Türk Nefroloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Gültekin Süleymanlar, hipertansiyon ve diyabetin, böbrek hastalıklarını tetiklediğini bildirdi. Her 6 kişiden biri kronik böbrek hastasıBöbrek bağışının sağlığa zararı yokProf. Dr. Süleymanlar, yaptığı yazılı açıklamada, TÜBİTAK ve Sağlık Bakanlığı’nın desteğiyle Türk Nefroloji Derneği tarafından yürütülen Kronik Böbrek Hastalığı Araştırması "Credit"in sonuçlarını kamuoyuyla paylaştı. İlk bölümünü tamamladıkları araştırmada önemli bulgulara ulaştıklarını belirten Prof. Dr. Süleymanlar, hipertansiyon ve diyabetin böbrek hastalıklarını tetikleyen en önemli faktörler olduğunun bir kez daha ortaya çıktığını ifade etti. Prof. Dr. Süleymanlar, 10 bin 872 kişinin katıldığı araştırmaya göre, kadınların en riskli grubu oluşturduğunu, hastalığın Marmara ve Güneydoğu Anadolu'da daha sık görüldüğünü bildirdi. Dünyada 500 milyondan fazla kişide kronik böbrek hastalığı olduğunu, Türkiye'de ise bu sayının 8 milyona kadar ulaştığını kaydeden Süleymanlar, böbrek hastalığının çok hızlı geliştiğine, kontrol altına alınmayan yüksek tansiyonun böbrekler üzerinde ciddi hasarlar meydana getirdiğine dikkati çekti. Teşhis edilmediği takdirde kronik böbrek hastalığının böbrek fonksiyonlarının adım adım kaybedilmesine, sonuçta da diyaliz tedavisine veya böbrek nakline kadar gidebilen sonuçlara neden olduğunu vurgulayan Süleymanlar, bugün dünyada milyonlarca kişinin kronik böbrek hastalığından kaynaklanan kardiyovasküler hastalıklar nedeniyle vaktinden önce hayatını kaybettiğini belirtti. Tansiyonun düzenli olarak ölçülmesi ve idrarda protein kontrolünün düzenli olarak yapılması gibi basit tetkiklerle böbreklerin korunabileceğine dikkati çeken Süleymanlar, bu nedenle Türk sağlık sisteminde hem yüksek tansiyon hem de kronik böbrek hastalığı konusunda önleyici tedbirlerin alınması gerektiğini ifade etti. Böbrekleri koruyucu önlemler Böbrekleri korumak için alınacak bazı etkili önlemler konusunda da bilgi veren Prof. Dr. Gültekin Süleymanlar, açıklamasında şunları kaydetti: "Buna göre 65 yaş üstündeyseniz, diyabet, hipertansiyon, şişmanlık, metabolik sendrom, sigara alışkanlığı, tekrarlayan taş düşürme öyküsü, uzun süreli ağrı kesici ilaç kullanımı gibi bir durumunuz varsa ve ailede böbrek hastalığına ilişkin genetik risk taşıyorsanız böbrek hastalığı riskiniz diğer kişilere göre daha fazla demektir. Bu hastalıkları veya belirtileri olan kişiler belirli aralıklarla düzenli olarak sağlık kontrolünden geçmek, tansiyon, şeker ve böbrek testlerini yaptırmak durumundadır. Riskli sayılan gruplar başta olmak üzere böbreklerini korumak isteyen herkes tuzu azaltmalı, doymuş yağlardan ve fazla kaloriden kaçınmalı, kilo kontrolünü sağlamalı, sigarayı bırakmalı, alkolü azaltmalı/bırakmalı ve düzenli egzersiz yapmalıdır." Araştırma sonuçları Türkiye genelinde 23 ilde rastgele seçilen 4 bin 765'i erkek 10 bin 872 hasta üzerinde yapılan araştırmanın sonuçlarına göre, Türkiye'de yetişkinlerin yüzde 17,6'sı yani 8,1 milyon kişi böbrek hastası. Böbrek fonksiyonları en az yüzde 50 azalmış hasta sayısı 2,5 milyon dolayında iken böbrek hastalığına yakalanan kişilerin kronik hastalık tablosuna bakıldığında yüzde 31,7 ile tansiyonun ilk sırada, yüzde 12,6 ile şeker hastalığının ikinci sırada, yüzde 36 ile metabolik sendromun üçüncü sırada yer aldığı görülüyor. Böbrek hastalığına yakalanmada kadınlardaki hastalık oranının daha yüksek olduğu saptanırken, bunun kadınların kronik böbrek hastalığı açısından daha riskli olduğu sonucunu ortaya koyduğu belirtiliyor. Kronik böbrek hastalığının bölgesel dağılımına bakıldığında ise hipertansiyon sıklığının daha fazla olduğu Marmara ve Güneydoğu Anadolu'da riskin daha yüksek olduğu görülüyor.
(AA)