Almanya’da yaşayan bir Türk baba Fedaker A. velayeti hem annede hem de kendisinde olan 12 yaşındaki kızı Miray'la Türkiye’ye gelmek istedi. Ancak anne itiraz edince konu mahkemeye taşındı. Alman mahkeme Miray'ın Türkiye'ye gitmesine izin vermeyerek “Türkiye’deki mevcut durum nedeniyle (Dışişleri Bakanlığı’nın güvenlik uyarısını sertleştirmesi) çocuklarla Türkiye seyahati şimdi temel olarak uygun değil. Dilekçeyi geri çekmenizi tavsiye ediyoruz" dedi.
Hürriyet'ten Celal Özcan'ın haberine göre, Almanya’nın Bavyera eyaletindeki Dingolfing kentinde yaşayan Fedaker A., kendisi gibi Türk olan eşinden ayrıydı. Bu beraberlikten olan 12 yaşındaki kızları Miray kendisinde kalıyordu. Miray’ın velayeti hem annede hem babadaydı. Bu yaz kızıyla Türkiye’ye gelip kendisine, baba topraklarını göstermek istedi. Bu seyahat için izni gereken anne karşı çıktı. Bunun üzerine baba Fedaker A., kızıyla birlikte Türkiye yolculuğuna izin almak için avukatı aracılığıyla mahkemeye başvurdu. Ancak Landau Aile Mahkemesi, babanın izin talebini reddetti. Mahkeme buna gerekçe olarak gönderdiği yazıda Türkiye’deki mevcut durumu, delil olarak ise Alman Dışişleri Bakanlığı’nın Türkiye’ye seyahat uyarısını sertleştirmesini gösterdi.
Mahkemenin baba Fedaker A.’nın avukatına gönderdiği 24.7.2017 tarihli yazıda şöyle denildi: “Türkiye’deki mevcut durum nedeniyle (Dışişleri Bakanlığı’nın güvenlik uyarısını sertleştirmesi) çocuklarla Türkiye seyahati şimdi temel olarak uygun değil. Dilekçeyi geri çekmenizi tavsiye ediyoruz.”
Almanya Dışişleri Bakanlığı, teröre destek suçlamasıyla Türkiye’de bazı Alman ve Türk vatandaşlarının tutuklanması olayları üzerine Türkiye’ye seyahat uyarısını sertleştirmişti. Alman vatandaşı Meşale Tolu’nun İstanbul’da tutuklandığı haberlerine ülke basınında geniş yer verilmişti. Son olarak İstanbul Büyükada’da Uluslararası Af Örgütü toplantısında Peter Steudner’in tutuklanması üzerine Alman Dışişleri Bakanlığı Türkiye’ye yönelik seyahat uyarısını yenileyip sertleştirmişti.
Otobüs şoförü olarak çalışan baba Fedaker A., karar karşısında şoke olduğunu belirterek şunları söyledi: “Ben Ordu, Ulubey, Fındıklı köyü doğumluyum. 11 yaşındayken anne-babamın yanına Almanya’ya geldim. Kızım daha Türkiye’yi görmedi. Bana “Baba Türkiye nerede” diye soruyor. Bu yıl onunla birlikte Türkiye’de tatil yapmak, ona benim doğduğum baba topraklarını göstermek istedim. Birlikte babamın da mezarını ziyaret edecektik. Kızım bende kalıyor. Ama velayeti anneyle birlikte ikimizin üzerinde. Annesinin de izni gerekiyor. Annesi kızımın benimle Türkiye’ye gitmesine izin vermedi. Mahkemeye başvurdum. Mahkemenin kararı beni tamamen şoke etti. Mahkeme nasıl böyle bir karar verir? Mahkeme kızımın güvenliğini benden daha mı iyi düşünüyor? Kızımın güvenliği tehlikede olsa, ben zaten gitmem. Ben kızımın bir saçının telini dünyaya değişmem. Annesi, benim kızımı Türkiye’ye kaçıracağımı söylemiş. Benim Türkiye’de kızımı bırakacak hiç kimsem yok. Avukat bana diyor ki, tüm Avrupa ülkelerine kızınla gidebilirsin ama Türkiye’ye gidemezsin. Ben bu kararın peşini bırakmayacağım. Karara itiraz ettim. Türkiye’ye gidemeyince, kızımla hafta sonu İtalya’ya gittim.”