Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Olağan Genel Kurulu'nda TFF Başkanı ile yönetim ve denetleme kurulunun son 1 yıllık dönemi ibra edildi. Yıldırım Demirören, yeni sezonla birlikte, bekledikleri verimi alamadıkları 6 hakemli sistemden 4 hakemli sisteme döneceklerini söyledi.
JW Marriott Oteli'ndeki genel kurulda, TFF Başkanı Yıldırım Demirören'in konuşmasının ardından gündem maddelerine geçildi. Yönetim Kurulu Faaliyet Raporu, 1 Haziran 2015 ile 31 Mayıs 2016 dönemi gelir ve gider tabloları ve bilançosu ile Uluslararası Bağımsız Denetim Kuruluşu Raporu'nun sunumu üyelerin oy birliğiyle okunmadı.
TFF Başkan Vekili Hüsnü Güreli, raporlarla ilgili yaptığı açıklamada, TFF'nin gelirlerinin yükseldiğini, bunun yanı sıra da tasarrufa önem verdiklerini söyledi.
TFF'nin bütçesiyle ilgili üyelere bilgiler aktaran Güreli, şu ifadeleri kullandı:
"2015-2016 sezonunda 420 milyon lira tahmin edilen bütçe, 429 milyon lira olarak gerçekleşti. 420 milyon lira tahmin edilen gider bütçesi de 371 milyon lirada kaldı. Bu tasarruf tutarından 38 milyon lirası tesislerimizde bina ve tadilatında kullanılacak. Kalan 20 milyon lira da öz kaynaklara aktarılacak. Federasyonumuz, yayıncı kuruluşun satış süreci nedeniyle yaşanan 200 milyon liralık gecikmeyi, kulüplerimize öz kaynaklarından aktardı."
Hüsnü Güreli, genel kurul üyelerine TFF'nin diğer mali verileriyle ilgili de bilgiler verdi.
Genel kurulda daha sonra TFF Başkanı ile yönetim ve denetleme kurulunun 01.06.2015-31.05.2016 dönemi ibra edildi. Ayrıca 01.06.2016-31.05.2017 dönemi bütçe tasarısı, talimatı ve bütçe uygulama esasları da kabul edildi. Olağan genel kurul, bazı kulüp temsilcileri ve Yıldırım Demirören'in teşekkür konuşmasıyla tamamlandı.
Demirören'in konuşması şöyle:
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Yıldırım Demirören, futbol ile şiddet kelimesinin birlikte telaffuz edilmesini bile önlemeleri gerektiğini söyledi.
Demirören, Ankara JW Marriott Oteli'nde düzenlenen TFF Olağan Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmaya, bu sezon büyük ve kaliteli bir çekişmeye sahne olan tüm liglerde ve Türkiye Kupası'nda şampiyon olan kulüpleri kutlayarak başladı.
Kendilerine gösterilen güven ve destek için teşekkür eden Demirören, futbolun marka değerinin yükseltilmesi ve yüceltilmesinin öncelikli görevleri olduğunu dile getirdi.
Bunu sağlamak için önemli atılımlar yapmak zorunda olduklarını anlatan Demirören, "Futbol ile şiddet kelimesinin bırakın yan yana gelmesini, birlikte telaffuz edilmesini bile önlemeliyiz. Çirkin ve kötü tezahüratın stadyumlardan uzaklaşması için çalışmalıyız. Başkalarını suçlamak çözüme katkı sağlamıyor. Gelin hepimiz bunu engellemek için kendimize 'ben ne yapabilirim' sorusunu sorarak başlayalım." diye konuştu.
Gelecek dönemde adalet ve güven duygularının sarsılmasına kesinlikle izin vermeyeceklerini vurgulayan Demirören, şunları kaydetti:
"Tüm yaptırım mekanizmalarını hayata geçireceğimizi buradan arz etmek isterim. Tüm paydaşların adil yarışma ortamı için bize destek olmasını rica ederim. Bu konudaki hassasiyetlerini bildiğim devlet büyüklerimizden bize her zamankinden daha çok destek olmalarını istirham ediyorum. 6222 sayılı kanunun kendisi kadar uygulama aşaması da büyük önem arz ediyor. Tüm futbol ailemizi bu konuda hassas ve sorumlu davranmaya davet ediyorum. Günlük hesaplarla, kişisel çıkarlarla yapılacak açıklama ve söylemlerle bunlara paralel eylem ve uygulamalar, futbola en çok zarar veren şeyler. Söyledikleriyle değil yaptıklarıyla anılan insanlar olalım. Ben ve yönetim kurulum, önümüzdeki sezon yasa ve yönetmeliklerin eksiksiz uygulanmasını sağlayacağız."
Demirören, futbolun marka değerini yükseltmek ve yüceltmek için futbol ekonomisi ve bu ekonominin dinamiklerinin de büyük önem taşıdığına vurgu yaptı.
TFF Başkanı Demirören, "Futbol ekonomisinin büyümesi tartışmasız çok önemlidir ancak bu değerlerin etkin ve verimli kullanılması en az büyüme kadar, hatta ondan çok daha önemlidir. Kulüplerimiz rakamların büyümesine odaklanmış olsalar da TFF olarak biz hem büyümeye, hem de büyüyen ekonominin etkin ve verimli kullanımına odaklanmak zorundayız. Bu konuda gerekli uyarı, denetim ve yaptırımları uygulamak durumundayız." diye görüş belirtti.
"Artacak gelirlerin, kulüplerin borçlarının artmasına sebep olacak bir süreci tetiklemesi kabul edeceğimiz ve seyirci kalacağımız bir durum olamaz ve olamayacaktır da." diyen Demirören, "Bu kötüye giden sarmaldan, bu ekonomik zorluklar kısır döngüsünden, ancak ve ancak sağlanacak mali disiplinle çıkılabileceği gün gibi açıktır. Türkiye olarak artık futbolcu alan ülke olmak kadar, hatta daha fazla futbolcu ihraç eden ülke olmayı hedeflemeliyiz." ifadelerini kullandı.
Gelecek sezonun yayın ihalesini yapmak durumunda olduklarına da değinen Demirören, "Kanunların emrettiği şekilde ve TFF'yi yetkilendirdiği haliyle geçmişte de olduğu gibi yine Kulüpler Birliği Vakfı ile iyi ve yakın ilişki halinde sorunsuz bir ihale süreci yaşayacağımıza, futbolumuzun hak ettiği değeri bulacağına yürekten inanıyorum." diye konuştu.
Futbolun marka değerini yükseltmek ve yüceltmek için hakem performanslarına eskisinden daha çok emek harcamaları gerektiğini dile getiren Yıldırım Demirören, şöyle devam etti:
"Ben yönetici olarak, merkezi değil yerinden yönetime inanan bir kişiliğe sahibim. Yetki ve sorumluluk verir, performansı takip eder, sonuçlara göre gerektiğinde takdir eder gerekse hesap sorar, gereğini yaparım. Futbol, doğası gereği hatalar oyunudur. İnsan faktörü hep ön plandadır. Ülke, kültür, kıta ayırt etmeksizin bu böyledir. Hakem hataları insan var oldukça, maçları insanlar yönettikçe var olacaktır. Bu kaçınılmazdır. TFF olarak işleyişine prensip olarak karışmadığımız Merkez Hakem Kurulundan daha az hata yapılan bir dönem için önerilerini aldık, dinledik, inceledik ve bir dizi gelişme için onay verdik. Buna göre önümüzdeki sezon Süper Lig'de düdük çalacak hakem sayımız 22'ye düşecek artık Süper Lig'de daha az sayıda ve en yüksek beceride olan hakemlerimiz görev alacak."
Yıldırım Demirören, yeni sezonla birlikte, bekledikleri verimi alamadıkları 6 hakemli sistemden 4 hakemli sisteme döneceklerini söyledi.
Demirören, genç ve yetenekli hakemlerin üst klasmana çıkışlarını kontrollü olarak hızlandıracak performans odaklı bir sistem değişikliğine gidildiğinin bilgisini de vererek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bütün bu gelişmelerle birlikte teknolojiyi ve konuyla ilgili teknolojik gelişmeleri yakından takip ettiğimizi bilmenizi isterim. FIFA'dan aldığımız davetle video hakemlik sistemi araştırma çalışmalarımız da devam etmektedir. Tüm bu değişiklik ve gelişmelerle birlikte yine de hatalar olacaktır. Hata insanın olduğu, karar ve icraatın bulunduğu her yerde kaçınılmazdır. Hatanın kasıtlı ve amaca yönelik olduğu konusundaki paranoyamızdan süratle kurtulma, asmak, yok etmek, işlemez hale getirmek yerine, daha az hatalı bir sezon için el birliği içinde çalışmalı hakemlerimize daha fazla güvenmeliyiz. Onların da kendilerine duyulan güvene layık olacaklarına layık olmak için daha çok çalışıp emek harcayacaklarına inancım tamdır."
Futbolun marka değerini yükseltmek ve yüceltmek için uluslararası alanda da etkin lobi faaliyetleri olan, yaklaşımı, tavrı ve duruşu güçlü bir ülke olmaları gerektiğini ifade eden Demirören, "Bildiğiniz gibi federasyonumuz FIFA başkanlık seçimlerinde etkin ve güçlü bir tablo çizmiştir. Benzer şekilde eylül ayında yapılacak UEFA başkanlık seçiminde de kilit rol oynayacaktır. Kosova'nın UEFA ve FIFA üyeliklerindeki desteğimiz, bu dost ülkenin büyük futbol ailesinin resmi parçası haline gelmesini sağlamıştır. Bizim için mutluluk ve gurur kaynağı olmuştur." diye konuştu.
Bütçeyi 602 milyon lirayla rekor bir düzeye getirdiklerini belirten Demirören, "Bu, kulüplerimiz için daha çok kaynak, daha çok yatırım, daha çok tesis ve daha güçlü genç futbolcu yetiştirme imkanı demektir." değerlendirmesinde bulundu.
Artan kaynaklar sayesinde bu sene kulüplere 16 milyon lira ek tesisleşme desteği sağladıklarını ifade eden Demirören, şunları söyledi:
"Özellikle genç futbolcu gelişimi için önem verdiğimiz bu tür destek ve yatırımlar, geleceğe umutla bakabilmemizi sağlayacak temel işlevlerdendir. Kulüplerimizden ricamız, bu desteği gerekçesine uygun kullanmaları yönünde olacaktır. Bu kaynak artışı yürüttüğümüz doğru politikalar, hedefe yönelik atılmış adımlar ve yönetim kurulumuz ile profesyonellerimizin üstün gayretleri ile sağlanmıştır. Emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum."
Finansal fair-play sebebiyle uluslararası alanda da ciddi tehdit altında olduklarını dile getiren Demirören, bu sebeple gelir ve gider dengesiyle kaynakların verimli tüketilmesine her zamankinden daha çok ihtiyaçları olduğunu dile getirdi.
Demirören, "Futbolumuzu borç batağından çıkarmak ve ekonomik risklerden uzak hale getirmek için birlikte ciddi çalışmalara imza atmak zorundayız. Kaynak yaratmadaki önemli itici güçlerden biri hiç kuşku yok ki milli takımımızın başarıları olmaktadır." diyerek sözlerini tamamladı.