Türkiye Komünist Partisi (TKP), “Soyguncular belli, özel şirketler... Tek çözüm hemen devletleştirme” çağrısıyla elektriğe gelen zamların geri çekilmesi, elektrik şirketlerin kamulaştırılması için eylem yaptı. 2 bin 180 lira ile geçinmeye çalıştığını söyleyen Pakize Sümer, “Ben ne doğalgaz ne de elektriği açamıyorum. Odanın birinde gaz lambasıyla idare ediyorum. Geçen ay 680 TL doğalgaz, 360 lira da elektriğim geldi. Aynı eşofmanla evin içerisinde geziyorum ki makinayı çalıştırmayayım. Çocuklarımın okul kıyafetlerini de elimde yıkıyorum” diye konuştu.
“Soyguncular belli, özel şirketler... Tek çözüm hemen devletleştirme” pankartı açan TKP’liler, "Fatura değil, soygun düzeni", "Karanlığa mahkum olmayacağız" sloganları attı.
TKP’li bir kadın üye, “Şu kara kışta gazımızı elektriğimizi kesen şirketlerin patronları bizleri soğukta yaşamaya, tek odada yaşamaya mahkum ediyorlar. Emekli maaşlarımızla faturaları ödeyemez olduk. Bizlerden enerji tasarrufu yapmamız bekleniyor. Hay hay efendim. çamaşırları elimizde yıkayacağız. Buz gibi odalarda kurutmaya çalışacağız ve buna yaşamak diyeceğiz. Neden? Sarayın bin odası aydınlansın diye bizler karanlıkta yaşamaya mahkum edileceğiz” diye konuştu.
Parti adına basın açıklamasını Ali Ufuk Arikan yaparak şunları söyledi:
“Türkiye’de emekçiler, milyonlar, evimizdeki gazı, ışığı açmaktan imtina ettiğimiz bir dönemi yaşıyoruz. Bu soygunun her ay tekrar tekrar önümüze geldiğini görüyoruz. Ve bizim buna hiç ses çıkarmayacağımıza dair öngörüleri var bu soygunun duyurması için her şekilde b bu soygunun durdurulması için tek lafımız var. Hemen devletleştirme. Bir avuç patron zenginleşecek bu ülkede vatandaş evindeki gazı açamayacak. O patronlar keyiflerini çatsınlar, öyle yağma yok. Bu fatura soygunu halk ayağa kalktığında düzelecek.”
Faturalarını ödeyemediklerini, geçinemediklerini söyleyen vatandaşlar ANKA Haber Ajansı’na yaşadıklarını anlattı.
“Hükümet kendi gelsin ödesin” diyerek elektrik faturasını ödemeyeceğini söyleyen Murat Özkan, “Devletten aldığım 810 lira bir yaşlılık maaşı. Evim kira, başka gelirim yok. Bundan sonra kuruş elektrik parası, su parası ödemeyeceğim. Hükümet nasıl alacaksa alsın benden. Kendileri saraylarda otururken, onların cebinde bol bol paraları varken biz akşam titreyerek, battaniyenin altında yatıyoruz. Sayın cumhurbaşkanının kulağı duysun” diye konuştu.
Pakize Sümer, eşinin engelli, kendisinin de 2 bin 180 lirayla malulen emekli olduğunu belirterek, “İster inanın ister inanmayın gelin evime… Ben ne doğalgaz ne de elektriği açamıyorum. Gittim gaz lambası aldım. Odanın birinde gaz lambasıyla idare ediyorum. Geçinemiyorum. Yok. Geçen ay 680 TL doğalgaz faturam geldi. 360 lira da elektriğim geldi. Aynı eşofmanla evin içerisinde geziyorum ki makinayı çalıştırmayayım. Çocuklarımın okul kıyafetlerini de elimde yıkıyorum. İnanmayan evimin adresini açık açık vereyim gelip benim halimi görsünler” diye konuştu.
Kamil Çağaloğlu, “Emekliyiz. Fatura ve gıda ihtiyaçlarımızı alamıyoruz. Yıllarımızı emeğimizi bu ülkeye verdik katma değer yarattık ama şu anda bu insanlar aç. Biz açlığa sefalete niye mahkum olalım? Ben bu ülke için üretmişim ve aç kalmak istemiyorum. Kiralar olmuş 2.000- 2.500 lira. Nasıl geçinecek bu insanlar? Bu ülkenin vatandaşıyız. Ben neden üretirken aç kalayım”
330 lira elektrik faturası geldiğini söyleyen Mehtap adlı bir vatandaş ise, “Eski alışkanlıklarımda fırın çalıştırırken, günlük çamaşır makinasını çalıştırırken artık bunların hiçbirini yapmadım tamamen dikkat ederek 330 lira geldi. eskisi gibi çalıştırsaydım fırını falan kesinlikle iki katıydı. Elektrikle kalmıyor. Ödeyemiyorum. Ödeyemediğim zamanda gecikmeli ödüyorum. Yaklaşık 3-4 aydır ödeyemediğim için 120 liralık internet faturasını 160 lira ödüyorum. Kızıma daha önceden iki yumurta kaynatırdım. Şimdi bir yumurta. Evde 4 kişi yaşıyoruz. Yumurtanın kolisi olmuş 45-50 TL. Kızımın besininden kısıyorum. En çok gücüme giden de bu” diye konuştu.