Bilim ve Teknoloji Bakanlığı’na Fikri Işık’ın gelmesinden sonra, TÜBİTAK’ta iki bin kişilik araştırmacı ve mühendis kadrosunun işten çıkartılması sürecinin de başladığı öne sürüldü.
Eski TÜBİTAK Başkan Yardımcısı ve eski Bilişim ve Bilgi Güvenliği İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi (BİLGEM) Başkanı Hasan Palaz, “Başbakan Tayyip Erdoğan’ın çalışma ofisinde bulunan böceklere dair yazdığı raporda tahrifat yapılmasını istendiğini” söylemişti.
Samanyolu Haber'de yer alan haber şöyle:
Geçmişte sadece Bilim Teknik ve Bilim Çocuk dergilerini yayınlamakla yetinen TÜBİTAK, son yıllarda özellikle Türk Savunma Sanayi’nde büyük atılımlara imza atmış, yerli füze, yerli lazer güdümleme, insansız hava aracı, kriptolama teknolojileri gibi alanlarda büyük atılımlar gerçekleştirmişti.
Bilim ve Teknoloji Bakanlığı’na Fikri Işık ’ın gelmesinden sonra, bakanın şok talimatıyla bu başarılara imza atan tüm yönetici kadrosu, 28 Şubat’ın yıldönümünde, 28 Şubat 2014 tarihi itibari ile görevden alındı. Görevden alınan 85 kişilik yönetici kadrosuna bağlı çalışan ve TÜBİTAK Başkanı Yücel Altunbaşak döneminde işe başlayan iki bin kişilik araştırmacı ve mühendis kadrosunun TÜBİTAK’ta işten çıkartılması süreci de başladı. Bakan Işık’ın, üç seçim nedeniyle işten çıkarmaların dikkat çekmeyecek biçimde parçalar halinde yapılması talimatı verdiği öğrenildi.
Bir önceki Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı olan Nihat Ergün döneminde Başbakanın da katılımlarıyla, Yurtdışındaki Türk Bilim İnsanları Kurultayı yapılarak yurt dışında çeşitli bilim kuruluşlarında çalışan çok sayıda bilim insanı TÜBİTAK’a kazandırılmıştı. İki bin kişilik araştırmacı listesinde bu bilim insanları ve mühendislerin de isimleri yer alıyor.
Listedeki araştırmacı ve mühendislerin istifaya zorlandığı bu çerçevede kurum içinde çalışamaz hale getirildikleri belirtiliyor. Araştırmacıların bilgisayarlara giriş şifreleri, kuruma giriş kartlarının iptal edildiği, “ya istifa et yaftalanma ya da seni atacağız” söylemleri ile açık şekilde mobbing uygulandığı öğrenildi.
TÜBİTAK’ta tasfiye yapan ekibin başına Arif Koyuncu ve Abdullah Çavuşoğlu getirildiği öğrenilirken, görevden almalara Başkan Altunbaşak’ın imza attırıldığı öğrenildi. Çavuşoğlu ve Koyuncu’nun böylece karşılaşılacak hukuki sorunlarda kendilerini sıyırıp Başkan Altunbaşak’ı sorumlu duruma düşürdüğü belirtiliyor.
TUBİTAK Başkanı Altunbaşak’ın baskı altına alınarak bu şekilde 85 yöneticiyi yani araştırma yöneticisi kadrosunun %90’ının tasfiyesinin altına imza attırdığı kaydedildi. Birçok yöneticinin tasfiye tarihinin 28 Şubat 2014 olması da dikkat çekti.
TÜBİTAK’ta işten atılacak 2 bin kişilik listenin MİT tarafından oluşturulduğu öğrenilirken, kurumda MİT’le koordineli çalışan ismin ise Danışman Osman Dur olduğu ifade ediliyor. Başbakan’ın damadı Berat Albayrak’ın Arnavutluk Telekom’daki temsilcisi ve yönetim kurulu üyesi olan Osman Dur’un, listeyi tebliğ ettiği belirtiliyor.
Öte yandan, TÜBİTAK’ın en kritik pozisyonlarından olan Merkez Başkan Yardımcılığı’na Açıköğretim mezunu Hayrettin Altunkaya’nın getirildiği, görevden alınan 85 yöneticinin yerine kurum mevzuatı hiçe sayılarak lise mezunlarının atandığı öğrenildi. Açıköğretim mezunu Altunkaya’nın Başbakan’ın doktoru Cevdet Erdöl’ün yeğeni olması da dikkat çeken bir diğer ayrıntı.
TÜBİTAK’ta bilim adamı profilinin yerine müteahhit profilinin geldiği eleştirileri gelirken, kurumun Gebze’deki en büyük araştırma merkezi de arazi rantına peşkeş çekilmek üzere.
Bakan yardımcısı Davut Kavranoğlu’nun, Gebze yerleşkesini gezerken defalarca “bu arazi 5 milyar dolar eder” dediği ifade ediliyor. İzmir-İstanbul arasını 3.5 saate indirecek köprünün yanında bulunan 8 milyon metrekarelik arazideki TÜBİTAK’ın hassas araştırma merkezinin iptali ve arazisinin satışa çıkartılması gündemde.