Türk Eğitim Derneği’nin düşünce kuruluşu TEDMEM'in 2021 verilerine göre, yaklaşık 4 milyon öğrenci 36-50 kişilik; yarım milyon öğrenci ise 50 ve üzerinde mevcuda sahip sınıflarda eğitim görüyor.
Türk Eğitim Derneği’nin düşünce kuruluşu TEDMEM, 2021 Eğitim Değerlendirme Raporu’nu yayımladı. Raporda kalabalık sınıflardan Koronavirüs döneminde eksik bırakılan noktalara kadar birçok konuya dikkat çekildi.
Birgün'den Mustafa Kömüş'ün haberine göre, raporda, çeşitli ülkelerin Koronavirüs nedeniyle eğitimde ortaya çıkan eksikliklerin giderilmesi için ayırdığı ek bütçelere yer verildi. Buna göre Belçika 353 milyon Euro, Hollanda 8,5 milyar Euro, İrlanda 51 milyon Euro, İngiltere ise 1,6 milyar Euro ayırdı.
Raporda Milli Eğitim Bakanlığı’nın ise bir konuda planlaması olmadığı ifade edilerek şunlara değinildi: “Koronavirüs sürecinde eğitim öğretimle ilgili yürütülen çalışmalara ne kadar bütçe ayrıldığı bilgisi paylaşılmamış; gelecek dönemler için salgının etkilerinin giderilmesi ve gerekli iyileştirmelerin yapılması için de ek bir bütçe planlaması açıklanmamıştır.”
Rapora göre ülke genelinde okul ve derslik sayısı azaldı. 2020’de 13 bin 870 olan okul sayısı 2021’de 13 bin 501’e geriledi. Derslik sayısı ise 139 bin 337’den 138 bin 749’a düştü. Okul ve derslik sayısında 2014’ten beri ilk kez düşüş yaşandı. En büyük düşüş ise okulöncesinde oldu. Okulöncesinde 5 bin 655 olan okul sayısı, 335 azalarak 5 bin 320’ye düştü.
Raporda ikili eğitime de değinildi. İkili eğitimin oldukça yüksek bir oranda seyrettiği vurgulanan raporda 500 bine yakın öğrencinin ise 50 ve üzeri mevcudu olan sınıflarda eğitim gördüğü vurgulandı. İkili eğitime ilişkin raporda şu bilgiler verildi: “2020-2021 eğitim öğretim yılında ikili eğitimde okuyan öğrenci oranlarının ilkokulda yüzde 37,3; ortaokulda yüzde 27,6 ve lisede yüzde 4,2 olması, salgın öncesinde de var olan ve henüz çözümlenemeyen bu meseleye yeniden dikkat çekmektedir. İkili eğitim, fiziki altyapı yetersizliğinden kaynaklanan kalabalık sınıf sorununun çözümü için başvurulan bir uygulamadır.Dolayısıyla, okulları güvenli bir şekilde açabilmek ve açık tutabilmek amacıyla kalabalık sınıf sorununun çözümü için ikili eğitimin bir yöntem olarak kullanılmış olması, ilkokul ve lise kademelerinde ikili eğitim gören çocuk oranlarındaki artışın sebepleri arasında olabilir. İkili eğitimdeki öğrenci oranlarının düşürülmesi hedefinin gerçekleştirilebilmesi için on binlerce yeni derslik yapılması ve bu kapsamda oluşacak yeni finansman ihtiyacının giderilmesi gerekmektedir.”
Raporda ayrıca sınıf mevcutlarıyla alakalı da şunlar denildi: “Millî Eğitim Bakanlığı tarafından paylaşılan bilgiler ışığında yapılan hesaplamalara göre; Türkiye’de salgın koşullarında hala yaklaşık 4 milyon öğrenci 36-50 kişilik; neredeyse yarım milyon öğrenci ise 50 ve üzerinde mevcuda sahip sınıflarda eğitim görmektedir. MEB, okul yapımı için arsa bulunamayan yerlerde sınıf mevcutlarının kalabalık olması sorunuyla karşılaşıldığını dile getirmiştir. Ancak fiziksel koşullar iyileştirilene kadar istisnai olması beklenen bu durum, eğitim sisteminin kemikleşmiş sorunlarından biri haline gelmiştir.”
Öğretmen atamalarına da değinilen raporda son 16 yılın en düşük atamasının gerçekleştiği vurgulandı. Raporda şu ifadeler kullanıldı: “2021 yılında toplam 2 bin 407 öğretmen ataması yapılmıştır. Veriler önceki yıllarla karşılaştırıldığında, son 16 yılın en düşük atamasının gerçekleştiği görülmektedir. Ücretli öğretmen sayısıyla birlikte düşünüldüğünde sistemdeki öğretmen açığının 2021 yılındaki gibi bir atama kontenjanıyla kısa vadede kapatılamayacağı açıktır. Bu noktada, Türkiye’de öğretmen açığını kapatmaya yönelik etkili bir istihdam politikasının 2021 yılında da hayata geçirilemediği sonucu ortaya çıkmaktadır.”