Türkiye’de futbol ortamında eşcinsel kimliğiyle var olma mücadelesi veren ilk kişi olan Halil İbrahim Dinçdağ, futbolun erkek ortamındaki macerasını anlattı. Gazeteciler Burcu Karakaş ve Bawer Çakır'ın imzasıyla çıkan "Erkeklik Ofsayta Düşünce" başlıklı kitapta Dinçdağ'ın sadece futbol dünyasında değil, Trabzon’da muhafazakâr bir çevrede, “cemaat” yurtlarında inançlı biri olarak var olma mücadelesi aktarıldı.
Eski hakem Halil İbrahim Dinçdağ, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) 2009 yılında kendi rızası dışında eşcinsel olduğu bilgisini basınla paylaştığını söyledi ve bu durumun hem maddi, hem de psikolojik açıdan büyük çöküntüye neden olduğu gerekçesiyle TFF'ye dava açtı. Futbol dünyasında eşcinselliğe ve homofobiye dair tartışma yaratan Dinçdağ'ın hikayesini gazeteciler Karaş ve Çakır kitaplaştırdı.
Kitapta, Milliyet gazetesi muhabiri Burcu Karakaş'ın Halil İbrahim Dinçdağ ile futbol macerası hakkında yaptığı söyleşinin yanı sıra Bawer Çakır'ın Türkiye'de eşcinsellerin tanınma mücadelesi ve bu mücadelenin futboldaki yansımasına dair araştırması yer aldı.
İletişim Yayınları'ndan çıkan, önsözünü Galatasaray Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Yasemin İnceoğlu'nun yazdığı "Halil İbrahim Dinçdağ'ın Hikayesi: Erkeklik Ofsayta Düşünce" adlı kitabın tanıtım yazısı şöyle:
“İlk hakemlik yıllarımda çok agresiftim. Aileme küfür edildiğini duyunca tribüne dönüp cevap veriyordum. Hakemi aslana, sahayı kafese, seyircileri de kediye benzetiyorum. Kediler maç boyunca aslana kafa tutuyor. Ama maç bitince aslan kafesten çıkıyor, seyirci hiçbir yerde yok. Olgunlaştıkça hiç umursamamaya başladım. Bana ‘ibne’ demeleri beni sadece güldürür. Ben eşcinselim, ‘ibne’ değil. Seyircinin de ‘ibnelik’ten anladığı zaten entrika çevirmek…”
Halil İbrahim Dinçdağ, Türkiye’de futbol ortamında eşcinsel kimliğiyle var olma mücadelesi veren ilk kişi. Eşcinsel kimliğinden ötürü hakemliği sürdürmesi engellenen Dinçdağ, Burcu Karakaş’ın kendisiyle yaptığı uzun söyleşide, futbolun erkek ortamındaki macerasını anlatıyor. Sadece futbol dünyasında değil, Trabzon’da, muhafazakâr bir çevrede, “cemaat” yurtlarında ve bir inanan olarak varolma uğraşı var bu maceranın içinde. Ve tabii ikiyüzlü bir dışlama pratiği var.
Eşcinsellerin Türkiye’deki tanınma mücadelesini ve futbolun da bu mücadelenin bir alanı haline gelmesini, Bawer Çakır’ın kitaptaki yazısından izliyoruz. Bawer Çakır, öznel deneyimiyle nesnel durumu harmanlayarak anlatıyor bu mücadeleyi. “Yalnız LGBT hareketi içindekilerin değil, aynı zamanda herkesin özellikle de homofobların okumasını şiddetle öneririm.”
Yasemin İnceoğlu