Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Türkiye’de son bir haftada gerçekleşen gazetecilere yönelik tehdit, saldırı, hapis cezası ve sınır dışı olaylarına dair bir açıklama yaptı. 1 haftada 12 hak ihlalinin gerçekleştiğinin hatırlatıldığı açıklamada “Halkın haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkını engellemeye yönelik bu olaylar; çağdaş demokratik ülkelerde yaşanmaz. İktidardan basın ve düşünceyi ifade özgürlüğü konusunda somut adımlar atmasını talep etmeye devam ediyoruz” dendi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi;
“Türkiye basın ve düşünceyi ifade özgürlüğü ile ilgili yine zor bir haftayı geride bıraktı.
Freedom House’un 2016 Basın Özgürlüğü Raporu'nda Türkiye, 'basını özgür olmayan; 199 ülke arasında 156'ncı' sırada yer aldı. Uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Örgütü’nün yayımladığı 2016 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde ise Türkiye, 180 ülke içerisinde 149. sıradan 151. sıraya geriledi.
24 Nisan- Yabancı gazetecilerin Türkiye’ye girişi engellendi
Alman gazeteci Volker Schwenck İstanbul'dan Türkiye'ye giriş yapmak isterken Atatürk Havalimanı'nda 12 saate yakın alıkonulduktan sonra Kahire'ye geri yollandı. Alman Bild gazetesine çalışan Yunan fotoğrafçı Giorgos Moutafis, İstanbul Havaalanı'nda ülkeye sokulmayarak sınır dışı edildi.
Hollandalı gazeteci Ebru Umar 'Cumhurbaşkanına hakaret'ten, gazeteci Ümit Zileli ise Diyarbakır Cezaevi müdürüne 'işkenceci' dediği için gözaltına alındı. Zileli daha sonra serbest bırakıldı.
Dicle Haber Ajansı muhabiri Bilal Güldem 'örgüt üyesi olmak' suçlamasıyla tutuklandı.
25 Nisan- Can Dündar’a 28 bin lira ceza
Cumhuriyet Gazetesi Genel yayın Yönetmeni Can Dündar, 17-25 Aralık fezleke ve soruşturmalarıyla ilgili köşe yazıları ve yazı dizisi nedeniyle çıkarıldığı İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan ile bazı iş insanlarına hakaret ettiği iddiasıyla 28 bin 650 TL adli para cezasına çarptırıldı.
26 Nisan- Özgür Gelecek gazetesi çalışanlarının evine baskın
Özgür Gelecek Gazetesi çalışanlarının evlerine polis baskını yapıldı. Baskınlarda gazetenin üç çalışanı gözaltına alındı.
27 Nisan- Adanalı gazeteci Hakan Bülent Yardımcı’ya saldırı
Adana’da günlük yayın yapan Ekspres Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı ve Sürekli Basın Kartı sahibi Hakan Bülent Yardımcı kimliği belirlenemeyen bir kişinin saldırısına uğradı. Saldırının ardından Adana Numune Eğitim Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan Yardımcı, taburcu edildi.
Gazeteci Hilmi Hacaloğlu, haber yapmak için gittiği Kilis’te polislerce durduruldu. Sarı Basın Kartı veya Valilik izni olmadan haber yapamayacağı söylendi. Kentte çekim yapabilmek için önce bir Emniyet amiriyle, sonra Güvenlik Şube polisleriyle, son olarak da Kilis Valiliği Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü’nden yetkiliyle görüşerek bir günlük çekim izni alabildi.
28 Nisan- Charlie Hebdo davasında Hikmet Çetinkaya ve Ceyda Karan’a 2 yıl hapis cezası
Fransız mizah dergisi Charlie Hebdo’nun 12 çizerinin katledilmesinin ardından çıkan özel sayısının kapağını dayanışma için köşelerine taşıdıkları için yargılanan Cumhuriyet Gazetesi yazarları Hikmet Çetinkaya ve Ceyda Karan'a 2 yıl hapis cezası verildi.
Van’da yaşayan Finli yazar Taina Niemela, ‘ajanlık faaliyetinde bulunduğu’ gerekçesiyle gözaltına alındı. Yazar sınır dışı edildi.
RTÜK’ün Can Erzincan TV, İMC TV, Jiyan TV, Azadi TV, Özgür Gün TV, Hayat TV ve Van TV’nin lisanslarını iptal edeceği iddiası CHP Milletvekili Barış Yardakadaş tarafından TBMM gündemine taşındı. RTÜK’ten yapılan açıklamada, konunun Üst Kurul’un gündemine gelmediği ve görüşülmediği belirtildi.
TBMM'de milletvekilleri dokunulmazlık görüşmeleri, yer kavgası nedeniyle başlayamadı. Kavganın ardından salona polis girdi. Polis gazetecileri zorla dışarı çıkardı.
Haber takibi için Silopi ilçesine gelen Alman Haber Ajansı muhabiri Uygar Önder Şimşek, ‘görüntü ve fotoğraf çekmek yasak' denilerek ilçe dışına çıkarıldı.
Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Vural Nasuhbeyoğlu, hakkında 'terör örgütü propagandası' yaptığı iddiasıyla dava açıldı.
Bu gelişmelerin Türkiye’nin gündeminde sadece bir haftaya sığdığını kamuoyunun dikkatine sunuyoruz. Halkın haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkını engellemeye yönelik bu olaylar çağdaş demokratik ülkelerde yaşanmaz.
İktidardan halkın haber alma hakkı ile basın ve düşünceyi ifade özgürlüğü konusunda somut adımlar atmasını talep etmeye devam ediyoruz.”