İzmir’de ağustos ayında meydana gelen ve dört gün süren orman yangınında kullanılmayan söndürme uçakları tartışmalarının ardından Türk Hava Kurumu’na (THK) atanan kayyım heyeti, mahkeme kararıyla Merkez Denetleme Kurulu üyelerini görevden uzaklaştırdı. Kayyım heyetinin 2020 Dünya Hava Oyunları’nı iptal ettiği ve şube ödeneklerini de kestiği bildirildi
BirGün'den İsmail Arı'nın haberine göre THK Kayyım Heyeti, Ankara 9’uncu Sulh Hukuk Mahkemesine 25 Şubat tarihinde verdiği dilekçeyle üç denetleme kurulu üyesinin görevlerinden el çektirilmesini ve görevlerine son verme işlerinin yapılmasını istedi. Dilekçeyi inceleyen mahkeme heyeti de 9 Mart tarihinde “Merkez Denetleme Kurulu üyeleri hakkında görevlerine son verme işlemlerinin tamamlanması için kayyum heyetine yetki verilmesine” karar verdi. Merkez Denetleme Kurulu’nun kayyum atandığı günden bu yana çeşitli engellemeler ile karşılaştığı ve denetim yapmak için toplanamadığı bildirildi.
Türkiye’nin Uluslararası Hava Sporları Federasyonu (FAI) tarafından düzenlenen Dünya Hava Oyunları’na ev sahipliğini yapması için Türk Hava Kurumu ile FAI arasında 2018 yılında protokol imzalandığı açıklanmıştı. Kuruma atanan kayyum heyetinin 2020 Dünaya Hava Oyunları Organizasyonu’nu iptal ettiği de bildirildi.
THK kaynakları, ödeneklerinin kesilmesi nedeniyle kayyum heyetinin atandığı günden itibaren şubelerin zor durumda olduğunu bildirdi. Gelirlerini genel merkez hesabına yatıran THK şubelerinin fatura ve kira gibi giderlerinin bile THK Genel Merkezi tarafından karşılanmadığı belirtildi. Sadece THK Fethiye Şubesi’nin yıllık gelirinin bir milyon TL’yi geçtiği buna karşın ödeneksizlik nedeniyle ekonomik sorun yaşandığı öğrenildi.
Görevden el çektirilen THK Merkez Denetleme Kurulu üyelerinin avukatı Mustafa Köroğlu şunları söyledi:
“Kayyum görevden uzaklaştırma işlemleri için izin istedi ve mahkeme de kayyum heyeti ne isterse doğru düzgün gerekçe belirtmeden onayladı. Mahkeme birçok konuda kayyuma izin ve yetki verdi. Şube genel kurullarının yapılmaması, engellenmesi için de izin verdi. Mahkemenin bu izinleri ve onaylarında da doğru düzgün bir gerekçe yok. Eski THK Başkanı’nın Merkez Denetleme Kurulu’na açtığı davalar devam ederken kayyumlar ‘biz bu süreci tamamlayalım’ diyorlar, mahkeme de kayyumlara görev veriyor. Mahkemenin kayyumların taleplerini gerçekten hukuka uygun bir inceleme yapmadan karara bağlaması hukuka duyduğumuz inancı ve güveni sarsıyor. Kayyum atayan ve tüm kararların altına imza atan hakim aynı zamanda da geçtiğimiz yıllarda Kızılay’a kayyum atayan mahkemenin hakimi.”