16 kuruluşun oluşturduğu Temiz Hava Hakkı Platformu, 15 kömürlü termik santrale 2022 yılına kadar 'havayı kirletme izni'ni veren ve iki hafta içinde Meclis Genel Kurulu’nda oylanması beklenen yasal düzenlemenin kabul edilmemesi için çağrıda bulundu.
Temiz Hava Hakkı Platformu bugün yaptığı açıklamada, 14 Şubat 2019 tarihinde bu kararın AK Parti, Milliyetçi Hareket Partisi, İyi Parti, Cumhuriyet Halk Partisi ve Halkların Demokratik Partisi’nin ortak kararı ile geri çekildiğini ve bir daha uzatılmayacağına dair sözler verildiğini hatırlattı ve bu santrallerin 2019 sonuna kadar çevre yatırımlarını tamamlamış olmaları gerektiğini belirtti.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yayımlanan partikül madde (PM10) ölçüm verileri kullanılarak Temiz Hava Hakkı Platformu tarafından yapılan Kara Rapor isimli çalışma, Afşin Elbistan kömürlü termik santrallerinin yer aldığı Kahramanmaraş’ın yüzde 25 ile hava kirliliğine bağlı ölümlerin en fazla gerçekleştiği Türkiye’deki ikinci il olduğunu saptamıştır. Toplam yedi santralin bulunduğu Zonguldak’ta ise Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın mobil istasyonuyla 2018’de yapılan ölçümler PM10 değerlerinin DSÖ’nün sınır değerlerinin üç katı olduğunu ortaya koydu.
2013’ten beri çevre yatırımlarını gerçekleştirme taahhütlerini yerine getirmeyen ve süreleri yasal düzenlemelerle üç defa uzatılan 15 kömürlü termik santrale dördüncü kez havayı kirletme izni verilmesinin çevre ve insan sağlığı hakkı ihlalinin ödüllendirilmesi olduğunu belirtilen Platform temsilcilerinden TEMA Vakfı Çevre Politikaları ve Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Özlem Katısöz, “Teklif yasalaşırsa, Türkiye’nin en eski santralleri üç yıl daha havayı kirletmeye, halk sağlığını tehlikeye atmaya devam edecek. TBMM Şubat ayında yüz binlerce insana verdiği sözü tutmalı,” dedi.
Dünya Sağlık Örgütü’nün kirli havayı ‘insan sağlığını etkileyen en büyük tehlikelerden biri’ olarak belirlediğini hatırlatan Platformun Türk Tabipleri Birliği Temsilcisi Doç. Dr. Gamze Varol da, “Kirlilik seviyelerindeki artış yaşam süresini kısaltıyor; kanser, akciğer, kalp damar hastalıkları ve felç görülme sıklığını artırıyor. Bebek ölümleri, erken doğum, büyüme-gelişme geriliği, öğrenme bozuklukları, hafıza ve davranış sorunları ve diyabet gibi çok sayıda sağlık sorununun temelinde kirli havanın etkisi olduğu tartışılıyor. Daha önce temiz hava haktır iki yıl daha beklemez dedik, kazandık. Yetkililerin hava kirliliği konusundaki hassasiyetinin devam etmesini ve hava kirliliğine neden olan kaynakların en aza indirilmesini istiyoruz,” dedi.
Temiz Hava Hakkı Platformu Meclis Genel Kurulu’na gelecek teklifin geri çekilmesi için karar vericilere çağrıda bulunarak açıklamasını şöyle tamamladı:
“TBMM’deki tüm siyasi partilerin, temiz hava hakkını talep eden yüz binlerce insana 14 Şubat 2019’da verdiği sözü, istisnasız bir şekilde yerine getirmelerini talep ediyoruz,”
1 Kasım 2019 tarihinde, Plan Bütçe Komisyonu’nda görüşülen 2/2312 Esas Numaralı Dijital Hizmet Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi ile, daha önce TBMM’den tüm siyasi partilerin reddettiği, havayı kirletme izni yeniden görüşülüp, Meclis Genel Kurulu’na sunulmak üzere kabul edildi. Düzenlemeye göre;
"MADDE - 14/3/2013 tarihli ve 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanununun geçici 8 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan "31/12/2019” ibaresi "30/6/2022” şeklinde değiştirilmiş, fıkraya "üretim faaliyeti durdurulamaz ve” ibaresinden sonra gelmek üzere "çevre mevzuatına uyuma yönelik yatırımların gerçekleştirilmemesi ve çevre mevzuatı açısından gerekli izinlerin tamamlanmaması nedeniyle” ibaresi ve ikinci cümlesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki cümleler eklenmiştir.
"Ancak çevre mevzuatına uyuma yönelik yatırımlara dair yapım sözleşmesi ile iş termin planını 30/6/2020 tarihine kadar Bakanlığa sunmayan üretim tesisleri bu haklardan yararlanamaz. İş termin planı sunulan üretim tesisleri Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından bu iş termin planına uyum açısından 1/7/2020 tarihinden itibaren 4 ayda bir denetlenir. Yapılan her bir denetimde bu iş termin planına uygun olmadığı tespit edilen tesislere 9/8/1983 tarihli ve 2872 sayılı Çevre Kanununda yer alan ilgili idari para cezaları yirmi kat artırılarak uygulanır. İş termin planındaki herhangi bir işin yapımının belirtildiği süreye göre bir yıl geciktiğinin tespiti halinde üretim tesisinin faaliyeti durdurulur. Bu madde kapsamında verilen idari para cezalarına karşı dava açılması cezanın tahsil işlemlerini durdurmaz.”
Çevre Mevzuatına Uyum Yatırımı Olmayan Santraller Hangileri?Aşağıda belirtilen kömürlü termik santraller, 2013 yılından bu yana, baca gazı kükürt giderim tesisi, filtre sistemleri veya kül barajı gibi çevre ve halk sağlığının korunması için gerekli yatırımları yapmamaktadır. Bu santraller 2013 yılından itibaren özelleştirilmiş olup, Çanakkale 18 Mart Termik Santrali, Soma A ve Afşin Elbistan B Termik Santrali hariç, özel şirketler tarafından işletilmektedir. 1. Çanakkale / 18 Mart Çanakkale Termik Santrali 2. Şırnak / Silopi Elektrik Termik Santrali 3. Kahramanmaraş / Afşin Elbistan A Termik Santrali 4. Karabük / Kardemir Karabük Demir Çelik Termik Santrali 5. Kütahya / Tunçbilek Termik Santrali 6. Kütahya / Seyitömer Termik Santrali 7. Manisa / Soma A Termik Santrali 8. Manisa / Soma B Termik Santrali 9. Sivas / Kangal Termik Santrali (1. ve 2. üniteler) 10. Zonguldak / Çatalağzı Termik Santrali 11. Ankara / Çayırhan Termik Santrali 12. Muğla / Yeniköy Termik Santrali 13. Muğla / Kemerköy Termik Santrali 14. Bursa / Orhaneli Termik Santrali 15. Kahramanmaraş / Afşin Elbistan B Termik Santrali Kömürlü termik santrallere 2013 yılından itibaren Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararlarını hiçe saymak pahasına ek süre verilmiş ve çevre yatırımlarını yapmaları talep edilmiştir. Oysa şirketler söz konusu çevre yatırımlarını 6 yıldır hayata geçirmemekte havayı kirletmeye ve halk sağlığına zarar vermeye devam etmektedir. |
Parti temsilcileri söz konusu termik santrallerin çevre yatırımını tamamlamadan çalışmaya devam etmesine olanak sağlamayacaklarına dair sözler vermiştir:
Elbistan'daki, Afşin'deki hemşehrilerin içlerinin rahat olması temennisinde bulunan AK Parti Milletvekili ve Grup Başkanı Mehmet Muş 17 Temmuz 2019 tarihinde Meclis Genel Kurulu’nda “O şirketlere tanıdığımız süre bu yılsonu itibarıyla bitiyor, o süre zarfında buradaki standartlara uygun şekilde filtreleme yapılacaktır; uzatma süresi verilmemiştir, verilmeyecektir,” demiştir.
Milliyetçi Hareket Partisi Manisa Milletvekili Erkan Akçay ise 14 Şubat 2019 tarihli Meclis Genel Kurulu’nda “Teklif metninde 45'inci maddede yer alan düzenlemenin tüm parti gruplarının ortak mutabakatıyla teklif metninden çıkarılmış olması oldukça sevindiricidir. Çünkü, çevre hassasiyetini daima muhafaza etmemiz ve bu konuda bir kararlılık sergileme ihtiyacımız vardır,” demiştir.
Cumhuriyet Halk Partisi Manisa Milletvekili Özgür Özel de 2019 sonuna doğru maddenin yeniden gündeme getirilebileceğini hatırlatıp “Bu şirketler, 2019'un sonuna doğru buraya bir tane daha önerge getirilip iki yıl daha uzatılması gibi bir şeyi beklemesinler. Böyle bir şey getirilirse getirenler de bu sözlerimiz karşısında mahcup olsun,” demiştir.