Yedi ülkenin Katar’a abluka uygulama kararının ardından arabuluculuk girişimleri sürerken ABD Başkanı Donald Trump da Twitter’dan konuyla ilgili paylaşım yaptı. Riyad’a yaptığı ziyarete atıf yapan Trump, radikal ideolojiye mali yardımın sonlanması gerektiğini söylediğinde liderlerin kendisine Katar’ı işaret ettiğini belirtti. Trump, “Kral ve 50 ülkeyle Suudi Arabistan ziyareti daha şimdiden işe yaradı. Belki de bu, terörizm dehşetinin sonunun başlangıcı olacaktır” diyerek tecrit kararına destek verdi. İngiliz Financial Times (FT) gazetesi, Körfez ülkelerinin Katar’la tüm ilişkileri kesmesine neden olan olayın nisan ayında Doha yönetimi tarafından El Kaide bağlantılı eski adı Nusra Cephesi olan “Tahrir el Şam” örgütü ile İran destekli Şii milislere yapılan toplam 1 milyar dolarlık fidye ödemesi olduğunu yazdı.
Trump o ziyarette, Suudi Kralı Selman ve Mısır Cumhurbaşkanı El Sisi ile 21 Mayıs’ta Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da açılan Uluslararası Radikal Düşünceyle Mücadele Merkezi'ndeki açılışta "dünya küre"ye ellerini koymuştu. Mesajlar yankı bulurken, Fransız haber ajansı AFP, Trump’ın bu mesaj ile ABD askeri operasyonları için önemli merkez olmasına karşın Katar’ın düştüğü duruma çok az sempati göstererek, bu ülkenin tecrit edilmesini son Ortadoğu gezisine bağladığı yorumunu yaptı.
Bu gelişmeler olurken krizi aşmak için Türkiye de dahil olmak üzere diplomatik çabalar da hız kazandı. Hedef ülke Katar’ın Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdulrahman el Sani, ülkesiyle Suudi Arabistan başta olmak üzere bazı Arap ülkeleri arasındaki gerilimde arabuluculuk yapılmasını kabule hazır olduğunu söyledi. Bakan El Sani, Katar Emiri Şeyh Tamim Bin Hamid es-Sani’nin Kuveyt’in arabuluculuk çalışmalarına fırsat vermek için, halka hitaben yapacağı konuşmayı ertelediğine de dikkat çekti.
Dışişleri Bakanı, Katar’ın “kardeş ülkelerle arasındaki ayrılığın diyalogla çözülmesi gerektiğine inandığını” söyledi ve ülkesinin bölge ülkelerinin Katar’a karşı attıkları adımlara karşılık vermeyeceğini belirtti. İngiliz Reuters haber ajansı, Kuveyt Emiri El Sabah’ın krizi aşmak için bugün Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da temaslarda bulunacağını bildirdi.
Katar’a karşı tutum alan Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanı Enver Gargaş, Twitter mesajında, “Kardeş devlet ile önceki deneyimlerimizden sonra, bölgenin istikrarı ve güvenliğini güçlendirecek gelecek için bir çerçeveye ihtiyacımız var. Tutulmamış vaatlerden sonra güveni yeniden tesis etmeliyiz, teminat altına alınmış bir yol haritasına ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı.
Suudi Arabistan, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Yemen, Maldivler ve Libya-Tobruk yönetiminin hedef tahtasına koyduğu Katar’ın önüne beş ödevin konulduğu konuşuluyor. Bunlar şöyle sıralanıyor:
- Terör örgütü olarak kabul edilen grup ve hareketlere maddi desteğe derhal son vermesi. Bunlar Müslüman Kardeşler, DEAŞ ve El Kaide olarak sıralanıyor.
- Yemen’de hükümete karşı savaşan Şii Husilere mali desteğin kesilmesi.
- İran’ın bölgede etkisini güçlendirme çabalarına karşı çıkması ve bu ülkeyi destekleyen tutumu terk etmesi.
- Katar merkezli ve uluslararası yayın yapan El Cezire televizyonunun yayın politikasının değiştirilmesi.
- Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) tarafından varılan anlaşmaların yerine getirilmesi.
İngiliz Financial Times (FT) gazetesi, Körfez ülkelerinin Katar’la tüm ilişkileri kesmesine neden olan olayın nisan ayında Doha yönetimi tarafından El Kaide bağlantılı eski adı Nusra Cephesi olan “Tahrir el Şam” örgütü ile İran destekli Şii milislere yapılan toplam 1 milyar dolarlık fidye ödemesi olduğunu yazdı.
Financial Times, nisanda Irak’ın güneyinde avlanmaya giden 26 Katar kraliyet ailesi üyesinin El Kaide bağlantılı gruplar tarafından kaçırıldığını ve fidye istendiğini aktardı. Gazeteye konuşan Suriyeli muhalifler Tahrir el Şam’a yapılan ödemenin 300 milyon dolara ulaştığını kaydetti. Bir diplomat da, “Katar’ın İran’a da ödeme yapması Suudi Arabistan için bardağı taşıran son damla oldu” dedi. İddiaya göre Tahrir el Şam’a yapılan fidye ödemesine bağlantılı olarak Irak’ta faal İran destekli Hizbullah Tugayları (Kata’ib Hizbullah) ile Tahran yönetimine de toplam 700 milyon dolar ödendi.