ABD Başkanı Donald Trump, 2019 yılının ilk kabine toplantısında Avrupalılar arasında sevilmemesini değerlendirdi. Avrupa ülkelerinde tasvip edilmemesini umursamadığını belirten Trump, Avrupa'dan ABD'ye daha adil davranmalarını talep etmenin işinin bir parçası olduğunu söyledi.
"Bunun için seçildim" diyen Trump, Avrupa ülkelerinin savunma harcamalarına katkılarını artırmaları konusunda sıkıştırılması gerektiğini belirterek, daha önce pek çok kez dile getirdiği NATO'nun yükünün sadece ABD'nin omuzlarında olduğu görüşüne bir kez daha değindi.
Trump, "Avrupa'da sevilmemem gerekiyor. Eğer sevilseydim, işimi yapmamış olurdum" diye konuştu.
Avrupa'nın hem savunma hem de ticaret konusunda ABD'ye karşı adil olmadığını savunan Trump, bunun sorumlusunun önceki ABD Başkanları olduğunu iddia etti. Trump, NATO'ya sağladığı katkı oranının yetersiz olduğunu belirttiği Almanya'yı da eleştirdi.
ABD'de merkezli bir düşünce kuruluşu olan Pew Araştırma Merkezi'nin geçen Ekim'de açıkladığı bir rapor, Trump'a Avrupa ülkelerinde duyulan güvenin giderek azaldığını gösteriyordu. Araştırmaya göre Almanların yüzde 10'u, Fransızların yüzde 9'u ve İspanyolların yüzde 7'si Trump'ın dünya meselelerini olumlu bir şekilde ele aldığını düşünüyor. Bu oran İngilizler arasında ise yüzde 28.
Alman halkının Trump'a bakışına da ayrıntılı bir şekilde odaklanan araştırma, Almanların yüzde 73'ünün ABD ile ilişkilerin kötü olduğunu düşündüğünü ortaya koydu. Araştırmada, Almanların yüzde 41'inin de ABD ile daha fazla işbirliğinden yana olduğu görüldü.
Avrupalılar arasında yapılan bu tarz kamuoyu yoklamalarının farkında olduğunu ve umursamadığını belirten Trump, "Beni Avrupalılar seçmedi, Amerikalılar seçti, Amerikalı vergi mükellefleri. “Bu kadar açık" diye konuştu. Trump, buna karşın Avrupalı liderlerle arasının iyi olduğunu ve onları dost olarak gördüğünü söyledi.
Avrupa halkına yönelik daha kayıtsız bir tavır sergileyen Trump, "O ülkelere muazzam hizmetlerde bulunuyoruz, en azından bize saygı göstermeliler" dedi. ABD Başkanı ayrıca, isteseydi Avrupa'da çok sevilen birisi olabileceğini iddia ederek, "[Avrupa'da] istediğim her göreve gelebilirim, ama istemiyorum" diye konuştu.
Trump'ın, ABD'nin uzun yıllardır müttefiki olan Avrupa ülkelerine yönelik her fırsatta "azarlayıcı" bir dil kullanması ülke içerisinde de tartışmalara neden oluyor. Son olarak Trump'ın aldığı Suriye'den asker çekme kararının ardından görevini bırakan eski Savunma Bakanı Jim Mattis, istifa mektubunda "müttefik ülkelere saygılı davranma" konusunda Başkan'la görüş ayrılığı yaşadığını belirtmişti.
Yeniden senatör seçilen Cumhuriyetçi Parti’nin eski başkan adayı Mitt Romney de Salı günü Washington Post gazetesinde yayımlanan yazısında, Avrupalı müttefiklerle ilişkileri berbat ettiği gerekçesiyle Trump'ı yaylım ateşine tutmuştu.