Diyarbakır’da 26 Ekim günü IŞİD’e ait olduğu öne sürülen hücre evlerine yapılan ve 7 kişinin öldürüldüğü operasyondan sonra savcılığa bir değerlendirme notu gönderen Terörle Mücadale Şube Müdürlüğü, evde ele geçirilen ve örgütün her üyesine yazdırdığı belirtilen vasiyet mektuplarına da yer verdi. Notta, vasiyet mektuplarının militanları ölüme hazırlamak için yazdırıldığı belirtildi. Hücre evine yapılan operasyonla ele geçirilen 'yapılacaklar listesi'nde ilk sıraya 'vasiyet' yazıldığı dikkat çekti.
Kayapınar İlçesi’nde 26 Ekim günü IŞİD’in hücre evlerine yapılan operasyonda polis memurları Sadık Özcan ve Gökhan Çakıcı şehit olurken; örgüt üyesi Veysel Argunağa, Cahit Ölmez, Serhat Seyithanoğlu, Ergün Gül, Sıdık Bünül, Orhan Genç ve Ersel Gergüy öldürüldü. Doğan Haber Ajansı'ndan Felat Bozarslan'ın haberine göre, operasyondan sonra soruşturmayı yürüten savcılığa bir değerlendirme notu gönderen Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü, örgütün yapılanması ile ilgili çarpıcı bilgiler verdi.
Savcılığa gönderilen notta IŞİD mensuplarına verilen ideolojik eğitimde Türkiye’nin şeri esaslara dayanmadığı için kafir devlet olarak anlatıldığını kaydeden polis, ükemiz vatandaşlarının da kâfir olarak kabul edildiğini ifade etti. Örgütün Türkiye’ye karşı cihat ilan ettiği vurgulanan raporda, IŞİD’in demokratik ve anayasal ülke yönetimlerini put düzenleri olarak kabul ettiği kaydedildi. IŞİD’in bütün dünyada hilafete dayanan bir sistem getirmek için savaş ilan ettiği belirtilen raporda, öldürülen örgüt mensuplarının bu savaşı gerçekleştirmek için Türkiye ve Diyarbakır’a gönderildiği vurgulandı.
IŞİD'lilerin operasyon yapılan hücre evinde gelecek emir doğrultusunda eyleme hazırlandığı belirtilen raporda, örgüt mensuplarının psikolojik olarak bağlılığını artırmak için ideolojik eğitim verildiği ifade edildi. IŞİD’e katılanların ailelerine olan bağlılığını kaybedecek kadar örgüte aidiyet kazandığı belirtilen raporda, bu kişilerin örgüt ideolojisini kabul etmemesi halinde kendi ailelerini bile kafir olarak gördüğünü vurguladı. Örgütün savaşamayacak durumdaki kişileri, çatışma bölgelerine göç etmeye teşvik ettiği belirtilen raporda, savaşacak durumdakilerin ise ya Suriye’ye gelmesini ya da bulundukları yerde cihada katılmalarını istediği ifade edildi.
Terör uzmanlarınca hazırlanan ayrıntılı raporda, hücre evlerinde askeri eğitim uygulandığı, eğitimlerde eylemlerle ilgili ön hazırlık yapıldığı belirtildi. Eylem hazırlığı içindeki örgüt mensuplarına sürekli ’Şehit olmaya hazır hale getirme’ eğitimleri verildiği belirtilen raporda, bu şekilde IŞİD'lilerin canlı bomba olacak düzeye getirilmesinin amaçlandığı kaydedildi. Örgüt evlerinde bu konularla ilgili sınav yapıldığı vurgulanan raporda, bu eğitimler doğrultusunda her örgüt mensubuna vasiyet yazmasının emredildiği ifade edildi. Bu şekilde örgüt mensuplarının her an ölmeye hazır edildiğini belirten terör uzmanları, bu kişilerin hiyerarşik yapı içinde ’Grup/Şura’ adı altında oluşturulan bir üst yapıya bağlı olduğunu kaydetti.
Raporda, hücre evi oluşturulan yerlerde bölge sakinlerinin durumu, iktisadi ve sosyal yapı, esnafın hali, ulaşım yolları, sokakların şekli, kalabalık durumu gibi etkenlerin dikkate alındığı belirtildi. Hücre evinde bulunan örgüt mensuplarının deşifre olmamak için uyuşturucu ve içki kullanan şahıs izlenimi vermeye çalıştığını ifade eden terör uzmanları, silah sevkiyatlarının da çok gizli şekilde yapıldığını vurguladı.
Kısa namlulu silah ve tabancaların hücre evine içi oyulmuş kitap içinde getirildiği belirtilen raporda, hücre evinin çevresinin gizli kamera sistemi ile izlendiği belirtildi. Raporda, yapılacak muhtemel operasyonlar için en üst düzeyde hazırlık yapan teröristlerin canlı yakalanmamak için ölümü göze aldıkları vurgulandı.