Tekstil , Ar-Ge teşviğine ilgisiz

Tekstil , Ar-Ge teşviğine ilgisiz
Tekstil sektöründeki firmaların araştırma geliştirme faaliyetlerine destek olmak ve üniversite-sanayi işbirliğini kurmak amacıyla, DPT tarafından başlatılan 'Sanayi Doktorası' programına firmalardan beklenen ilgi gelmedi. Projeye sadece 6 firma başvurdu. Firmalar bu programla Ar-Ge yatırımlarını neredeyse bedavaya getirebiliyor. Tekstil Araştırmaları Derneği Başkanı Prof. Dr. Işık Tarakçıoğlu, DPT'nin sektörün yıllardır eksikliğini hissettiği Ar-Ge konusunda örnek bir çalışma yürüttüğünü ve firmalara büyük avantajlar sağlayarak Ar-Ge elemanı çalıştırma imkanı getirdiğini ifade etti. İlk uygulamanın seramik alanında yapıldığını, burada alınan başarılı sonucun ardından Tekstil ve Deri Sanayi Doktora Programı'nın da başlatıldığını dile getiren Tarakçıoğlu, 2007-2008 akademik yılında başlayan programa bugüne kadar ancak 6 firmanın başvuru yaptığını söyledi. Tarakçıoğlu, programla ilgili şu bilgileri verdi: "DPT'nin 'Araştırmacı İnsan Gücü Yetiştirme Projeleri' kapsamındaki programla, firmaların bünyelerinde çalıştıracağı araştırma görevlisinin eğitimini üniversitelerle birlikte vermesi sağlanıyor. Öğrencilerin seçimini üniversite ve firmalar birlikte yapıyor. Firmalar, eğitim süresince öğrencilere burs sağlıyor. Öğrenciler firmalarla ortaklaşa belirlenen tezler üzerinde çalışarak öğrenim zamanlarının en az yüzde 25'ini firmalarda geçiriyor. Firmalar, üniversiteyle birlikte öğrencilere not veriyor. Doktora alan öğrenciler sanayiye yatkınlıkları, yenilikçilik yetenekleri ve çalışmalarının endüstriyel olarak kullanılabilirliği kriterlerine göre değerlendirilip firmalarda çalışmaya başlayabiliyor. Böylece doktora öğrencileri için iş garantisi sağlanırken, firmalar da istedikleri nitelikte insan gücüne ulaşmış oluyor." Program kapsamında doktora öğrencilerinin üzerinde çalıştığı konunun bir projeye dönüştürülerek TÜBİTAK'ın sağladığı Teknoloji ve Yenilik Destek Programı (TEYDEP) desteklerinden de başvurabildiğini kaydeden Tarakçıoğlu, iki destekten de yararlanan firmaların hem laboratuvarını kurabildiğini hem de Ar-Ge personelini yetiştirebildiğini belirtti. Tarakçıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Firmalar öğrenciye verdiği burs bedelinden çok daha fazlasını TÜBİTAK desteğiyle geri alıyor. Ayrıca bu yolla Ar-Ge yatırımlarını neredeyse bedavaya getirebiliyor. Böyle avantajlı bir projeyle ilk yılda 20 doktora öğrencisi yetiştirmeyi planlarken bu sayı, firmaların ilgisizliği nedeniyle 7'de kaldı. Halen, 6 firmayla projeyi yürütüyoruz. Programın tanıtımı için tüm firmalara ulaşmaya çalıştık ve konuyu anlattık. Ancak Ar-Ge'ye yeteri kadar ilgi olmadığını gördük." Krizin Ar-Ge yatırımlarından kaçınma bahanesi olarak kullanılamayacağını, bu dönemde ürünlerinin katma değerini artıramayan firmaların orta ve uzun vadede yaşamını sürdürmesinin mümkün olmadığını belirten Tarakçıoğlu, sektörün Ar-Ge'nin önemini halen algılayamadığını öne sürdü. Tarakçıoğlu, programın 3 yıl süreceğini, ilgi görmesi halinde uzatılmasının planlandığını sözlerine ekledi.