Türk-İş yönetimi, sendikalarda ortaya çıkan yolsuzluk olaylarından tüm sendikacıların sorumlu tutulmasından yakındı. Türk-İş Genel Mali Sekreteri Ergün Atalay, ‘Türk-İş’in kasası burada. Kim istiyorsa, gelsin baksın. İsterse 10 sene geriye gitsin. Delikli kuruşa kadar denetlensin. Hırsızlar ortaya çıksın. Tüm hesaplarımız açık’ dedi. Yolsuzluk olaylarının ardından örgütlenme sıkıntısı yaşamaya başladıklarını anlatan Atalay, ‘Bizlerin değil, hesap veremeyenlerin üzerine gitsinler. Suçu olanla olmayan ayırt edilsin’ ifadelerini kullandı. Atalay, bazı sendikalarda yapılan yanlışların tüm sendikalara ve sendikacılara mal edilmeye çalışıldığını, haksız bir genelleme yapıldığını anlattı. Atalay ‘Bu tür haberler, işini namusuyla yapan, temsil ettiği kitlenin hak ve hukukunu namusuyla savunan sendikacılar üzerinde yıpratıcı bir etki yaratıyor’ dedi. ‘Mal beyanlarımız var’ Atalay şöyle konuştu: ‘Bu toplumda yolsuzluk yapan ne kadar doktor, ne kadar avukat, ne kadar siyasetçi varsa, o kadar da sendikacı vardır. Biz hiçbir zaman, ‘pür pakız’ demiyoruz. Diyemeyiz de. Sadece şunu söylüyoruz: Bu ülkenin görevini layıkıyla yapan sendikacıları olarak yolsuzluk yapanlar varsa, bunların üzerine biz gideriz. İçimizden bunları biz atarız. Türk-İş, sendikalar herkese lazım. Bu unutulmasın. Suçu olanla olmayan ayırt edilsin, bir denetim mekanizması olsun ve delikli kuruşa kadar denetlensin. Hepimizin mal beyanı var, kimin mal beyanı isteniyorsa ben çekinmeden veririm. Sadece hesabını veremeyenin üzerine gidilsin.’ Atalay, bu tür haberler nedeniyle örgütlenme sıkıntısı yaşadıklarını anlatırken, işverenin ‘bunlar hırsız’ diyerek engellediğini savundu. Atalay, ‘Demiryol-İş Başkanı olarak en rahat örgütlenmesi gereken benim, metro istasyonu olan tüm belediyeler bende örgütlü ama Ankara Belediyesi’ni bugünlerde örgütleyemiyorum. Hep bu haberler yüzünden’ dedi.