TÜİK rakamları değiştiriyor mu?

TÜİK rakamları değiştiriyor mu?
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Türkiye'nin yılın ikinci çeyreğinde yüzde 7 küçüldüğünü açıkladı. Piyasanın yüzde 8'den daha fazla küçülmesini beklediği ekonominin yüzde 7 küçülmesi kafalarda "TÜİK verilerle oynuyor mu?" şüphesi yarattı. Uzmanların tahminleriyle TÜİK açıklaması arasındaki fark sanayi üretimindeki daralmanın tam olarak rakamlara yansıtılmamasından kaynaklandı.Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) daha önce Nisan-Mayıs-Haziran dönemlerinde sanayi üretiminin yüzde 16.9 küçüldüğünü açıklamıştı.Ancak büyüme rakamlarının ayrıntısına bakıldığında sanayi üretiminin yüzde 8.7 küçüldüğü görülüyor.Aradaki 8 puanlık fark küçülmenin yüzde 2.5 daha az çıkmasına neden oluyor. Yani TÜİK kendi açıkladığı sanayi üretimi rakamlarını büyümede kullansaydı küçülme yüzde 7 değil, yüzde 9.5 olacaktı.Konuyu Referans gazetesinin manşetine taşıyan Erdal Sağlam, kafa karışıklığının TÜİK'in şeffaflığına ilişkin şüpheleri artırdığını vurguladı.Sağlam  bugünkü analizinde şunları açıkladı:"İmalatsanayii üretiminde ikinci 3 ayda görülen yüksek oranlı düşüşlerin,geçen hafta yayımlanan büyüme rakamlarına çok küçük bir orandayansıması, kafaların karışmasına neden oldu. İmalat sanayii üretimiikinci 3 ayda toplam yüzde 16,9 oranında küçülmüşken büyümerakamlarındaki imalat sanayii gerilemesi yüzde 8,7'de kaldı.Türkiyeİstatistik Kurumu'na (TÜİK) bu durumu ilettik ve bir yanıt aldık. Ancakgelen yanıtı değerlendiren uzmanlar bunun da aradaki farkı net olarakaçıklamadığını, büyük ihtimalle üçüncü çeyrek büyüme rakamlarıaçıklanırken ikinci çeyrek rakamlarının önemli ölçüde revizeedileceğini söylediler.Aslında bu konuda bizi uyaran TÜİK'in(daha önceki adı olan Devlet İstatistik Kurumu) eski başkanlarındanSıddık Ensari oldu. Ensari, eski kurumunu özellikle çalışanlarınıyıpratmak istemediğinin, büyük bir ihtimalle hesap hatasıolabileceğinin altını çizerek imalat sanayii üretimi ikinci üç aydaortalama yüzde 16,9 düşüş kaydetmişken gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH)hesaplarına bu düşüşün yüzde 8,7 olarak yansıtıldığını hatırlattı ve"Bu sapmanın GSYH büyümesine etkisi yüzde 2,5-3,0 arasındadır. Bu dagerçek küçülmenin yüzde 7 değil, yüzde 9,5-10 civarında olduğunadelalet eder" dedi.TÜİK'in bu fahiş hatayı hemen düzeltmesindeyarar olduğunu kaydeden Sıddık Ensari'nin bu iddiası üzerine bazı bankaiktisatçılarıyla konuyu tartıştık.İlk çeyrekte, özellikle hammadde olarak altınihracatındaki artışla, ara malı ihracatının toplam ihracattaki payıyüzde 55 olarak gerçekleşmişken ikinci çeyrekte söz konusu payın yüzde47'ye indiğini, tüketim malı ihracatının payının yüzde 35'ten 40'ayükseldiğini kaydeden iktisatçılar, "Bu doğrultuda, ikinci çeyrekte aramalı üretimi yüzde 17 daralırken tüketim malı üretiminin sadece yüzde 4gerilemiş olması, GSYH hesaplamasında daha sınırlı bir daralmayıanlamlı kılıyor" dediler.Dolayısıyla vergi indirimleri ilecanlanan tüketimin, üretim tarafındaki etkisiyle üretimdeki paylarınara malında azalırken tüketim malında artması, GSYH içindeki sanayiüretiminde daha sınırlı bir daralmayı sağlamış olabileceği kaydedildi.Ancakbuna karşılık ağırlıklarla ilgili detay bilgiler bulunmadığını kaydedeniktisatçılar, yine de bu kadar farkın fazla olduğu kanaatlerinibildirdiler. Tüm bu görüşleri geçen cuma akşamı TÜİK Başkanvekili ÖmerToprak'a telefonla sorduk ve uzmanlarına danışarak yanıt vereceğinisöyledi. TÜİK'ten gelen açıklamanın tam metnini yayımlıyoruz.Kısaca TÜİK sanayi üretim endeksi ile GSYH imalat sanayi katma değeriarasında gözlemlenen farklılaşma iki kaynaktan geldiğini belirtiyor.TÜİK'e göre birincisi GSYH üretim değeri ile sanayi üretim endeksiarasında yöntem ve kapsam farklılıklarının olması, ikincisi iseyukarıda ifade edilen değişen girdi-çıktı oranları. Şimdiye kadar bu kadar fark olmamıştıTÜİK'inyaptığı bu teknik açıklamaya karşın, eski DİE Başkanı Sıddık Ensari debanka iktisatçıları da bu açıklamadan tatmin olmadıklarını söylediler.Kabaca söylemek gerekirse bazı dönemlerde, TÜİK'in hesaplama yöntemigereği ağırlıkların değişmesi nedeniyle farklar olabileceğini ama bukadar farkın çok dikkat çekici ve garip denebilecek kadar yüksekolduğunu söylediler.Bu arada şimdiye kadarki verilerle çizilengrafik de hiç olmadığı kadar çarpıcı biçimde bir ayrışmanın, sonverilerle birlikte yaşandığını ortaya koyuyor.Bilgi vereniktisatçılar TÜİK'in bu ayrışmanın teknik nedenlerini, piyasayı tatminetmek için çok daha detay biçimde ortaya koyması gerektiğinisöylüyorlar. TÜİK'in bu detay verileri ve ağırlık puanlarını piyasa ilepaylaşmasının bir sakınca yaratmayacağını, bir değişiklik varsa ve onagöre bir farklılık belirmişse, zaten bu değişikliğin daha öncedenpiyasaya açıklanmasının şeffaflık gereği şart olduğunu hatırlatıyorlar.ÖzetleTÜİK'in hesaplamalarında bu son büyüme rakamlarıyla ortaya çıkanşüphelerin giderilmesi gerekiyor. Elbette herkes gibi biz de bu farkınteknik olarak bir açıklaması olmasını istiyor, bunu tercih ediyoruz.Ancak piyasaların buna inanabilmeleri için çok daha doyurucuaçıklamalar yapma ihtiyacı bulunuyor.Son dönemlerde TÜİK'in,sonradan hatasını kabul edip düzeltse de hesap hataları yapabildiğineşahit olduk ve bunun yine bir hesap hatası olma ihtimali var. Umarız dasadece bir hesap hatasıdır.Bunun ötesinde son dönemde verilereolan güvenin azalmaya başlamasının, bu tür garipliklerin daha fazladikkat çekmesini beraberinde getirdiğini de kabul etmek gerekir.Belki de TÜİK yönetiminin böyle bir dönemde her zamankinden çok daha şeffaf olması gerekiyor.TÜİK durumu nasıl açıkladıTÜİK'ten yapılan açıklamada şu bilgilere yer verildi:"1998bazlı GSYH serisinde, 1987 bazlı GSYH serisinden farklı olarak,ekonominin yapısını daha hassas takip etmek üzere imalat sanayiigirdi-çıktı yapısı kaynak veriye dayanarak her yıl için yeniden tahminedilmektedir. Bu tahmin için yurtiçine arz olunan imalatsanayii üretimine konu olan bütün mallar, geniş ekonomik sınıflamaya(BEC)göre ara, yatırım ve nihai tüketim malları olmak üzeresınıflandırılmaktadır. Yıllar itibariyle bu dağılımdaki değişikliklerimalat sanayiinin girdi-çıktı yapısına 1998 yılından itibarenyansıtılmaktadır. 2009 yılı içinde herhangi bir yöntem değişikliği deyapılmamıştır.İmalatta paylar nasıl değişiyorÜretim - Girdi - Katma değer1998   100        100          1001999   95            95           952000   104        105          1012001   95            95           942002   103         107           972003   113         117          1052004   125         130          1172005   137         142          1272006   146         151          1372007   154         159          1452008   153         156          146Tablodada görüleceği üzere ulusal hesaplar kapsamında imalat sanayii üretim,girdi ve katma değer büyüklükleri yıllar itibariyle farklı oranlardadeğişmektedir. Sanayi Üretim Endeksi ile GSYH imalat sanayikatma değeri arasında gözlemlenen farklılaşma iki kaynaktangelmektedir. Birincisi GSYH üretim değeri ile sanayi üretim endeksiarasında yöntem ve kapsam farklılıklarının olmasıdır. İkincisi iseyukarıda ifade edilen değişen girdi-çıktı oranlarındankaynaklanmaktadır. 2009 yılı birinci dönemi ile ikinci dönemibüyüme verisi kıyaslanırken baz etkisi nedeniyle 2008 yılının karşılıkgelen büyüme oranları da dikkate alınmalıdır.-14.3 olarakrevize edilen 2009 yılı ilk dönem büyüme oranı, 2008 yılının ilkçeyreğindeki 7.2 büyümeye, -7.0 olarak tahmin edilen ikinci çeyrekbüyüme oranı, 2008 yılının ikinci çeyreğindeki 2.8'lik büyümeoranlarına göre kıyas edilmelidir."