Türkiye'de her gün 5 roman yayımlanıyor. 2011 yılında yayımlanan roman sayısında bir önceki yıla oranla 3 kattan fazla artış oldu. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürü Prof. Dr. Onur Bilge Kula, Türkiye'de geçen yıl bin 851 romanın yayımlandığını belirterek, ''Türkiye'de her gün 5 roman yayımlanıyor. Bu olağanüstü bir edebiyat üretimidir'' dedi.
Kula, Diyarbakır'da açılan 3. Kitap Fuarı'nda yaptığı açıklamada, Türkiye'de 2011 yılı itibariyle 43 bin 100 adet Uluslararası Standart Kitap Numarasının (ISBN) alındığını, bunun 41 bin 239'unun yayımlandığını söyledi. Yayımlanan 41 bin kitabın yüzde 45'ini edebiyat eserleri oluşturduğunu anlatan Kula, geçen yıl yayımlanan bu eserlerden 14 bininin çocuk ve gençlik edebiyatı eseri, bin 851'inin ise roman olduğunu anlattı.
Türkiye'de çeşitli, çoğulcu, demokratik ve insani yönü güçlü bir edebiyatın var olduğunu, bu edebiyatın, tüm halktan kaynaklandığını ve Türkiye tarihinin bütün birikimini yansıttığını dile getiren Kula, şöyle konuştu:
''Türkiye'de her gün 5 roman yayımlanıyor. Bu olağanüstü bir edebiyat üretimidir. Bununla Türkiye bir çok Avrupa ülkesinin önüne geçmiştir. Bunu hiç küçümsememek lazım. Bunun en önemli nedenlerinin birincisi Türkiye toplumu genel anlamda çok canlı, ikincisi çok genç yazar topluluğuna sahibiz, üçüncüsü kadın yazar sayımız çok önemli ölçüde artmış durumda ve dördüncüsü yazarlarımız dünya dillerini ve kültürlerini biliyorlar. Artık İngilizce yazan yazarlarımız var. Başka ülkelerde edebiyat ve felsefe hakkında üniversitelerde dersler veren yazarlarımız var. Başka ülkelerde anadilleri gibi edebiyat üzerine, roman üzerine konuşan, söyleşi yapan yazarlarımız var. Yepyeni bir yazar niteliğiyle karşı karşıyayız. Bunu Türkiye toplumunun canlılığına, üretkenliğine bağlıyorum. Türkiye toplumu kabına sığmıyor, üretiyorlar, ürettiğini dünyaya sunuyorlar ve dünyayla yarışıyorlar.''
Kula, Türkiye'de 2010 yılında yayımlanan roman sayısının 571, 2011 yılında yayımlanan roman sayısının ise bin 851 olduğunu belirterek, bir yılda yayımlanan roman sayısında 3 kattan daha fazla artış olduğunu söyledi.
Bu artışın sürekliliğinin sağlanması gerektiğini dile getiren Kula, Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak bu yazarlara en büyük katkılarının bu edebiyat eserlerini ''Türk Edebiyatının Dışa Açılımı'' projesiyle dünya okurlarıyla buluşturmak olduğunu vurguladı. Bu projeye şimdiye kadar bin 200 destek başvurusunun yapıldığını, bunlardan 770'inin yayımlandığını ifade eden Kula, ''57 ülkede 41 dilde Türk Edebiyatı okunuyor. Bu muhteşem bir şeydir. 57 ülke ve 41 dil dünya nüfusunun yüzde 80'inden fazlasına tekabül ediyor'' dedi.
Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürü Prof. Dr. Onur Bilge Kula, roman üretimindeki artışın sürekliliğini sağlamak amacıyla ''Edebiyatı Teşvik Programı'' ismiyle yeni proje başlatacaklarını kaydederek, şöyle konuştu:
''Bu programın yönetmeliği yayımlandı. 2013 yılından itibaren edebiyat kuruluşlarının temsilcilerinden oluşan bir 'değerlendirme ve seçme kurulu' oluşturulacak ve bu kurul başvuruları değerlendirecek. Edebi bakımdan nitelikli bulunan başvurulara ayda 3 bin liradan fazla destek vereceğiz. Dolayısıyla bu edebiyat üretimini kaynaktan destekleyerek, kalıcılığını sağlamaya çalışacağız. Kimisine 3, kimisine 6 ve kimisine ise 1 yıllık destek verilebilir. 1 yıllık destek olursa 37 bin lirayı aşkın destek olmuş olacak. Bu önemli bir miktardır. Yazarlarımızdan Ahmet Ümit, bir programda bu desteğin önemini vurgulayarak, romanlarını yazarken çalışmak zorunda kalmasının roman yazmasına sekte vurduğunu anlatmıştı.''
''Türkiye, edebiyatını dünya dillerine tanıtma bakımından örnek ülkeler arasındadır'' diyen Kula, ''Edebiyata destek konusunda biraz geç kaldık. Almanya'da kamunun yanı sıra özel kuruluşlar da destekliyor. Çünkü edebiyat bir ulusun kültürünü saklayan, koruyan ve gelecek kuşaklara aktaran en önemli araçtır. En önemli estetik, yatırım ve üretim alanıdır'' dedi.
Prof. Dr. Kula, en fazla çevirisi yapılan yazarın Orhan Pamuk olduğunu, Pamuk'un kitaplarının özellikle Anglosakson okurları tarafından çok beğenilerek okunduğunu söyledi.
Orhan Pamuk'un tek başına Türkiye'deki edebiyat eserlerinin yüzde 30 oranında daha fazla dünya okurlarıyla buluşmasına katkı sunduğunu belirten Kula, şöyle dedi:
''Yurtseverlik, ülkenin saygınlığının artmasına, ülkenin dış dünyadaki imajının iyileşmesine yapılan katkıyla ilgilidir. Bunlar boş sözlerle olmaz, bunlar üretimle olur. Orhan Pamuk üreterek, yurt dışındaki üniversitelerde verdiği konferanslarla, derslerle ülkemizin saygınlığını yükseltiği için ona teşekkür etmeliyiz. Pamuk, Türk edebiyatının dünyaya tanıtımında çok büyük katkı yapıyor. Orhan Pamuk'un eserleri bizden destek alınmaksızın da yayımlanıyor.
Bunun yanı sıra Ahmet Hamdi Tanpınar, Orhan Kemal, Ahmet Ümit, Elif Şafak, Oya Baydar ve Mario Levi'nin eserleri dünya dillerine çevriliyor. Artık çok güçlü bir yazar kadrosuna sahibiz. Gürül gürül gelen bir yazar kadromuz var. Hakan Günday, çok genç bir yazarımız, 6 romanı var. Romanları dünya dillerine şimdiden çevrildi. Muhteşem bir şey. Bu gelişmelerde bakanımızın verdiği desteği çok önemsiyorum. Edebiyatı Teşvik Programı, Türk Edebiyatının Dışa Açılımı, Türkiye'de Edebiyat Haritasının ve Okuma Haritasının Çıkarılması'' projelerini bakanımıza anlattıktan hemen sonra onaylandı ve biz bunları uygulayabildik.''