve Dayanışma Merkezi Derneği üyesi Prof.Dr. Gürsel Öztunalı Kayır da, Nevin Yıldırım’a kürtaj yapılması gerektiğini söyleyerek, “Kadın istiyorsa tabii ki çocuğun kürtajı yapılmalıdır.
Örneğin Arjantin’de bu hak söz konusu. Eğer kadın kürtaj olamaz ise bizim bu yeni yasayla ikinci bir travma yaşayacaktır” diye konuştu.
Tecavüz sonrası çocuğun doğduğu düşünülürse hem toplum, hem çocuğun kendi sağlığı ve geleceği açısından hiç olumlu bir durum olmadığına değinen Prof.Dr. Kayır, “İnsanlık dışı travmatik, çok üzücü bir durum var ortada” dedi.
Antalya Kadın Danışma ve Dayanışma Merkezi Derneği Sözcüsü Kamile Yılmaz ise şunları söyledi:
“Tecavüzcünün çocuğunu taşımak, tecavüzün travmasını taşımak, bir kadın, bir insan için hiç kolay değil. Cezayı kendisi vermeye kalkmış, çünkü güveneceği bir devlet yok. Tecavüzden doğan bir çocuğu doğup büyütmek kaldırılamaz bir yük olacaktır.”
İtalya’da kürtaj, anne adayının yaşamının tehlikede olması, tecavüz, zihinsel sağlıksızlık ve doğacak bebeğin özürlü olduğunun saptanması gibi nedenlerle ilk 90 günde sağlık kurulunun özel izni ile yapılabiliyor.
Yunanistan’da ise ilk 12 hafta içinde kürtaj yapılabiliyor. Ancak gebelik eğer tecavüz sonucu olmuşsa süre 19 haftaya çıkıyor. Almanya’da ise hamileliğin ilk 14 haftasında tıp uzmanlarının onayıyla kürtaj yapılabiliyor.