Tekin: Cihaner için taban bastırdı

Tekin: Cihaner için taban bastırdı
T24 - CHP yönetimi, birkaç gün önce açıklanan milletvekili aday listesinde yer vermediği eski Erzincan Cumhuriyet Başsavcsı İlhan Cihaner’i Denizli'den aday olarak ikinci sıraya koydu ve kararı YSK’ya bildirdi. Gürsel Tekin,Cihaner'in son anda aday gösterilmesini Milliyet gazetesi yazarı Aslı Aydıntaşbaş'a anlattı. Aslı Aydıntaşbaş'ın bugün (18 Ekim 2011) yayımlanan yazısı şöyle: ‘Cihaner için taban bastırdı’ Gürsel Tekin, Erzincan eski başsavcısı İlhan Cihaner’in sürpriz bir biçimde son dakikada CHP Denizli milletvekili adayı yapılmasının perde arkasını anlattı: “Cihaner’i taban istedi. Listeler açıklandıktan sonra Cihaner konusunda tabandan beklenmedik bir tepki dalgası geldi. Sayısız email aldım, partililer aradı. Cihaner neden yok, dediler. En belirleyici kriter bu oldu.” Tekin, Cihaner’in son dakikada kontenjan sırasından Denizli’den aday olmasını “Kısmet” diye açıklıyor ve ekliyor: “Demek ki Cihaner’in bir şekilde milletvekili olması gerekiyormuş.” CHP, milletvekili aday listeleri ilk açıklandığında yapmadığı sürprizi, haftasonu Erzincan eski başsavcısı İlhan Cihaner’i Denizli’den son dakikada milletvekili adayı göstererek yaptı.Dün partinin güçlü Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin’den, Cihaner olayının perde arkasını dinledim. Tekin söze “Kısmet” diye başladı, “Demek ki olacağı varmış, İlhan Cihaner’in bir şekilde milletvekili olması gerekiyormuş.” Gürsel Tekin önce Cihaner’i neden “Yeni CHP”ye yakıştırdığını anlatıyor. “İlhan Cihaner geçmişini iyi tanıdığımız, sol düşünceden gelen biri. CHP’li bir ailenin çocuğu. Geçmişte savcılık döneminde Güneydoğu’da (İdil savcısı iken) kimsenin yapmadığı dönemde faili meçhullerin üzerine giderek ciddi bir sınav verdi. Birçok yerel siyasetçi ve gazeteci, o dönemdeki çabalarının tanığıdır. Bizim dünyamıza uzak biri değil.” Buna karşın listeler ilk açıklandığında CHP’de yer bulamayan Cihaner’in ismi, cuma günü Denizli’de genel merkeze bir kontenjan hakkı doğması sonrasında Kemal Kılıçdaroğlu ve Tekin arasında gündeme gelmiş. Bunun üzerine Gürsel Tekin, Denizli il başkanı ve adayları arayarak görüşlerini sormuş ve olumlu sinyal almış. 'Cihaner inanamadı' “Denizli örgütüyle konuştuktan sonra cumartesi öğlen İlhan Cihaner’i cep telefonundan aradım. Önce bir şey söylemedim nasıl olduğunu sordum. ‘İyiyim’ dedi ve daha ne diyeceğimden haberi olmamasına karşın ‘Bundan sonra da CHP’ye her anlamda katkı sunmaya hazırım” dedi. Partiye küskün olmaması, listelerde adını görmediği için fevri açıklamalarda bulunmamış olması bizim için başından beri önemliydi. Listelerde olmadığı için fevri konuşmamış ve CHP’yi desteklediğini söylemişti. Ben kendisine ‘Evet senden bir talebimiz var’ dedim ve Denizli’deki durumu anlattım ve “Seni milletvekili yapmak istiyoruz” dedim. Önce şok oldu, inanamadı, sonra kabul etti.”Bir de tabii Cihaner isminin CHP’deki liste depreminden sonra parti içi dengeler açısından “yatıştırıcı” etkisi var. Gerçek şu ki, geçen hafta CHP aday listeleri açıklandığında, Mehmet Haberal ve Sinan Aygün gibi sağ gelenekten gelen Ergenekon sanıklarının listelerde olmasına karşın Cihaner’in yokluğu, parti teşkilatlarını hoşnut etmemişti. İlhan Cihaner’in cumhuriyet başsavcısı iken Erzincan’da cemaat soruşturması başlattıktan sonra görevden alınması, hapse atılması ve referandumun hemen ardından Adana’ya sürülmesi CHP tabanında sessiz bir isyan kaynağı. Solcular sosyalist gelenekten geldiği için, Aleviler Alevi olduğu için, Kemalistler ise laiklik adına mağdur olduğunu düşündükleri için Cihaner’e farklı farklı sebeplerle sempati duyuyor. 'E-postalar yağdı' Gürsel Tekin, neden başka bir isme değil de İlhan Cihaner’e yöneldiği konusunda net konuştu:“Açıkçası İlhan Cihaner’i taban çok istedi. Genelde örgütler dışarıdan gelen isimlerden hoşnut olmazlar. Ama listeler açıklandıktan sonra Cihaner konusunda tabandan beklenmedik bir tepki dalgası geldi. Sayısız email aldım, partililer aradı, her yerde konu oldu. Taban bastırdı. Cihaner neden yok, dediler. Denizli’de kontenjandan bir yer belirince Cihaner’e yönelmemizde en belirleyici kriter bu oldu.” Sonra aklımdakini okumuşçasına bana soru fırsatı vermeden ekliyor: “Ha bu yöntem olarak prensipte doğru mudur, derseniz tabii ki yanlış. Biz aday belirlerken yoklamalarla, temayüllerle olanaklar elverdiğince teşkilatların nabzını tutmaya çalıştık. Ama doğru olan kontenjan değil tabii ki siyasi partiler yasasının değişmesi, adayların en az yüzde sekseninin tamamen önseçimle belirlenmesidir. İktidara gelirsek bunu yapacağız.” Cemaat açılımı ne olacak? Tekin’e İlhan Cihaner transferinin CHP’nin son dönemdeki “cemaat açılımı” açısından anlamını soruyorum. Kılıçdaroğlu’nun geçen ay “Türkiye’de cemaat gerçeğini görmemek imkânsız” sözleri aslında partisinin bu alandaki yeni pragmatik tavrını da özetlemekteydi. Yeni CHP, parti tabanını genişletmek adına din ve dindarlarla “barışmak” temasını çok önemsiyor. Bu yüzden   parti yönetimi de bilinçli olarak Fethullah Gülen hareketi ve diğer cemaatleri hedef almaktan kaçınıyor, seçim kampanyasında katı bir laiklik yorumu yerine seçmene “özgürlükler” ya da “sosyal devlet” gibi alanlarda siyasi mesajlar sunuyor. Oysa Cihaner, Erzincan’da İsmailağa cemaatine yönelik başlattığı soruşturma nedeniyle bazı cemaatlerin eleştiri oklarına hedef olan bir isim. Peki Cihaner’in adaylığı aslında cemaat açılımının CHP’de taban bulmadığı anlamına gelmiyor mu? Tekin bu hassas konuyu şöyle yanıtlıyor: “Partinin kurumsal kimliğini belirleyen genel başkandır. Sayın genel başkanımızın da bu konuya bakışı açık ve nettir. Zaten kendisi de söyledi, bu bazı çevrelerde tartışma yarattı. Ama kimse CHP’nin politikasının bireylere göre değişeceğini düşünmesin. CHP’nin kimseyle husumeti yok... Toplumun hiçbir kesimiyle.”