T24 -
İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak, Ankara'da söylenen her şeyin kendisinin hoşuna gitmediğini, ancak söylenen her şeyi de yargılarının büyük bir köşetaşı haline getirmemeleri gerektiğini belirterek, "Türkiye'de yeni bir rakip yaratmaya ihtiyacımız olmadığına inanıyorum. Ortaklığımızı besleyerek, ancak sınırlarını da bilerek, ortak olmamız daha iyi" dedi. Barak ayrıca, Türkiye'de "iç değişimlerin" olduğunu savunarak, bu değişimlerin "siyah-beyaz" şeklinde kategorize edilmemesi gerektiğini söyledi.ABD'nin başkenti Washington'daki temasları çerçevesinde Washington Enstitüsü adlı düşünce kuruluşunda konuşan Barak, bir soru üzerine, Türkiye ile uzun süre öncesine dayanan, çok stratejik ilişkilerinin bulunduğunu belirtti.Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile birçok kez ve yakın dönemde Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül ile görüşmeler yaptığına dikkati çeken Barak, "Türkiye'de iç değişimler olmakta. İsrail'de ve diğer yerlerde bunu basitçe 'siyah-beyaz' şeklinde kategorize etmeye çalışanlar oluyor, ama bence durum böyle değil" ifadesini kullandı."Çok tarihi bir imparatorluk kökenine sahip Türkiye'nin, bölgedeki konuların inceliklerine göre davranan ve bölgeyi iyi anlayan bir ülke olduğunu" ifade eden Barak, "içte ve AB konusunda Türkiye'de meydana gelen gelişmelerin bazılarını algılamanın zor olduğu" yorumunda bulundu."Türkiye'de yeni bir rakip yaratmaya ihtiyacımız olmadığına inanıyorum. Ortaklığımızı besleyerek, ancak sınırlarını da bilerek, ortak olmamız daha iyi" diyen Barak, Türkiye ile ilişkilerinin birden fazla alanda taşıdığı öneme işaret ederek, "İlişkilerimizin birçok katmanı bulunuyor ve bunların bazıları hala çok iyi işliyor" diye konuştu."Ankara'da söylenen her şey benim hoşuma gitmiyor, ama söylenen her şeyi de yargılarımızın büyük bir köşetaşı haline getirmemeliyiz" ifadesini kullanan Barak, Başbakan Erdoğan ve tanıma olanağı bulduğu bazı bakanları "yüksek kalitede, saygıdeğer ve önemli kişiler olarak gördüğünü" kaydetti.'İran hemen saldırmaz, radikaller ama çılgın değiller'Konuşmasında ayrıca, nükleer silah sahibi bir İran'ın İsrail'e saldırmasını pek olası görmediğini, ancak Tahran'ın bunu Orta Doğu'daki düşmanlarını korkutmak için kullanabileceğini söyleyen Barak, "İranlıların, nükleer bombaya sahip olsa bile bunu derhal yakın çevresinde kullanacağını düşünmüyorum. Böyle bir davranışın neleri beraberinde getirebileceğini çok iyi anlıyorlar. Radikaller ama tamamen de çılgın değiller. Çok sofistike bir karar alma süreçleri var ve gerçekleri biliyorlar" dedi.İran'ın nükleer programını engelleyebilmek için önemli, etkili ve bir zaman sınırlaması içinde yaptırımlara ihtiyaç bulunduğunu söyleyen Barak, ABD Başkanı Barack Obama'nın Tahran'a karşı yeni bir dizi yaptırım konusunda uluslararası destek sağlama çabalarından duyduğu memnuniyeti dile getirdi ve bu çabaların başarılı olmasını umduklarını ifade etti. Barak, "Ancak belirli bir şüpheciliği de üzerimizde taşımalıyız, eğer bu çabalarda (yaptırıma dönük) başarı sağlanamazsa nelerin olabileceğini en ince ayrıntısına kadar ve yapıcı bir tarzda düşünmeliyiz" diye konuştu.'Rejimin çöküşüne geri sayım başladı'Barak, İran'daki muhalefet hareketleriyle bağlantılı iç gelişmelere de değinerek, "kaç yıl süreceği bilinmese de rejimin çöküşüne dönük geri sayımın büyük olasılıkla başladığını, ancak İran'ın nükleer silah sahibi olmasının, rejimin çöküşüne göre daha yakın olduğunu" savundu. Barak, "Rejimin kendi halkı üzerindeki hakimiyetinde ve hatta önde gelen ayetullahlar arasındaki uyumda çatlaklar olduğunu görüyoruz ve büyük olasılıkla (rejimin) çöküşüne dönük tarihi geri sayım zaten başladı. Ancak bana göre net olan bir şey var ki, rejimin çöküşüne dönük saat, İran'ın nükleer askeri güç olmasına dönük saate göre daha yavaş işliyor" ifadesini kullandı.Bir başka soru üzerine, ülkesi ve ABD'nin, İran'ın nükleer programına ilişkin perspektifleri arasında farklılıkların olabildiğini, ancak iki ülkenin, birbirleri arasındaki görüş alışverişini sürdürmekle birlikte, her adımı birlikte koordine etmesi gerekmediğini söyledi.Barak, temasları kapsamında dün ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ve ABD'nin Orta Doğu Özel Temsilcisi George Mitchell ile de bir araya geldi. Clinton, görüşmeden sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, Barak ile Gazze'deki insani koşulların iyileştirilmesi konusunu da ele aldıklarını söyleyerek, görüşmede konuyla ilgili bazı endişelerini dile getirdiğini, daha fazla nelerin yapılabileceği ve yapılması gerektiği hususunda fikirler ortaya koyduklarını, bu alanda ilerleme sağlanmasını umduklarını belirtti.