CHP Sosyal Politikalardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık'ın hazırladığı ‘Türkiye’de Sosyal Bozulma’ raporuna göre, 2016’nın ilk 9 ayında 33 milyon 638 bin 916 kutu antidepresan tüketildi.
Raporda, toplumun ortak değer sisteminin zayıflaması, çözülmesi ya da bu değerlerin bozulmasının toplumu tahrip ettiği ve milli bütünlüğü zedelediği belirtildi.
Gazete Habertürk'ün haberine göre raporda, şu tespitlere yer verildi.
Türkiye’de madde bağımlılığı, 2011 yılından beri, 6 yılda 17 kat arttı. Sağlık Bakanlığı’nın uyuşturucu kullanımı ile ilgili yayımladığı araştırmalarında, 15-64 yaş grubu nüfusta herhangi bir yasadışı bağımlılık yapıcı maddenin en az bir kere denenme oranı yüzde 2.7, öğrencilerin yüzde 26.7’si bir tütün ürününü, yüzde 19.4’ü alkollü içecekleri, herhangi bir yasadışı bağımlılık yapıcı uyuşturucu maddenin en az bir kere denenme oranı ise yüzde 1.5 olarak hesaplandı.
Türkiye’de AIDS hastalığına neden olan HIV virüsü taşıyanların sayısı 13 bine ulaşmış durumdadır. Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 2005’te 292 AIDS hastası tespit edilirken, 2011- 2016 yıllarında 7 bin 406 yeni vaka tespit edilmiştir. Dünyada son 10 yılda hastalığın en çok arttığı ülke, yüzde 426 ile Türkiye’dir.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yayımlanan intihar istatistiklerine göre; 2015 yılında ölümle sonuçlanan intihar sayısı bir önceki yıla göre yüzde 1.3 artarak 3 bin 211 kişiye yükselmiştir. İntihar edenlerin yüzde 72.7’si erkek, yüzde 27.3’ü ise kadın.
Türkiye’de 2011-2016 arasında antidepresan kullanımı yüzde 25.6 artmış durumdadır. 2003 yılında 14 milyon 238 bin kutu antidepresan satılırken, 2012 yılında 37 milyon 351 bin 187 kutu, 2016 yılının ilk 9 ayında ise 33 milyon 638 bin 916 kutu antidepresan tüketilmiştir.
Türkiye’de 2015 yılında ceza infaz kurumlarına giren hükümlü sayısı, bir önceki yıla kıyasla yüzde 11.7 artarak 177 bin 262’ye ulaşmıştır. Bunların 170 bin 703’ü erkek, 6 bin 559’u kadınlardan oluşurken, söz konusu dönemde ceza infaz kurumuna giren 12-17 yaş grubundaki çocuk hükümlü sayısı 2010 yılında bin 443 iken, 2016’de 8 bin 993’e çıkmıştır.
Aile gelirinin borca oranı Aralık 2002’de yüzde 4.7 iken, Aralık 2016’ya gelindiğinde yüzde 57’ye ulaşmış durumda. Aralık 2002’de protestolu senet tutarı 0.8 milyar TL iken, Aralık 2016’da 12.3 milyar TL’ye, tüketicilerin banka borcu 6.6 milyar TL’den 419.6 milyar TL’ye, çiftçilerin bankaya borcu 5.1 milyar TL’den 73.4 milyar TL’ye yükseldi. Boşanmalar yüzde 37, fuhuş yüzde 790, adam öldürme yüzde 261, çocukların cinsel istismarı yüzde 434, uyuşturucu bağımlılığı yüzde 678, cinsel taciz yüzde 449, kadına şiddet yüzde 1400 arttı.
Yalnızca 2011-2016 yılları arasında, 232 bin 313 çocuk, gelin oldu. Türkiye’de 2002’den bu yana 18 yaşın altında 440 bin çocuk doğum yaptı. Çocuk yaşta resmi nikâhla evlendirilen kızların (16-17 yaş grubu) yüzde 69.9’u, kendisinden 6 ve daha büyük yaşta bir erkekle evlendi.
Emniyetin verilerine göre, son 10 yılda istismar mağduru 250 bin çocuğumuz vardır. Çocuk suçlarında dava dosyası, 2016 yılı verilerine bakıldığında son 10 yılda yüzde 200 artmıştır. 2006’da 62 bin dava bulunurken, 2016’da bu rakam 117 bin 739’a ulaşmış durumdadır. 2015’te evden kaçan çocuk sayısı 3 bin 10. Bu çocukların bin 196’sı erkek, bin 814’ü kız. 2016’da evden kaçan çocuk sayısı 2 bin 686. Bu çocukların 880’i erkek, 1806’sı kız.