Haber: Tunahan Serim
TRT'de yayınlanan "Kara Tahta" dizisinin yapımcı şirketi "Üs Yapım" ile set çalışanları arasındaki kriz mahkemeye taşındı. 6 çalışanın şikayet dilekçesi verdiği süreçte, 20 kadar set çalışanının da istifa ettiği iddia edildi.
Krizin, günlük çalışma saatlerinin 18 saat sürmesine rağmen fazla mesai ücreti ödenmemesi, dizi ekibinden ayrılan bazı çalışanların alacakları, ihbar tazminatı taleplerinin karşılanmaması nedeniyle yaşandığı belirtildi.
Hem şikayette bulunan set çalışanlarının hem Sinema Emekçileri Sendikası (Sine-Sen) avukatı Derya Yaman, T24'e yaptığı açıklamada "Çalışan emekçi arkadaşlarımız uzun çalışma sürelerini bulan ağır çalışma koşulları altında çalıştırıldıkları gibi fazla mesai ücret alacakları da ödenmemekte, halen ödenmeyen haftalık ücret alacakları ve ihbar tazminatı hakları da bulunmaktadır. Tüm yasal taleplerin karşılanması için arabuculuk süreçleri başlatılmıştır" dedi.
Yaman sözlerine şöyle devam etti,
"Bordroda fazla mesaiye ilişkin bir tahakkuk bulunmaması halinde işçi fazla mesai yaptığını tanık beyanı ya da yazılı belgeler üzerinden ispat ederek hak talebinde bulunabilir. Set çalışanlarının dahil olduğu ekip içi Whatsapp yazışmaları da delil olarak gösterilebilir. Ayrıca bordrolarda fazla mesai tahakkukuna yer verilmiş ve işçi itirazi kayıt koymaksızın imzalamış ise fazla mesai yaptığını, yazılı bir belge olan bordrolara karşı yine yazılı bir delil olan reji raporları ve WhatsApp yazışmaları ile ispat edebilir.
Bu bağlamda sözleşmelerde işçinin aleyhine yer alan detaylar da geçersizdir. En başında belirtiğim gibi WhatsApp yazışmaları, reji raporları ve tanık beyanları delil mahiyeti taşıdığından ispat sağlanabiliyor. Ayrıca fazla mesai de dahil ücretleri ödenmeyen işçilerin 4857 sayılı İş Kanun'un 34. Maddesi gereğince çalışmayı durdurma hakları da bulunmaktadır. Bu sebeple işten çıkarılamayacakları gibi yerlerine yeni işçi alımları da yapılamaz"
Sektörde yaşanan diğer sorunlara da değinen Yaman, "Ulusal kanal dizileri dışında neredeyse tüm film ve dizi projelerinde çalışan set işçileri haftalık ücret almaktadır. Bölüm başı ödeme sistemi artık sadece ulusal kanal dizi projelerinde görülmektedir. Zaten emek sömürüsünün, hukuksuzlukların ve iş kazalarının en yoğun yaşandığı projelerde yine ulusal kanal dizi projeleridir. Bu projelerin yapımcılığını üstlenen şirketler çekim takviminin uzaması halinde bile işçi maliyetlerinin artmaması için haftalık değil bölüm başı ücret vermeyi istemektedir. Bu durum kabul edilemez." değerlendirmesini yaptı.
Yaman şunları kaydetti:
"Özellikle ilk birkaç bölümün çekilmesi aylarca sürebiliyor. Aynı zamanda dizinin erken final yapılması durumunda emekçiler neredeyse her ay için bir haftalık ücret almış oluyorlar. Bu eksende set emekçileri ciddi hak kayıpları yaşamakta. Ödemelerin uzun vadelere yayılarak yapılması da iş kanununa tamamen aykırıdır. Fazla mesai ücretide dahil olmak üzere ücretleri zamanında ödenmeyen işçilerin 4857 sayılı İş Kanun'un 34. Maddesi gereğince çalışmayı durdurma hakları da bulunmaktadır. Bu sebeple işten çıkarılamayacakları gibi yerlerine yeni işçi alımları da yapılamaz.
Ayrıca çekimlere başlamadan önce ön hazırlık süreci yaşanmakta ve maalesef birçok yapım şirketi bu süreçte hem sigorta girişini başlatmamakta hem de ücret olarak yarım kaşe ödeme yapmaktadır. Bu durum da iş kanununa aykırı bir husustur"
Süreci hukuki boyuta taşıdıklarını belirten set çalışanları, şikâyetleri sonrası yapım şirketinin "Tarafımıza sunulan istifa metnine imza atmazsak kaşe ücretlerini ödemeyeceklerini söylediklerini" ifade etti. Hukuki yollarla haklarını talep eden set çalışanlarının iş yerinde yaşanan hak ihlallerine dair iddiaları şöyle:
"Günlük 18 saat olmak üzere haftada 80 saat ve üzeri çalıştık. Ücretlerin ödenmesinde birçok kez gecikmeler yaşandı. Hak ettiğimiz fazla mesai ücretlerinin hesaplanıp tarafımıza ödenmedi. Haftalık ücret hak ediş yerine bölüm başı ücret ödemesi planlamasına gidildi.
Süreci hukuki boyuta taşımamız sonrası tarafımıza sunulan istifa metnine imza atmazsak tarafımıza ödeme yapmayacaklarını söylediler. Toplamda 10 bölüm 16 haftada çekildiği ve bizler bu bağlamda ücret kaybı yaşadık. Ara dinlenme sürelerine birçok kez uyulmadı. Çalışma ücretlerimizin bir kısmını hesabımıza bir kısmını ise elden aldık. Yapımcı firma bu bağlamda sigorta primlerini düşük göstererek üzerimizden haksız kazanç elde etti. Sözleşmeye ve iş kanununa uymadıkları için haklı fesih hakkımız oluştu. Ama ücretleri vermeleri koşulu ile istifa dilekçesine imza atmamız istendi. Bizler kabul bu süreci kabul etmedik."
Konu hakkında DİSK'e bağlı Sinema Emekçileri Sendikası'ndan yapılan açıklamada, "Yapımcılığını Üs Yapım İletişim Danışmanlık Org.Tic. Ltd. Şti yapmakta olduğu ve TRT'de yayınlanan "Kara Tahta" adlı dizi filmin çekimlerinde, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 41. ve 63. maddelerinde belirtilen azami çalışma süresi aşılarak günlük 18 saati bulacak şekilde çekimler yapıldığı ve dinlenme sürelerine uyulmadığı sendikamıza ulaşan şikayetler üzerine tespit edilmiştir. " denildi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Bununla birlikte, kaşelerin ödenmesinde gecikmeler olduğu gibi halihazırda ödenmeyen ücret alacaklarının bulunduğu ve SGK primlerini düşük yatırmak adına elden ve bankadan olmak üzere ikili ödeme sisteminin bulunduğu tarafımıza iletilmiştir. Ayrıca, işlere kaşelerinin ödenmesi şartı olarak zorla istifa dilekçeleri imzalatılmış hatta kaşelerin tamamı ödenmemiş olmasına rağmen tüm hak ve alacaklarının ödendiğine dair ibra beyanına da metin içeriğinde yer verildiği bildirilmiş, yapılan araştırma ile dilekçeler incelenerek doğruluğa da teyit edilmiştir.
TRT'nin yayınlamakta olduğu birçok projede bu mahiyette hukuka aykırı çalışma koşullarının bulunduğu görüldüğünden, kamu kurumumuzu şikayetlere karşı duyarlı olmaya ve sorunların giderilmesi yönünde girişimlerde bulunmaya davet ediyoruz.
Sendika olarak işverenlerin tüm hukuksuz uygulamalarına karşı sürecin takipçisi olduğumuzu, işçilerin hak alacaklarının karşılanması ile iş güvenliği ve işçi sağlığının temini için gerekli yasal süreçleri başlattığımızı kamuoyuna bildiriyoruz"
İddialar hakkında, Üs Yapım İletişim Danışmanlık şirketi tarafımıza, "Konu hakkında değerlendirme sürecinde olduklarını şirket avukatları tarafından birkaç gün içerisinde açıklama yapacaklarını" söyledi.