TRT sanatçısı Hatice Kaçmaz'ı öldüren zanlı tutuklandı

TRT sanatçısı Hatice Kaçmaz'ı öldüren zanlı tutuklandı

TRT sanatçısı Hatice Kaçmaz'ı, "evlilik teklifini reddettiği" gerekçesiyle bıçaklayarak öldürdüğü iddia edilen zanlı Orhan M, tutuklandı. Kaçmaz'ın babası Dilaver Süleymanoğlu, "Bunun gibiler asılsın acımız ancak söner" dedi.

Edinilen bilgiye göre, Orhan M, daha önce evlilik teklifinde bulunduğu TRT sanatçısı 33 yaşındaki Hatice Kaçmaz'ı Yeni Mahalle'de alışveriş yaptığı marketin önünden kaçırmak istedi.   Zanlı, bağırarak karşı koyan Kaçmaz'ı sürükleyerek yakınlardaki İbrahim Karakoç Parkı’na götürdü. Orhan M, kendisine direnen Hatice Kaçmaz'ı parkta 15 yerinden bıçaklayarak öldürüp olay yerinden kaçtı.   Hatice Kaçmaz, vatandaşların ihbarı üzerine 112 Acil Servis ekiplerince götürüldüğü Ankara Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisi'nde yaşamını yitirdi.   Olayla ilgili soruşturma başlatan polis, güvenlik kamerası görüntüleri ve görgü tanıklarının ifadesi doğrultusunda kimliğini belirlediği Orhan M'yi gözaltına alındı. Zanlı, ifadesinde daha önce evlilik teklifini reddeden Hatice Kaçmaz ile konuşmak istediğini, kendisine bağırıp hakaret etmesi üzerine kendini kaybettiğini söylediği öğrenildi.   Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye çıkarılan zanlı tutuklandı. Orhan M'nin daha önce de yaralama suçundan cezaevinde kaldığı kaydedildi.

 

'Albüm yapmak en büyük hayaliydi'

 

Hatice Kaçmaz, 2 yıl önce bir trafik kazasında eşini kaybetmiş, üç buçuk yaşında bir kızı vardı. Kızına hem annelik hem de babalık yapan ekmek parasını müzikten kazanıyordu. Düğünlerde ve çeşitli organizasyonlarda o güzel sesiyle türküler söylüyordu, albüm yapmak en büyük hayallerinden biriydi. Geride 5 yaşında kızı Anise Kaçmaz’ı bırakan genç kadının TRT’de söylediği türküler kaldı. Küçük Anise ise annesinin ölümünden habersiz. Genç kadından geriye TRT’de seslendirdiği "Şu kışlanın kapısına" adlı türkünün görüntüsü kaldı.

 

Baba Süleymanoğlu: Bunun gibiler asılsın acımız ancak söner

 

Baba Dilaver Süleymanoğlu, "Biz bunları tanımayız, bilmeyiz. Bir gün iki kadın geliyor, ’Bekar oğlumuz var, kızını istemeye geldik’ diyorlar. Annesi ve kız kardeşi. Kızım da ’Benim çocuğum var, evlenmek istemiyorum’ diyor. Hepsi bu kadar. Daha önce de meğer tehdit etmişler, annesiyle beraber kızımın peşinde geziyorlarmış" dedi.   "Ben devlete küskünüm, Cumhurbaşkanı’na, Başbakan’a, Adalet Bakanı’na küskünüm. Bu canilerin ortada gezmemesi lazım" diye konuşan Süleymanoğlu, "Kardeşini öldürmüş bir adam bu, babasını yaralamış. 20 yıl ceza almış. Biz böyle adama zaten kız veremeyiz. Eğer kızım bana ’Peşimde adamlar var, beni tehdit ediyorlar’ deseydi. En azından baba olarak yavrumuzu korurduk. Olay günü marketten alışveriş yapmaya gitmiş. O sırada olay yaşanmış" ifadelerini kullandı.

 

'Hiç olmazsa kanun çıkarsınlar'

 

Süleymanoğlu, "Elhamdülillah biz müslümanız. Cenab-ı Allah ’Ben kulumu yarattım, sınava tabi tutarım’ diyor. Biz de bir sınavdan geçiyoruz. Allah’ıma hep şükrediyorum, isyan etmiyorum. Hiç olmazsa bir kanun çıkarsınlar. Cumhurbaşkanı’na, Başbakan’a, Adalet Bakanı’na sesleniyorum en azından bir yasa çıkarılsın. Bu caniler böyle şeyler yapmasın. Bunun gibiler asılsın ancak acımız söner. Ben böyle bir acı görmedim. Kalbimde bir sızı var" dedi.

 

 

Ağabey Süleymanoğlu: 5 yaşındaki kızı yetim kaldı

 

Ağabey Gökmen Süleymanoğlu, olayın yaşandığı yerde açıklama yaparak, "Kız kardeşim 15 yerinden bıçak darbesi aldı. Hiç mi kimse görmez, bir şey demez. Kız kardeşimi tehdit ediyormuş. Bize söylemedi. Evine giderken yakalıyor. Kız kardeşim kaçmaya çalışırken tartaklıyor, kaçırmaya çalışıyor. Kaçıramayınca parka kadar getirerek, 15 yerinden bıçaklıyor" şeklinde konuştu.

Kardeşinin 2 yıl önce eşini trafik kazasında kaybettiğini dile getiren Süleymanoğlu, "Yani bir yetimimiz kaldı, 5 yaşında. Rabbim sabır versin. Daha bugün okula yazdırdım" dedi. Süleymanoğlu, şöyle devam etti: "20 yıl ceza alan bu adam denetimli serbestlikle çıkmış. Öz kardeşini ve babasını bıçaklamış biri. Bunlar sokağa çıkıyor. En çok üzüldüğüm şey vatandaşların duyarlı olmaması. Bir Allah’ın kulu sen ne yapıyorsun demiyor. Bu ölen insan, hayvan değil. Gelemiyorsan bir bağır, sopa al eline. Olay, güvenlik kulübesine 100 metre kala yaşanıyor. Senin görevin güvenliği sağlamak. Kardeşim tartaklanarak geliyor buraya. Hayvan olsa böğürse herkes duyuyor. Burada kimse duymamış. Devlet büyüklerime sesleniyorum. Böyle insanları ya ıslah edin ya da kısasa kısas bize verin biz gerekeni yapalım. Bu insanların yeri belli, cahil olup biz de gidip onları mı vuralım. Ama yüreğimizin soğumasını istiyoruz. Bu kişiye gereken cezanın verilmesin istiyoruz. Sözün bittiği yerdeyiz, ayakta durmaya çalışıyoruz. Kardeşim TRT’de birincilikleri olan pırıl pırıl bir insandı. Kolay kolay teslim olmayan mücadeleci biriydi."