Türkiye’nin Suriye’de Azez’in güneyindeki YPG mevzilerini fırtına obüsleriyle bombalaması, dünyanın bir numaralı gündemi oldu.
Hürriyet Ankara Temsilcisi Deniz Zeyrek'in analizine göre, durumla ilgili değişik yorumlar yapılıyor. Türkiye de ABD ve AB ülkelerini bilgilendiriyor. Ankara’da devletin zirvesine dağıtılan raporlarda yer alan ve ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’a, Alman Şansölyesi Angela Merkel’e verilen bilgilere göre Fırtına obüslerinin taarruzunun 3 gerekçesi şöyle:
1- PYD ve Esad güçleri, Azez’e doğru ilerleyerek Türkiye’ye doğru yeni bir göç dalgası yaratmak istiyor. Çünkü Azez ile Kilis arasındaki 8 kilometrelik bölgede 10 mülteci kampı var ve Azez PYD’nin ya da Esad’ın eline geçerse bu kamplarda kalan insanlar Türkiye’ye akın edecek. O nedenle Azez’in muhaliflerde kalması hayati önem taşıyor.
2- Operasyon IŞİD’le mücadele kapsamında değil. Çünkü PYD’nin saldırdığı bölgelerde IŞİD yok. PYD, IŞİD ile savaşan ve doğuya doğru ilerlemesi istenen muhalif güçlere saldırıyor. Miniğ Havaalanı, PYD’den önce muhaliflerin elindeydi.
3- PYD toprak alma amacını da güdüyor. Daha önce Tel Abyad’da yapılanın Azez etrafında yapılması hedefleniyor. Tel Abyad PYD’nin kontrolüne geçtiğinde 24 bin kişi Türkiye’ye göç etmişti. 4 bin Kürt döndü ama 20 bin Arap Türkiye’de kaldı. Bu da Tel Abyad’ın demografik (nüfus) yapısını değiştirdi.
Zeyrek, Türkiye’nin Kürtleri bombaladığına karşı iddiaların da gerçeği yansıtmadığının vurgulandığını belirterek, Kobanê örneğinin verildiğini ifade etti. Türk yetkililer tarafından müttefik ülkelere son bir haftada Kobanê’ye 40 TIR sağlık ve inşaat malzemesinin geçtiği anlatıldı. Türkiye’nin Kobanê’yi ayağa kaldıracak yeniden yapılanma süreciyle ilgili her talebi olumlu karşıladığı öğrenildi.
Rusya’nın ve ABD’nin Suriyeli muhalifler konusundaki en büyük argümanı, Azez civarında terör örgütü sayılan El Nusra Cephesi’nin varlığı. Rapora göre, El Nusra bölgede 3 yıldır bulunmuyor. Ahraruş Şam ve İslami Cephe gibi örgütler de BM’nin yayınladığı terör örgütleri listesinde yer almıyor. ABD bu örgütleri terör örgütü saymıyor ama mesafeli yaklaşıyor.
Güvenlik ve istihbarat birimlerinin değerlendirmesi, Rusya’nın Esad rejimini “Grozni modeli” diye adlandırılan yönteme yönlendirdiği şeklinde. Rusların ‘terörle mücadele’ aracı olarak Grozni’de uyguladığı yöntem, ‘terörle mücadele’ adı altında bölgedeki sivilleri göçe zorlamak ve savaşan muhalif güçlerle baş başa kalmayı öngörüyor. Sivillerin göçünün ardından şehirler içindeki savaşçılarla birlikte ağır bombardımanla imha ediliyor.
Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelerin Türkiye’den cephe açıp karadan gireceği ve 100 TSK mensubunun Suriye’ye girdiği haberleri yalanlandı. Türkiye’nin IŞİD karşıtı koalisyon güçlerinin hava operasyonlarına vize verdiği, kara operasyonunun gündemde olmadığı vurgulandı.