TİHV hak ihlalleri konusunda kaygılı

TİHV hak ihlalleri konusunda kaygılı
T24 - Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), Türkiye’de 'Hak İhlalleri Ara Değerlendirme Raporu'nu açıkladı. Hak ihlallerindeki artışa dikkat çekilen raporda, işkence ve kötü muamele gördüğünü söyleyen 179 kişinin vakıfa başvurduğu yazıldı. 2009’un tüm demokratikleşme, millî birlik ve kardeşlik söylemlerine rağmen, ihlallerin gölgesinde kalan bir yıl olduğu hatırlatılırken Ahmet Türk'e yapılan saldırı ve Muğla'daki olaylar nedeniyle yaşam hakkı ihlallerinin yükseldiğine dikkat çekildi. "İşkenceye sıfır tolerans" sloganına rağmen insan hakları ihlallerinde ve işkence vakalarında yaşanan artışa dikkat çekilen raporda şu sonuçlara ulaşıldı:'Polis'in neden olduğu ölüm olayları arttı' 2010 yılının ilk altı ayında da kolluk kuvvetlerinin doğrudan ya da dolaylı olarak neden oldukları ölüm olaylarında dramatik bir artış olduğuna dikkat çekilen raporda, 'Bunun en son örneği 13 Nisan 2010 tarihinde Kuşadası'nda sivil bir polis memurunun yere yatırarak etkisiz hale getirdiği Umut Tamaç (27) adlı kişiye ateş etmesiyle yaşandı. Benzer bir başka örnek ise 19 Kasım 2009'da İstanbul'un Avcılar İlçesi'nde yaşanmıştı: Alaattin Karadağ adlı kişinin kendisinin açtığı ateşe kolluk kuvvetlerinin karşılık vermesi sonucunda öldürüldüğü açıklanmasına karşın görgü tanıkları aslında silahsız olan Alaattin Karadağ'ın yakalandıktan sonra infaz edildiğini söylemişlerdir' denildi. 'Cezaevlerinde denetim eksik' Açıklanan raporda, cezaevlerinde yönetimin ve denetimin eksik olduğu saptandı. 2010 yılının ilk altı ayında 22 tutuklu ve yükümlünün hayatını yitirdiği, bunların 13'ünün intihar ettiği saptandı. Ölen 13 kişiden 3'ünün işkence ve kötü muamele sonucu öldüğü ileri sürüldüğü açıklandı. Raporda, 7 kişinin hastalık, bir kişinin  mahkûmlar arası kavgada yaralanarak yaşamını yitirirken, bir kişinin de ölüm nedeni açıklanmadığı yazıldı. Raporun cezaevlerini kapsayan bölümünde, 97 ileri tetkik ve tedaviye gereksinim duyan ağır hasta tutuklu ve hükümlü bulunduğu bilgisine yer verildi. 'Muğla'daki olaylar ve Ahmet Türk'e saldırı kaygı verici' 2010'un ilk altı ayında meydana gelen 'linç girişimleri'nin değerlendirildiği raporda, Kürt sorununda 'barış ve demokrasi' perspektifinin dışındaki yaklaşımların sonucu olarak Edirne ve Muğla'da linç girişimleri yaşandığına, Samsun'da ise kapatılan DTP'nin eski Eşbaşkanı Ahmet Türk'e yönelik saldırı gerçekleştiğine dikkat çekilen raporda, yaşanan 'ırkçı' saldırılarda Şerzan Kurt isimli üniversite öğrencisinin yaşamını kaybettiği ifade edildi. Meydana gelen olaylarda, 26 kişinin yaralandığı, 169 kişinin gözaltına alındığı 74 kişinin ise sürgün edildiği kaydedilirken, gelinen sürecin kaygıları daha da arttırdığı belirtildi. Raporda, İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın 'işkencede sıfır tölerans' söylemine atıfta bulunularak şöyle denildi: '2010'un ilk altı ayında TİHV'in Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezlerine 179 kişi kendisine işkence ve kötü-muamelede bulunulduğu iddiasıyla başvurdu. Bu 179 başvurudan 80'ine 2010 yılı içinde işkence yapıldığını belirtti. Türkiye İnsan Hakları Vakfı Dokümantasyon Merkezi'nin derlediği bilgilere göre, 2010 yılının ilk yarısında içinde 3 kişi gözaltında yaşamını yitirdi. 2009'da 6 kişi 2008'de 8 kişi, 2007'de ise 6 kişi gözaltı merkezlerinde yaşamını yitirmişti. TİHV Dokümantasyon Merkezi'nin derlediği verilere göre 2010 yılının ilk altı ayında toplam 224 kişi işkence ve/ya da kötü muameleye maruz kalmıştır. Bu 224 kişiden 156'sı bizzat kolluk güçlerinin işkence ve/ya da kötü muamelesine maruz kalırken; 64 öğrenci okullarda şiddete gördü. Özel güvenlik görevlilerinin işkence ve kötü muamelesine maruz kalanlar 2 kişidir. 2009'la karşılaştıracak olursak, 2009 TİHV'in Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezlerine işkence ve kötü-muamele gördüğü gerekçesiyle 459 kişi başvurmuştu. Bu 459 başvurudan 259'u 2009 yılı içinde işkence gördüğünü belirtmişti. TİHV Dokümantasyon Merkezi'nin derlediği verilere göre, 2009 yılı içinde toplam 532 kişi işkence ve/ya da kötü muameleye maruz kalmış, 6 kişi gözaltında yaşamını yitirmişti. Söz konusu 532 kişiden 381'i bizzat kolluk güçleri tarafından gerçekleştirilen işkence ve/ya da kötü muamele uygulamalarına maruz kalırken 86 öğrenci ise okullarda şiddet görmüştü. Özel güvenlik görevlileri tarafından gerçekleştirilen işkence ve kötü muamele uygulamalarına maruz kalanlar 11 kişiyken belediye zabıtalarının saldırısına uğrayan kişi sayısı 13'tü.' Raporun sonuç kısmında şu ifadelere yer verildi: '60. Hükümet'in işkenceye sıfır tolerans, demokratik açılım ve benzeri içerikli sözlerine rağmen, 2010 yılının ilk yarısı, başta Kürt sorununun barışçıl ve demokratik çözümüne aykırı politikalarda ısrar nedeniyle, yoğun insan hakları ihlallerinin yaşandığı ve çatışmaların yeniden başlamasıyla yaşam hakkı ihlallerinin kaygı verici bir boyuta ulaştığı bir dönem oldu' 2010’un İlk Altı Ayını Kapsayan Türkiye İnsan Hakları Vakfı Dokümantasyon Merkezi’nin Hak İhlalleri Ara Değerlendirme Raporu'nun tamamı için tıklayınız.