AIDS ile Mücadele Derneği Başkanı Prof. Dr. Melahat Okuyan, Hatay, Gaziantep gibi illerde AIDS'li hasta sayısının giderek arttığını belirterek, "Güney illerimize Irak'tan AIDS girişi var" dedi. Prof. Dr. Okuyan, yaptığı açıklamada, Sağlık Bakanlığı resmi kayıtlarına göre, Türkiye'de 2008 yılı itibarıyla 960'ı kadın toplam 3 bin 178 kişinin AIDS'e yol açan virüs olan HIV'ı taşıdığını ifade etti. İstanbul'da bin 25, Ankara'da 148, İzmir'de 240 kayıtlı AIDS hastası bulunduğunu, "nüfus yoğunluğuna oranla İzmir'deki hasta sayısının daha çok olmasının, kentteki vatandaşların bilinç düzeyinden kaynaklandığını" söyleyen Prof. Dr. Okuyan, şunları kaydetti: "Beni ilgilendiren İstanbul, İzmir gibi iki şehir değil. Zaten İstanbul'da resmi olmayan hasta sayısının daha yüksek olduğunu biliyoruz. Acaba hangi vilayetlerimizde AIDS çoğalıyor? Biz bununla ilgileniyoruz. Gaziantep'ten bu sene bize çok telefon geliyor. Eskiden orada hemen hemen hiç yoktu, şimdi 38 kişi var. Hatay çok yükseliyor. Güney illerimize Irak'tan AIDS girişi var." AIDS'li kişi sayısının 1 yılda Hatay'da 54'ten 59'a, Gaziantep'te 29'dan 38'e, Adana'da 48'den 52'ye yükseldiğini bildiren Prof. Dr. Okuyan, "Antalya'da 1 yılda AIDS'li sayısı 95'ten 100'e çıktı. Turizm nedeniyle artış söz konusu" dedi. Hamile kadın da var, yaşlı bakkal da Prof. Dr. Melahat Okuyan, merkezi İzmir'de olan derneklerinin ücretsiz eğitim, danışma ve test faaliyetlerini yürüttüğünü söyledi. Dernek merkezlerinde 2006 yılında 59, 2007'de 125, 2008'de de 110 kişinin HIV testi yaptırdığını belirten Prof. Dr. Okuyan, başvuruda bulunanlar arasında genç erkeklerin çoğunluğu oluşturduğunu kaydetti. Türkiye'nin her yerinden e-mail ve telefonla vatandaşların bilgi almak üzere kendilerine başvurduğunu dile getiren Prof. Dr. Okuyan Dubai, Kanada, Almanya gibi ülkelerde yaşayan Türklerin de "bulundukları ülkelerde hasta oldukları için dışlanmamak amacıyla" derneğe gelerek ücretsiz test yaptırdığını kaydetti. Prof. Dr. Okuyan şöyle devam etti: "Yaşlı başlı bakkal da 6 aylık hamile kadın da merkeze geliyor. Biz isim almıyoruz, kod numarası veriyoruz. Karşımızdakinin geldiği yer, işi önemli değil. Onunla insan olarak konuşuyoruz. AIDS olduğunu burada öğrenen çok kişi oldu. Mesala 21 yaşındaki bir barmen genç beni çok etkiledi. Çok cesur olduğunu söyledi, testte HIV pozitif çıkınca binadan çıktı, gitti duvarın dibinde hüngür hüngür ağladı. En cesuru işte böyle ağlıyor." Hastaları evinden, işinden atıyorlar AIDS'ten korkmamak gerektiğini anlatan Prof. Dr. Melahat Okuyan, kronik bir hastalık olan AIDS'in "kuru öpücükle, sarılmakla, başkasının eşyasını kullanmakla, aynı sofrada yemek yemekle" bulaşmayacağını belirtti. Bilgisizlik nedeniyle AIDS hastalarının evinden, işinden atıldığını belirten Prof. Dr. Okuyan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Defalarca yazı yazıyoruz çalıştıkları kurumlara, 'lütfen işinden atmayın, bulaşmaz' diye. Sonuçta bu insanlar beş parasız sokakta kalıyorlar. Niye korkalım ki? Tüberkülozdan korkalım, konuşurken geçer. Bazen parasız kalan bu insanlara cebimizden para veriyoruz. Yeşil kart vermezseniz sigortası da yoksa bu insanlar ölüme mahkûmlar." (AA)