Tunceli'de operasyon sırasında şehit edilen 2 askeri PKK'nın değil, TİKKO'nun öldürdüğü iddia edildi. Tunceli'de gerçekleştirilen operasyonu anlatan Sözcü yazarı Saygı Öztürk, "Aliboğazı'nın girişlerinden birisini tutan 8 kişilik TİKKO grubuna yönelik uçakla bir saldırı gerçekleştirildi. 5 TİKKO militanı öldürüldü. 3 terörist ise saldırıdan sağ kurtuldu. Askerler, bu teröristleri yakalamak için operasyon yaptı. Bir mağaranın girişine geldiklerinde, yakalanacaklarını anlayan teröristlerin açtığı ilk ateş sonucu uzman çavuşlar Yakup Özel ve Burhan Acar şehit edildi. Yani, PKK'nın değil TİKKO'lu teröristlerin ateşi sonucu şehitlerimiz oldu" diye yazdı.
Saygı Öztürk'ün Sözcü gazetesinin bugünkü (2 Aralık 2016) nüshasında yayımlanan 'Askerlerimizi başka bir örgüt şehit etti' başlıklı yazısı şöyle:
Terör denilince Tunceli'nin Aliboğazı, Kutuderesi'nin adı sıkça geçer. Buralar örgütlerin karargahıdır. Güvenlik güçleri teröristlere en büyük kayıpları burada verdirir ama şehitler de buralarda olur. Aliboğazı'na, Kutuderesi'ne girmesi de, çıkması da zor.
Kutuderesi'nden Aliboğazı'na, Masumpark Deresi'nden geçilir. Dere tabanının deniz seviyesinden yüksekliği 700 metreyi bile bulmazken, aynı yerin tepeleri 3 bin metreyi geçer. Geniş dere tabanından 5-6 kişi rahatlıkla yan yana yürüyebilir. O yüzden dere tabanının askerler arasındaki adı “Londra asfaltı”dır. Aliboğazı'nın 20-30 giriş yeri vardır. Çok sarptır. Oradaki arazinin bu yapısına “ters kompartıman” denilir. Yani siz bir dağ olduğunu görürsünüz ama o dağa gidebilmek için çok sayıda dağı geçmek zorundasınız. Her taraf meşe ormanıdır.
Operasyona giden timlerde mutlaka hızar bulunur. Bunlarla askerin operasyon döneminde rahat geçişlerini sağlanmak için ağaçlar kesilir. Aliboğazı'nın çıkışında Çemişgezek ve Hozat ilçeleri arasında Kinzir Ormanları var.
Meşelik alan teröristlerin gizlenmeleri için büyük kolaylık. Güneydoğu'da bazı ormanlık alanların güvenlik nedeniyle yakıldığı hep gündeme gelir. Ama Aliboğazı'ndaki, Kutuderesi'ndeki meşeleri yakmaya kalkışsanız da bir sonuç alamazsınız. Meşe ağaçlarını yakmaya çalıştığınızda inanılmaz bir olayla karşılaşırsınız. Yanmaya başlayınca meşe birden ağlamaya başlar. Yani meşeden sular akar. Meşeden dökülen su, ateşi söndürür. Yöre halkı bu meşelere “ağlayan meşe” ya da “sidikli meşe” der. Uçurumlardan, mağaralardan oluşan bölgeye 3-4 tugay askeri soksanız kaybolur.
TİKKO örgütü öteden beri Tunceli yöresinde etkilidir. Ancak son yıllarda PKK ile birlikte hareket ediyor. Bazı yerlerin tutulması görevi TİKKO'ya verilmiş. Açıkçası PKK, kendi güvenliklerini bu örgüte aldırtıyor. Başka bir alanda ise bağımsız hareket eden DHKP-C örgütünün silahlı militanları bulunuyor.
Aliboğazı'nın girişlerinden birisini tutan 8 kişilik TİKKO grubuna yönelik uçakla bir saldırı gerçekleştirildi. 5 TİKKO militanı öldürüldü. 3 terörist ise saldırıdan sağ kurtuldu. Askerler, bu teröristleri yakalamak için operasyon yaptı. Bir mağaranın girişine geldiklerinde, yakalanacaklarını anlayan teröristlerin açtığı ilk ateş sonucu uzman çavuşlar Yakup Özel ve Burhan Acar şehit edildi. Yani, PKK'nın değil TİKKO'lu teröristlerin ateşi sonucu şehitlerimiz oldu.
TİKKO, öteden beri Tunceli yöresinde bulunan bir örgüt. Tunceli yöresinde yaklaşık 40 kişilik silahlı bir gücü var. PKK gibi devlet bunlarla da mücadeleye kararlı. Son iki ayda, Tunceli yöresinde 100'e yakın terörist öldürüldü. İnsanlı keşif uçakları, insansız hava araçları son dönemdeki operasyonlarda hayli etkili oldu. Ancak bu araçların sayısını askeri makamlar da yeterli bulmuyor.
Uçakla yapılan saldırı sonucu 20 PKK'lı öldürülmüştü. Tunceli Valisi Osman Kaymak, öldürülenlerin çoğunun 13-14 yaşındaki çocuklar olduğunu öğrendi. Bölücü terör örgütü PKK, kaçırdığı, kandırdığı çocukları Aliboğazı, Kutuderesi bölgesine getiriyor, burada silahlı eğitime tabi tutuyor. Açıkçası çocuklar uçakların, helikopterlerin karşısına çıkarılıyor, asıl teröristler de oradan izini kaybettirmeyi başarıyor.
Bu ülkenin çocuklarının kimisi tarikat yurtlarında yanıyor, kimisi Tunceli dağlarında hayatlarını kaybediyor. Ama PKK ile bağlantılı olan siyasi partinin mensupları, hiç uçakların önüne atılan çocuklardan söz etmiyor. Hatta Ermeni ASALA militanlarının isimlerinin yazılı olduğu anıt mezar Tunceli'nin Nazımiye İlçesi'ne bağlı köyde yaptırılıyor, HDP'liler de onun açılışında bulunuyor. Bu köşenin okurlarına gazeteci-yazar Hrant Dink'in adı kalkan yapılarak, yaptırılan anıt mezardan söz etmiştim. Tunceli Valiliği yerinde araştırma yaptı ve isimlerin yer aldığı mermer kaldırıldı.
20 PKK'lının öldürülmesini protesto amacıyla örgütün isteğiyle iş yerlerinin kepenkleri indirildi. Esnaf bu duruma karşı ama örgütün baskısı nedeniyle istemese de kepenk indirmek zorunda kalıyor. Tunceli Valisi Osman Kaymak, örgüt talimatıyla toplu olarak kepenk indirmeyi 21 Ekim 2016 tarihinde yasakladı.
Yasağa uymayanlara İl İdaresi Kanunu, Kabahatler Kanunu'na göre para ve bir yıla kadar da hapis cezası uygulanıyor. Bu karar etkili sonuçlar verince diğer il valileri de örnek aldı. Tunceli Valisi Osman Kaymak, “İlimizde toplu kepenk indirmek artık tarihe karıştı” diyor. Yıllardır çözülmeyen konular, meğer yasalarda var olan ama uygulanmayan hükümlermiş. Vali Osman Kaymak, yasaları uygulayarak önemli bir sorunu çözdü.