"Dünyanın En Güzel Kokusu" adlı yeni filmi şubatta vizyona girecek olan Tuba Ünsal, BeStyle dergisine verdiği röportajda “Güzellik tek başına o kadar yetersiz ki... İçini doldurmak, çok mesai harcamak lazım. ‘Güzel kadın değil, tatlı kadın ömrü uzatır’ diye boşuna söylememişler. Eh buna bir de akıllı kadını eklersek, uzaya çıkmışsınızdır muhtemelen” dedi.
Radikal'in ahberine göre “Dünyanın En Güzel Kokusu” adlı yeni filmi şubatta vizyona girecek olan Tuba Ünsal, güzellik sırlarını BeStyle’a anlattı. Botoks ve dolgu işlemlerine karşı olduğunu belirten oyuncu, kök hücre uygulamasından ise memnun kaldığını söyledi.
Ünsal, estetik operasyonlara ise büyük oranda mesafeli yaklaştığını belirtti: “Güzellik sırrım yok aslına bakılırsa. Kırk yılın başı cildime bir şey yaptırdım; kök hücre. Çok da iyi geldi. Ben güzel yaşlanmak istiyorum, 50 yaşıma geldiğimde 30 yaşında Beberuhi tiplilerden olmak istemem, yaşımın iyisi olayım yeter. O yüzden botoks, gerdirme, dolgu falan benlik değil. Şu sıralar cilt bakımına da zaman harcıyorum. Bir de hayatımda ilk defa spor yapıyorum. Haftada 2 yürüyüş, 1-2 pilates ve ağırlık.”