Topbaş: Onun gibi 50 tanesini sıraya dizeriz!

Topbaş: Onun gibi 50 tanesini sıraya dizeriz!
Kılıçdaroğlu'nun 'belediye bilançolarını açıkla' çağrısına Topbaş'tan sert yanıt geldi.  Kılıçdaroğlu’ndan Topbaş’a 2 gün süreİstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Kemal Kılıçdaroğlu'nun Büyükşehir Belediyesi'ne ait 23 şirketle ilgili bilançoların açıklanmadığı takdirde pazar günü kendisinin açıklayacağını söylemesine ilişkin, "Açıklasın, zaten becerdiği iş bu, hafiyelik. Biz gerekirse onun gibi elli tanesini sıraya dizeriz. Ama biz işimizi yapıyoruz, işimize bakıyoruz" dedi. 'Çağırsak da yolunu bulamaz' Seçim çalışmalarını Ümraniye'de sürdüren İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı. Kılıçdaroğlu'nun "Kadir Topbaş bana mektup göndereceğine karşıma çıksın. İstanbul'un meselelerini tartışalım. Neden karşıma çıkmıyor?" şeklindeki sözlerinin hatırlatılması üzerine Topbaş şunları söyledi:"Biz kendisini buraya çağırsak kaybolur, gelemez. Yolu bulamaz. Dünya ile yarışan Avrupa Kültür Başkenti olan bir şehre belediye başkanı adayı olan bir kişi bıraksın, bütün ufku ve bilgisiyle bu şehre neler yapabileceğini konuşsun. Bu şehirde neler var bunları öğrensin önce. Kalkıp da şunun bunun peşinde dolaşıp 'karşıma çıksın' demesin. Ne demek o laf öyle ya. Biz onun gibi elli tanesini sıraya dizeriz gerekirse. Ama biz işimizi yapıyoruz, işimize bakıyoruz. Biz yolumuza devam ediyoruz. Ben şu anda Büyükşehir Belediye Başkanıyım. Bir taraftan başkanlık görevimi yürütürken, diğer taraftan başkan adayı olarak vatandaşlarımızdan yeniden yetki istiyorum. Bu yetki verilirse 5 yılda İstanbul'un çehresini değiştiren bu hizmetler artarak devam edecek. Bu bir vizyon meselesi. Onların yönetim anlayışlarını geçmişte Sayın Sözen döneminde gördük."  'Metrobüs tercihli yol değil'"Metrobüsü hala tercihli yol diye anlayan bir mantıkla ben neden yan yana geleceğim" diyen Topbaş, şöyle devam etti:"Daha önce Şişli-Taksim arasında tercihli yol yaptılar, şehri mahvettiler. 6 tane otobüs peşpeşe giderken vatandaş bekledi, otobüs yok. Böyle bir sistem kurdular güya. Metrobüs dediğimiz sistemin komuta kontrol merkezi var, otobüsler arasında telsiz bağlantıları var. Kurgulanmış bir elektronik sistemi var. Anlamayacaklar, belli ki anlamaları mümkün değil. Ben şuna üzülürüm; Şurada 40 gün kaldı seçimlere. Kendisi aynı zamanda milletvekili. Bu süre zarfında İstanbul'u öğrenemeden gidecek. Kendisine İstanbul kılavuzu göndermeye gerek yok. Sitemize girip dijital İstanbul Rehberi'nden nerden nereye gideceğini, hangi yolları takip etmesi gerektiğini rahatlıkla oradan öğrenir. Şaşırmadan yolunu bulur. Yani Tuzla'ya veya Sultanbeyli'ye gidiyorum diye bir farklı istikamete gitmez."  Opera tartışmasıBaşkan Topbaş, Kılıçdaroğlu'nun 'Seçilirsem İstanbul'a çok büyük bir opera salonu yaptıracağım. Kadir Topbaş hayatında operaya gitmiş mi?" sözlerine ise şu yanıtı verdi:"Bakın ben İstanbul'da yetişmiş birisiyim. Çocukluğum, geçliğim, bütün hayatım burada geçti. Onlar opera kelimesini daha bilmezken biz bu şehirdeydik. Biz bu şehirde yetiştik, bu kültürden geliyoruz. O daha Tunceli'deyken, babasının görev yaptığı başka şehirlerdeyken, biz İstanbul'daydık. Kendisi opera kelimesini lisede ya da üniversitede kitaplarda görmüşken biz bunları bilen birisiydik. Bu şehrin kültürünü, geçmişini bilmede konuşuyor. Biz bunun içinden geliyoruz. İstanbul bir zarif bir kent, İstanbul lehçesiyle, yaşamıyla farklı bir şehir. İstanbul kavga şehri değil. İstanbul Fatih Sultan Mehmet'ten bu yana barış, sevgi, hoşgörü kenti. Farklı dinlerden ve kültürlerden insanlar burada asırlardan beri aynı sokaklarda ve aynı apartmanlarda yaşamaktalar. Kendisinin bunları öğrenmesi çok zor, öğrense bile yaşamadığı için bilmesi mümkün değil."  Hafiye suçlamasıKemal Kılıçdaroğlu'nun Büyükşehir Belediyesi'ne ait 23 şirketle ilgili bilançoların açıklanmadığı takdirde pazar günü kendisinin açıklayacağını söylemesine ilişkin de Topbaş, şöyle konuştu:"Açıklasın, zaten becerdiği iş bu, hafiyelik. Bir kere bunlar Türk Ticaret Kanunu'na göre kurulmuş şirketler. Bu şirketlerin kendi denetim mekanizmaları var. İlgili makamlara bilançolarını verirler. Kongreleri hükümet komiserinin denetiminde yapılır. Bilgi Edinme Yasası kapsamında müracaat ettiği zaman bütün bu bilançoları alabilir. Kalkıp da bununla şov yapmasına gerek yok. Kaldı ki Sayın Sözen döneminde de bu şirketler vardı. Niye o zaman halka açıklamadılar, açmadılar. Çünkü bu şirketlerin yapısı böyle. Bunları belediye denetimine almak için yasal düzenleme lazım. Kaldı ki biz bu şirketlerin büyük bir bölümünü bu yıl sonunda halka açmayı düşünüyoruz. Halka açtığımız zaman bütün bilançolar ilan edilecek. Gizli kapaklı hiçbir şey yok. Yani bir maharet mi 'Ben açıklayacağım' demek. Bir vatandaş olarak Bilgi Edinme Yasası kapsamında siz de müracaat edin, size de bu bilgileri verirler. Milletvekili olmanız, aday olmanız, Kılıçdaroğlu olmanız gerekmez. Gizli kapaklı hiçbir şeyimiz yok. Şirketlerimizin yaptığı işler de ortada. Bu şirketlerin yurtdışında da işler yapıyor. Trafik sinyalizasyon araçları geçmişte, Sayın Sözen döneminde de büyük paralarla ithal edilirken, Sayın Başbakanımızın kurduğu İSBAK şirketi şu anda Yunanistan dahil birçok ülkeye bu araçları satıyor. Onlar nerelerde kaldıklarının halen farkında değiller."  'Tartışma programında yokum'Başkan Topbaş, bir tartışma programında Kılıçdaroğlu ile karşı karşıya gelmeyi düşünüp düşünmediğini soran gazetecilere de, "Hayır neyi tartışacağım? Neyi bilecek ki onunla ben ne konuşacağım. Neyi bilir ki?" dedi.