2013-2018 yılları arasında Türkiye'nin NATO Daimi Temsilcisi olarak görev yapan Fatih Ceylan, Türkiye'nin dış politika tutumunu ve Afganistan'daki gelişmeleri değerlendirdi.
Ceylan, Sözcü yazarı Ruhat Mengi'in sorularını yanıtladı. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın BM Genel Kurulu toplantısına katılarak ABD ile ilişkileri düzeltmeyi umduğu söylemini değerlendiren Ceylan, “ABD’de Afganistan konusu kesin konuşulacaktır ama ben Afganistan'ın hava sahasını yönetmeye katkı sağlamakla ABD ile olan ciddi meselelerin halledileceğine ihtimal vermiyorum. Meselenin özünü çözmez, böyle bir strateji olamaz, olsa olsa –ciddi meseleler ortadayken- geçici bir süre için esneklik alanı sağlayabilir” görüşünü ifade etti.
ABD’nin çekildiği Afganistan’da Kabil Havalimanı’nın güvenliğini sağlamak için Türkiye’nin bulunmasını da değerlendiren Ceylan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Taliban’la ilgili söylediği “inanç” açıklamasını hatırlatarak şunları kaydetti:
“Öncelikle, ideolojisi belli, birçok radikal terör örgütüyle organik ilişki içinde olan grubu biz mi yumuşatacağız? Diplomasi içinde yetişmiş insanların bir yere giderken veya bir işe kalkışırken “Orada benim hangi ulusal çıkarıma hizmet edeceğim” diye düşünmesi lazım. Bunu bir ideolojik kılıf altında yapmaya kalkarsanız… Biliyorsunuz temmuz ayında Cumhurbaşkanı Lefkoşa'da “Taliban bizimle görüşmeli çünkü Türkiye'nin onun inancıyla ters bir yanı yok” demişti. Şu var; bir devletin dış politikası inançlar üzerine inşa edilmez, ulusal çıkarlar üzerine inşa edilir. Bir kere bunu ortaya koymak lazım, inançlara dayalı bir dış politika yürütülürse işte bizim bölgemizde karşı karşıya kaldığımız durum ortaya çıkar. Taliban'la ulusal çıkarlar gerektirirse oturur görüşürsünüz ama bunu dini temelli bir ideoloji üzerine kurgularsanız işin rengi değişir. Kabil Havalimanı konusuna dönecek olursak, biz Kabil Havaalanı'nı işletmekten ne kazanacağız? Bir kere bunun açıklığa kavuşturulması lazım, ne yapacağız, orada ihale filan mı alacağız?”
Kabil Havalimanı'nın zaten işletildiğini söyleyen Ceylan, “Ama NATO görevimiz çerçevesinde işletiyorduk, orada askeri kökenli subaylarımız görev alıyordu ama bu dönem bitti, NATO dönemi de bitti, yeni dönem başladı” dedi.
Ceylan Türkiye’nin Afganistan politikasını şu sözlerle eleştirdi:
“Neyle koruyacaksınız, asker yok, polis mi, Özel Kuvvetler mi göndereceğiz, bunları açıklamaları lazım. Orada Amerika, Almanya gibi bazı ülkelerin geride adamlarının kaldığı anlaşılıyor, bu diplomatlarının tahliyesini veya güvenliğini sağlayarak puan alıp ilişkileri mi düzelteceğiz? S-400 sorunu mu çözüldü, yaptırımlar mı kalktı, Fetullah Gülen iade mi edildi, Suriye'de YPG-PYD sorunu mu halledildi, bunlar oldu mu, olmadı. Dış kaynaklara ihtiyaç duyulan bir dönemdeyiz, sorunları ötelemek için yapılıyor herhalde. Nedir bilmiyoruz, bir sis perdesinin arkasında. Ama bildiğimiz bir şey var, hâlâ bu konuda niyetliyiz, bunu saklamıyorlar. Bence çok sığ bir çözüm arayışı. Taliban'ı tanıyacak mısınız, tanımayacak mısınız? Yani, inanç değerleri bakımından eş değerde bulduğun Taliban'ı tanıyacak mısın, tanımayacak mısın, buna cevap vermeleri lazım.
Afganistan, o bölgeden başlamak üzere dünya üzerinde uluslararası ilişkilerde birtakım fay hatlarını tetikledi. Rusya, Çin, Hindistan, Pakistan, Şangay İşbirliği Örgütü işin içinde, İran'ı unutmayalım. Afganistan'daki radikal unsurların kendilerine de bulaşmasından korkuyorlar.”