Antalya Emniyet Müdürlüğü ve Valiliği’nin araçta ve açık alanda alkol içilmesini yasaklamasıyla başlayan tartışmalar devam ediyor. Söz konusu kararın "çok ciddi bir imaj kaybına yol açtığını" savunan Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Yurtdışı Temsilcisi Hüseyin Baraner, "Bazı yöneticilerin kasaba zihniyeti her şeyi mahvetti. Burada aylardır yükseltmeye çalıştığımız turizm duvarını üzerimize yıktılar. Bu açıklamanın yanlış anlaşılacağını nasıl olur da düşünmezler. Biz Almanya’da ‘Türkiye içki içmeyi yasaklamış’ söylemleri ile karşılaşıyoruz. Ne yapacağımızı bilemiyoruz" dedi.
Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık, birçok Avrupa ülkesinde benzer uygulama olduğunu belirterek, konunun neden tekrar gündeme getirildiğinin nedenini aradıklarını kaydetti. Valiyle görüşeceğini ifade eden Ayık, “Avrupa’dan çok sayıda telefon aldık. Avrupa basını, turizmciler yasak tartışmasını bize soruyor. Açıkçası bu konu infial yarattı. Süreci doğru yönetmeye çalışıyoruz” diye konuştu.
Hürriyet'te yer alan habere göre; Antalya İl Emniyet Müdürlüğü’nün “Antalya’da çevreyi rahatsız edecek şekilde ve açıkta alkol içilmesi valilik kararı ile yasaklandı” başlığı ile tüm basın kuruluşlarına gönderdiği ve internet sitesinden duyurusunu yaptığı açıklamayla ilgili olarak Antalya Valiliği ise şu açıklamayı yaptı:
"Söz konusu karar, şehrimizde huzur ve güvenliği ile kamu esenliğinin sağlanması, suç işlenmesinin önlenmesi ve işlenen suçun aydınlatılması amacıyla alınmıştır. Valilik kararı, kentimizde yaşayan insanların ve bölgemize tatil amaçlı gelen yabancı ve yerli turistlerin rahatsız edilmeyeceği, kentin tarihi ve doğal güzellikleri ile kent mobilyalarının korunacağı, halkın halkımızın huzur ve güven içerisinde gündelik yaşamını sürdürebileceği bir ortamın tesis edilmesini amaçlamaktadır. Herkes bilmelidir ki, ülkemiz turizminin başkenti olan Antalyamız başta olmak üzere, dünyanın her yerinde turistler, kendisinin ve bulunduğu çevrenin rahatsız edici olmamasını ve güvenli olmasını ister. Bu güzel kentin ülkemiz adına üstlendiği misyonun, turizm açısından taşıdığı önemin ve diğer hassasiyetlerin farkında olan ve bunun gereğini yerine getiren bir yönetim anlayışı çerçevesinde ve tamamen mevcut yasalardaki düzenlemeler ışığında alınan bahse konu kararın, bir yasaklama değil, aksine insanlarımızın rahatsız edilmeyecekleri bir ortamda ve özgürce yaşamalarını sağlamayı hedeflediğini tekraren vurgulamak isteriz.
AKP Antalya Milletvekili Gökçen Özdoğan Enç: Kabahatler Kanunu’nun 32. maddesi umuma açık yerde alkol alınmasını yasaklıyor. Buna göre para cezası kesilir, bu kanunda hapis cezası yok, para ödenince de cezai işlem düşer. Benzer uygulama başka yerlerde de var. Örneğin, Chicago’da da sen eline alkol alıp parklarda dolaşamazsın. Ama bu olayın algılanışı ve servis ediliş tarzı bir Antalyalı olarak beni üzdü. Ruhsata bağlanmış eğlence mekanlarında ya da başka bir yerde böyle bir yasak söz konusu değil. Kaldı ki bunun dayanağı gösterilen genelge, Aralık 2016’da yayınlanmış. Aradan geçen bu kadar ay sonra, neden tam da turizm sezonunun başladığı anda Antalya böyle bir olumsuzlukla yan yana getiriliyor anlayabilmiş değilim. Alkol yasağı ile Antalya kelimelerinin yan yana gelmesi üzücü. Dileyen dilediği gibi çevreyi rahatsız etmeden alkolünü alabilir. Can güvenliği de önemlidir. Turist, güvenliğinin olduğu yere geliyor. Turistin, dolaştığı yerlerde alkol alıp çevreye huzursuzluk veren kişileri görmesi, bunların sataşmalara uğraması hoş değil. Onun için burada bir yandan da amaç, turistin kendisini güven içerisinde hissedip dolaşabileceği bir ortam oluşturmak. Bu olayı bir yanlış anlaşılma ve Antalya ile ilgili olumsuz algı oluşturma operasyonu olarak görüyorum.
CHP Antalya Milletvekili Niyazi Nefi Kara konuyla ilgili “Antalya’da turizmin zaten çöktüğü, binlerce işletmenin kapandığı bir dönemde bu kararla ülke içinden ya da dış ülkelerden gelecek turistlere ‘Antalya’da şeriat yasaları hüküm sürmektedir, gelme’ denmektedir” derken, CHP Genel Başkan Yardımcısı Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, “Antalya Suudi Arabistan’ın bir kenti değil. Antalya, Türkiye’nin dünyaya açılan penceresi” dedi.
Antalya Emniyet müdürlüğünden yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “(...) Bu bağlamda, Antalya il sınırları içerisinde huzur ve güvenliği ile kamu esenliğinin sağlanması, suç işlenmesinin önlenmesi ve işlenen suçun aydınlatılması amacıyla, kamunun istifadesinde açık park, bahçe ve üzerinde tesis bulunmayan açık alanlarda, belediye sınırları içerisinde, meskûn mahallelerde, karayollarında, umuma mahsus yerlerde veya umumun istifadesinde sunulan piknik ve örenyeri gibi alanlarda, gar, otogar, meydan, cadde, sokak, tarihi ve kültürel mekânlarda, ibadethanler ile terk edilen kullanılmayan yapılar, inşaatlar, banka ATM’leri, köprü altları, mezarlıklar, gezinti yerleri vb. ile nerede park halinde olduğuna bakılmaksızın her türlü aracın içerisinde çevreyi rahatsız edecek şekilde ve açıkta alkol içilmesinin yasaklanarak (...)”
CHP Antalya Milletvekili Mustafa Akaydın: Çok vahim bir karar. AKP iktidarı ve Menderes Türel’in belediye başkanlığı döneminde Antalya’da turizmi baltalamaya dönük uygulamalar yaşandı. Bir turistin açık havada birasını içmesinin ne zararı olur? Taşkınlık yapan olursa, ki taşkınlığı sadece içki içen yapmaz, herkes yapabilir, polis müdahale edip gereğini yapar. Bu yasak turizm için ciddi bir darbedir. Zaten Avrupalı turistin yerini Arap turist almaya başladı, ama bu içki yasağını duyarlarsa İranlı turistler bile gelmezler. İranlılar gibi Arap turistlerin bir bölümü de kendi ülkelerindeki yasaklar nedeniyle Türkiye’ye geliyorlar. Ama şimdi bırakın Avrupalıyı İranlı turistleri bile kaybederiz. Hele Rus turiste ‘açık alanda içki içemezsin’ demek hakaret gibi bir şey.
Antalya Baro Başkanı Polat Balkan: Yönetim Kurulumuz, bu işleme karşı idari yargıda iptal ve yürütmenin durdurulması talebiyle dava açma konusunda çalışıyor. İçtihat taraması yapıyoruz. Turizm sezonu öncesi bu yasağı, temel hak ve özgürlüklere müdahale olarak yorumluyorum. Öncelikle Atatürk Cumhuriyeti’nin özgür bir yurttaşı olarak bu işlemden rahatsız oldum ve ülkem adına üzüldüm. Uluslararası alandaki görüntümüz temel hak ve özgürlükler noktasında kararıyor.
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Devrim Güngör: Genelge Anayasa’ya aykırıdır. Bu genelgeyle açık alanda içki içen herkesin çevreyi rahatsız ettiği gibi keyfi bir gerekçe ile cezalandırılması söz konusu olacaktır.