Başbakan Tayyip Erdoğan, ''Demokratik yapımızla, güçlenen ekonomimizle, bölgesel ve küresel barışa yaptığımız katkılarla Türkiye'yi bölgenin istikrar umudu haline getirmenin gayreti içindeyiz'' dedi. Kültürleri birleştiren kentErdoğan, Türk Mücevhercileri Birliği'nin ev sahipliğinde yapılan ve Dünya Mücevher Konfederasyonu (CIBJO) tarafından düzenlenen ''2009 Dünya Mücevher Kongresi''nin açılışında yaptığı konuşmada, İstanbul'un doğuyla batının birleştiği kent olduğunu belirterek, İstanbul'un iki kıtayı, iki ayrı kültürü, iki ayrı kültür coğrafyasını birleştiren bir kent olduğuna işaret etti. Mevlana'dan alıntı yaptıKentin özellikle son dönemlerde medeniyetler ittifakına ev sahipliği yaparak yüklenmiş olduğu misyonla dikkatleri üstüne çektiğini kaydeden Başbakan Erdoğan, 'Türkiye'nin asırlar boyunca bir arada yaşama kültürünün, sevginin ve hoşgörünün coğrafyası olduğunu ifade etti.Erdoğan, "Fikir ve gönül insanı Mevlana'nın bu anlamda sözlerini sizlerle paylaşmak isterim. 'Altın ne olur, can ne olur, inci mercan da nedir. Bir sevgiye harcanmadıktan, bir sevgiliye feda edilmedikten sonra...'' dedi. Türkiye halkı Müslüman ama...Erdoğan, şunları söyledi: "Türkiye, halkı Müslüman olan, ama aynı zamanda laik demokratik sosyal bir hukuk devletidir. Demokratik yapımızla, güçlenen ekonomimizle, bölgesel ve küresel barışa yaptığımız katkılarla Türkiye'yi bölgenin istikrar umudu haline getirmenin gayreti içindeyiz. Türkiye bölgesel anlaşmazlıklarda arabulucu ve uzlaştırıcı bir rol üstleniyor, tüm bölgenin istikrar ve refaha kavuşması için üzerlerine düşen görevi yapıyor. 'Demokrasinin, hukukun, toplumsal barışın hakim kılındığı bir süreçte bölgenin refah ve istikrara kavuşacağının en güzel örneği Türkiye'dir.'' Türkiye'nin dünyanın 17'nci, Avrupa'nın ise 6'ncı büyük ekonomisine sahip olduğunu belirten Erdoğan, Türkiye'de 5 bin yıldan bu yana altın ve takı üretimi gerçekleştirildiğini hatırlatarak,Türkiye'nin altının yanı sıra diğer taşlar ve madenler konusunda da büyük bir birikiminin var olduğunu söyledi. G-20'den bir anektod Dünyanın büyük bir finansal krizin içinden geçtiğini anımsatan Erdoğan, Londra'da yapılan G-20 zirvesinde yaşanan bir anektodu anlattı. Başbakan Erdoğan, IMF'nin elinde ciddi bir altın rezervi olduğunu ve zirvede ''Biz bu altın rezervini dolara çevirmek suretiyle IMF yardımını yapalım'' dendiğini anlatarak, ''Ben de şu tezi savundum. 'Şu an piyasa belirleyicisi olarak dolar var. Bana göre madem IMF'nin elinde altın var. Biz bu altını hangi ülkeye ne zaman yardım yapılacaksa o günkü değer üzerinden piyasaya sürelim ve IMF borçlandırmayı onun üzerinden yapsın'. Bugün de aynı hassasiyeti taşıyorum. Çünkü dolar iner ve çıkar. Bozdurduğun gün daha düşük olmuş olabilir, ama bir ay sonra çok da farklı olabilir. Burada gerekirse altın olarak borçlandırılabilir. Gerekirse verdiğimizde hangi değer üzerindeyse o değer üzerinden borçlandırılabilir. Altının böyle bir özelliği var. Yarın da kimse 'ben o gün zarar etmiştim, ben o gün kar etmiştim' gibi bir durumla karşı karşıya kalmaz. Ama siz tek ülkesiniz. Yanımızda 1-2 ülke daha vardı, ama çoğunluk farklı kararda olunca aynen gidiyor.'' (aa)