TÜRKİYE DESTEĞİNİ SÜRDÜRMELİ ŞAM (A.A)

-TÜRKİYE DESTEĞİNİ SÜRDÜRMELİ ŞAM (A.A) - 31.08.2010 - Hediye Levent - HAMAS'ın Siyasi Büro Şefi Halid Meşal, Türkiye'den Filistin sorunu ve Arap-İsrail çatışmasının çözümü ile Gazze ablukasının kaldırılmasına yönelik desteğini sürdürmesini istediklerini söyledi. Suriye'nin başkenti Şam'da yaşayan Meşal, Anadolu Ajansına verdiği demeçte, sorunlarının çözümünde Türkiye'den beklentilerine ve İsrail ile Filistin Yönetimi arasında 2 Eylülde Washington'da başlaması öngörülen doğrudan görüşmelere ve El Fetih ile uzlaşı çabaları gibi konulara değindi. Türkiye'nin Gazze ablukasının deniz yoluyla kırılması için temel bir rol üstlenmesini istediklerini kaydeden Meşal, bu taleplerini Türk yetkililere ilettiklerini bildirdi. Meşal, "Türkiye'nin büyük ve güçlü bir ülke olarak, bölgede önemli bir rol oynadığını" kaydetti. İsrail'in Türkiye'nin bölgede rol oynamasını istemediğini savunan Meşal, "İsrail, Türkiye ile ilişkilerine rağmen, Türkiye'nin hayrını istemiyor. İsrail sadece kendi çıkarlarını arıyor" diye konuştu. Türkiye'nin Filistin sorununa yaklaşımını "takdir ettiklerini" vurgulayan Meşal, "Biz Türkiye'den Filistin sorunu ve Arap-İsrail çatışmasının çözümü ile Gazze ablukasının kaldırılmasına yönelik desteğini sürdürmesini istiyoruz" dedi. İsrail'in "Mavi Marmara" gemisine yaptığı saldırı nedeniyle bedel ödemesi gerektiğini belirten Meşal, "İsrail'in özgürlük filosuna saldırısının bedelini, en azından Gazze ablukasını kaldırarak ve Gazze ile dünya arasında bir deniz yolunun açılmasını kabul ederek ödemesi gerekir" diye konuştu. Meşal, Türkiye'den bu deniz yolunun açılması için temel bir rol üstlenmesini istediklerini ve bu isteklerini Türk yetkililere ilettiklerini kaydetti. Arap ülkelerini Filistin-İsrail doğrudan görüşmelerini boykot etmeye çağıran Meşal, görüşme girişimlerini, "İsrail'in imajını düzeltecek, bedelini biz ödeyeceğiz" şeklinde değerlendirdi. -"FİLİSTİNLİLER ZORLA MASAYA OTURTULUYOR"- Filistin Yönetimi ile İsrail arasında 2 Eylülde Washington'da başlaması öngörülen doğrudan barış görüşmeleriyle ilgili olarak, "Filistinlilerin zorla masaya oturtulduğunu" savunan Meşal, "barış görüşmelerinin fiyasko ile ya da Filistin tarafının çıkarına aykırı çözümlerin dayatılmasıyla sonuçlanacağı" görüşünü dile getirdi. İsrail Başbakanı Netanyahu'nun çeşitli konuşmalarında, "İsrail'in 1967 sınırlarını, Kudüs sorununu, Filistinli mültecilerin yurtlarına geri dönüş hakkını tanımadığını ve yerleşim birimlerinin kaldırılmasını reddettiğini" açıkladığını kaydeden Meşal, şöyle konuştu: "Netanyahu, İsrail tarafının kırmızı çizgilerinden söz ediyor ki, bu kırmızı çizgiler bizim, Filistinlilerin taleplerinin özüyle çelişiyor. İsrail'in sonuçlarını önceden belirlediği görüşmelere katılmamız mümkün mü? Dolaylı görüşmeler de başarısızlığa uğradı ve hiçbir ilerleme sağlanamadı. Onların standartlarına göre doğrudan görüşmelere gitmenin gerekçesi nedir? Kısacası bu görüşmeler, ABD ve İsrail'in bazı hesaplarından ve Netanyahu ile (ABD Başkanı Barack) Obama'nın çıkarlarının çakışmasından dolayı yapılıyor. Bundan dolayı bu görüşmeler, çok tehlikeli olduğu gibi meşru da değildir." Filistin-İsrail doğrudan barış görüşmeleri için "(Filistin Yönetimi lideri Mahmud) Abbas'ın elinde güçlü hiçbir koz olmadığını" belirten Meşal, "Çözüm girişiminin olduğu yönünde (ABD ve İsrail) dünyayı aldatmaya çalışıyorlar. Tabii bunun bedelini biz ödeyeceğiz. İsrail ise (görüşmeleri) uluslararası izolasyondan kurtulmak ve imajını iyileştirmek için kullanacak. Ayrıca, Netanyahu kendini dünyaya 'bir barış adamı' olarak pazarlayacak. Obama, ABD dış politikasının başarılı olduğunu ve Arap-İsrail çatışmasının çözümünde ilerleme sağlandığını gösterecek. Böylece Obama Irak, Afganistan ve İran ile ilgili sorunlu dosyalara yönelecek" diye konuştu. -"EL FETİH İÇİNDEKİ BAZI KİŞİLER DE GÖRÜŞMELERE KARŞI"- Meşal, Arap ülkelerini bu görüşmeleri boykot etmeye çağırdıklarını belirterek, "Biz HAMAS olarak, bu görüşmeleri çağrılmadığımız için  reddetmiyoruz, davet edilmiş olsaydık bile reddederdik" diye konuştu. Filistin-İsrail barış görüşmeleri konusunda Filistin halkının çoğunluğunun HAMAS ile aynı görüşte olduğunu savunan Meşal, "El Fetih hareketinin içindeki bazı kişilerin de görüşmelere karşı olduğunu, ancak Başbakan Selam Fayyad tarafından yetkileri ellerinden alındığı için susmak zorunda kaldıklarını" söyledi. Meşal, görüşmelerin başlaması halinde HAMAS'ın yeniden İntifada çağrısı yapma olasılığı olup olmadığı sorusunu, "İntifada, bir çağrı sonucu gelmez. İntifada, İsrail işgali, saldırganlığı ve insanlık dışı uygulamalarına karşı tek gerçek alternatiftir. Ancak İsrail, Filistin Yönetimi ile birlikte direnişe karşı komplolar hazırlıyor. Aynı zamanda Filistin halkının ulusal sorunlara yönelik tepkilerini yasaklıyorlar" şeklinde yanıtladı.  "Barış görüşmelerinin başarıya ulaşması halinde HAMAS'ın daha çok yalnızlaşacağı" değerlendirmelerini reddeden Meşal, "Tecrit edilen başkasını tecrit edemez. Filistinli görüşmeci şu anda tecrit edilmiş bir azınlıktır. Herhangi bir anlaşmaya varılması ihtimali de çok zayıftır. Çünkü Netanyahu, Abbas'a, Filistinliler arasında pazarlayabileceği hiçbir şey vermedi" diye konuştu. HAMAS'ın yönetimde olduğu Gazze'de başörtüsü zorunluluğu getirildiğine dair medyada yer alan haberleri yalanlayan Meşal, HAMAS'ın "ılımlı İslami düşünceyi" benimsediğini belirtti.