Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Kültür ve Sanat Komisyonu'nun hazırladığı 'Bir Tiyatrocu Bir Eser' söyleşilerinin ilki 8 Kasım 2019 Cuma günü saat 14.00'da TGC Basın Müzesi'nde gerçekleştirildi. Söyleşinin moderatörlüğünü TGC Kültür Sanat Komisyonu Üyesi, Cumhuriyet gazetesi editörü Öznur Oğraş Çolak üstlenirken, söyleşinin konuğu ise Tiyatro Pera'nın kurucusu yazar, yönetmen, çevirmen ve oyuncu Nesrin Kazankaya oldu.
Toplantının açılışında konuşan TGC Başkanı Turgay Olcayto söyleşi programıyla yazarları, çizerleri, alanında yetkin sanatçıları, TGC üyeleriyle buluşturmayı hedeflediklerini söyledi ve ekledi:
“Nesrin Kazankaya çok iyi bir tiyatro oyuncusu, tiyatroya büyük katkı veren iyi bir yönetmen, aydın bir kimliği var. İktidarlar eleştiriden hoşlanmıyor. Nesrin Kazankaya da iktidarların hoşlanmadığı isimlerden biri. Buna rağmen o hep ayakta. Duruşunu hiç değiştirmedi. İlk söyleşiye katılması bizi çok mutlu etti.“
Moderatör Çolak ile sanatçı Kazankaya'nın söyleşisi Tiyatro Pera'nın kuruluşu, bugüne kadar burada sahnelenen oyunlar, tiyatro dünyasına kazandırılan yapıtlar ve bugünün bağımsız tiyatroları gibi konular üzerinden ilerledi.
Toplantıyı açarken Türkiye’de kültür sanat haberciliği konusunda sıkıntı yaşandığını belirten Çolak, Cumhuriyet, Birgün, Evrensel ve Sözcü gazeteleri dışında kültür sanatın medyada yeterince yer almadığına dikkat çekti. Kültür sanat haberciliğinin kolay bir uzmanlık alanı zannedildiğini belirten Çolak, “Tüm oyunların izlenmesi, sergilerin takip edilmesi, yayınların okunması gerekiyor. Bu nedenle stajyer arkadaşlar zorluğunu görünce, siyaset ya da spor alanına gitmeyi tercih edebiliyor” dedi.
Tiyatro Pera’nın kurucusu Kazankaya ise konuşmasına “Şikayet etmeden söyleyeceğiniz sözünüz varsa ayakta durabilmek önemli, ben şanslıyım, ardıllarım var” sözleriyle başladı.
TGC Basın Müzesi bulunan Atatürk’ün fotoğrafının altındaki yazının önemine işaret eden Kazankaya, “Baskılara dayatmalara karşı sanat özgürlük ister. Basın Müzesi’nde Atatürk’ün bu sözünü ilk kez gördüm. Atatürk 1923 yılında ‘Basın hiçbir zaman zorbalık ve baskıya tabi tutulamaz’ diyor. Bu sözün başına sanat da konulabilir: 'Sanat da gazetecilik gibi baskıya ve zorbalığa boyun eğemez.' Baskıya ve zorbalığa ancak bir oyun boyun eğersiniz. Sonra da uzlaşma çamurunda boğulur yok olur, pek çok gazete ve gazeteci gibi kaybolur gidersiniz.”
İstanbul’da her gece 300 tiyatronun oyun sahnelediğine vurgu yapılan toplantı da tiyatro oyuncusu Kazankaya da belediyelerin tanıtım konusuna katkı sağlayabileceğine dikkat çekti. Kazankaya, konuyla ilgili sözlerini ve önerilerini şöyle sürdürdü:
“Baskılar arttıkça tiyatrolara olan ilgi de artıyor. Ancak tanıtım konusunda sıkıntılar var. İlçe belediyelerinin kültür dairelerinin yöneticilerinin semtlerindeki tüm kültür sanat etkinliklerini takip edip vatandaşlar için görünür kılma sorumluluğu var. Semtlerde, tiyatro afişlerinin yer aldığı, oyunların duyurulduğu, düşük maliyetle yapılabilen tiyatro kuleleri olmalı. Başta Şişli Belediyesi olmak üzere tüm belediyelere öneriyorum. Ben belediyeler tiyatrolara para versin demiyorum. Kalıcı her tiyatroya katkı sağlayacak kurumsallaşmış bir tanıtım desteği öneriyorum.”
Toplantıya TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş, Genel Sayman Ahmet Özdemir, Kültür Sanat Komisyonu üyeleri Aybeniz Ece Uçan ve Esin Yolçınar, TGC İdare Müdürü Cem Çapanoğlu, Basın Müzesi Müdürü Saadet Altay, yardımcısı Nedim Kavuk, kıdemli üyeler Hulusi Yavaşlar, Seraceddin Zıddıoğlu, Namık Kemal Aydın, Necati Mumay, Vecide Şener, Şükrü Disanlı, Kamil Yılmaz başta olmak üzere çok sayıda gazeteci, sanatsever ve öğrenci katıldı.