Türkiye Komünist Partisi (TKP), “Türkiye’de laikliği, bağımsızlığı ve devletçi-kamucu bir toplumsal sistemi savunan, gerçek bir düzen değişikliği talebini dile getiren sol-sosyalist-komünist partilerin aralarındaki görüş ayrılıklarına rağmen bir seçim iş birliğine girerek yıllardır emekçilerin temsilcilerinin parlamentoda temsiliyetinin önüne geçen seçim barajını aşma şansı doğmuştur. TKP, tüm devrimci güçleri, on yıllar boyu dünyada ve Türkiye’de verilen zorlu mücadelelerden süzülüp gelen tarihsel değer ve ilkelerimiz doğrultusunda bir seçim ittifakı oluşturmaya çağırmaktadır” açıklamasını yaptı.
TKP, Sosyalist Güç Birliği ve Emek ve Özgürlük İttifakı içinde yer alan ya da şu anda herhangi bir ittifakın parçası olmayan bütün sol, sosyalist, komünist partilere genel seçimde ittifak çağrısı yaptı. TKP’nin konuyla ilgili yazılı açıklaması şöyle:
“Türkiye’de laikliği, bağımsızlığı ve devletçi-kamucu bir toplumsal sistemi savunan, gerçek bir düzen değişikliği talebini dile getiren sol-sosyalist-komünist partilerin aralarındaki görüş ayrılıklarına rağmen bir seçim iş birliğine girerek yıllardır emekçilerin temsilcilerinin parlamentoda temsiliyetinin önüne geçen seçim barajını aşma şansı doğmuştur. Türkiye Komünist Partisi, tüm devrimci güçleri, on yıllar boyu dünyada ve Türkiye’de verilen zorlu mücadelelerden süzülüp gelen tarihsel değer ve ilkelerimiz doğrultusunda bir seçim ittifakı oluşturmaya çağırmaktadır.
Sosyalist Güç Birliği’nin bir bileşeni olarak TKP, AKP’ye karşı toplumda biriken tepkilerin düzen sınırları içine hapsolmaması için fırsat varken Sosyalist Güç Birliği ve Emek ve Özgürlük İttifakı içinde yer alan ya da şu anda herhangi bir ittifakın parçası olmayan bütün devrimci güçlerin, hep birlikte solun bağımsız bir seçim ittifakı yaratması için üzerine düşeni yapacaktır. Partimiz emperyalizme, gericiliğe ve sömürüye karşı toplumda biriken tepkilerin gerçek bir siyasal enerjiye dönüşmesi için yakalanan fırsatın iyi değerlendirileceği inancıyla hareket edecek, peşin hüküm ve yargılardan uzak duracak ancak belirtilen ilke ve değerlerin muğlaklaştırıldığı ya da önemsizleştirildiği hiçbir platformda yer almayacaktır.
Bugünkü koşullarda, AKP iktidarına karşı kararlı bir biçimde konumlanırken NATO’cu, sağcı ve piyasacı karakter taşıyan düzen muhalefetinden net bir biçimde ayrışmak son tahlilde iki kişinin oylanacağı Cumhurbaşkanlığı seçiminde değil, parlamento seçimlerinde mümkün olacaktır. Seçime girme yeterliliği olan sol partilerin oy pusulasında kendi adlarıyla ama bir ittifak çatısı altında yer alması yıllardır haksız yere marjinallikle eleştirilen sosyalist düşünce ve eylemin ayağa kalkmasına yardımcı olacaktır. Çağrımıza kulak verileceğine ve emekçi halkımız için umudu ve çareyi birlikte örgütleyebileceğimize inanıyoruz.”