Türkiye’den NATO'ya olağanüstü toplantı çağrısı

Türkiye’den NATO'ya olağanüstü toplantı çağrısı

 

Akçakale şehir merkezine isabet etmesi sonucu beş kişinin hayatını kaybetmesinin ardından NATO'dan yapılan ilk açıklamada konunun Kuzey Atlantik Konseyi'nin "gündeminde" olduğu belirtildi. Türkiye'nin çağrısı üzerine konsey en kısa süre içinde olağanüstü toplanacak.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu Akçakale'deki olayın hemen ardından NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen'i arayarak bilgi verdi.

Daha sonra NATO'dan yapılan açıklamada, olayın Kuzey Atlantik Konseyi'nin gündeminde olduğu ifade edildi. Brüksel kaynakları, Kuzey Atlantik Konseyi'nin TSi 22.30-23.00 sularında büyükelçiler düzeyinde toplanacağını bildirdi.

Toplantıda Türkiye'nin NATO nezdindeki büyükelçisi Haydar Berk, üye ülkelerin büyükelçilerine olayla ilgili bilgi verecek.

Ancak NATO kaynakları, NATO Şartı da denilen Washington Anlaşması'nın 5'inci maddesinin uygulamaya konmasının söz konusu olmadığını belirtti.

5'inci madde NATO üyesi bir ülke saldırıya uğradığında tüm üye ülkelerin birlikte savaşmasını öngörüyor. Henüz bu maddeyi yürürlüğe koymak için erken olduğu ancak sınır güvenliğini artırmak amacıyla ihtiyati tedbir önlemleri alınabileceği belirtiliyor. Ancak Kuzey Atlantik Konseyi'nden Türkiye'nin toprak bütünlüğüne yönelik bir saldırı düzenlendiğine dair de bir ortak açıklama ve destek mesajı bekleniyor.

 

Uçak düşürüldüğünde de tartışıldı

 

Haziran ayında Türk Hava Kuvvetleri'ne ait RF-4E keşif uçağı Akdeniz'de düşürüldüğünde de 5'inci madde tartışmaları gündeme gelmişti.

O dönemde, Brüksel'de Türkiye'nin talebi üzerine ve NATO Şartı'nın 4'üncü maddesi doğrultusunda toplanan Kuzey Atlantik Konseyi, Türkiye'ye destek mesajları vermiş ancak 5'inci maddenin uygulanmasının söz konusu olmadığını bildirmişti.

NATO Şartı’nın 4’üncü maddesine göre bir üye devletin toprak bütünlüğü, siyasi bağımsızlığı ve güvenliğinin tehdit altında olması durumunda tüm üye devletlerin birlikte istişarelerden bulunmasını öngörüyor.

5'inci maddeye bir giriş niteliğindeki 4'üncü maddeyi son kullanan da yine Türkiye idi. Ankara, Şubat 2003'te Irak’ın kuzeyinden gelen tehdit nedeniyle NATO ile istişarelerde bulunmuş, 5'inci madde uygulanmasa da NATO Türkiye’nin güvenliğine destek niteliğinde bazı adımlar atmıştı. Türkiye ayrıca, Nisan ayında Kilis’teki bir kampa Suriye tarafından açılan ateş sonucu iki vatandaşı yaralandığında da bu maddeyi gündemine almış ancak işletmemişti.

5'inci maddeye göre ise bir üye devlete yönelik bir saldırı tüm üyelere yapılmış kabul ediliyor. 5'inci madde bugüne kadar yalnızca 11 Eylül saldırılarında yürürlüğe sokuldu.

 

BM de toplanabilir

 

BM Genel Sekreteri Ban Ki-Mun, Türkiye’nin Suriye’deki hedefleri vurması hakkında yaptığı açıklamada, Suriye hükümetini, komşularının toprak bütünlüğüne itibar etmesi gerektiği konusunda uyardı ve Suriye halkına yönelik şiddetin sona ermesi gerektiğinin altını çizdi. Ban, bugün yaşananların, Suriye’deki çatışma ortamının, komşu ülkelere giderek daha fazla zarar verdiğini gösterdiğini söyledi.

Bu açıklamalar ışığında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun ve Güvenlik Konseyi'nin de olağanüstü toplantılar yapması söz konusu olabilir.

Türkiye'nin BM nezdinde "ciddi güvenlik tehlikesi" oluştuğunu belirterek "nefs-i müdafaa" ve "sınırları koruma" gerekçesiyle BM Şartı'nın 51'inci maddesinin devreye sokulmasını talep etmesi mümkün. Bu madde nefs-i müdafaa halinde ülkelere BM Güvenlik Konseyi kararını beklemeden harekete geçme hakkı tanıyor.

Diğer yandan BM Güvenlik Konseyi'nden bir şey beklemek çok da doğru değil. Zira Rusya ve Çin'in Suriye konusundaki daha önceki vetoları düşünüldüğünde, olası bir oylamada bu iki ülkenin yine olumsuz tavır takınacağı tahmin ediliyor. BM Genel Kurulu'nun ise bağlayıcı olmayan kararlar dışında bir etkinliği yok. Ancak uluslararası kamuoyunun ortak bir tavır içinde olduğunu sergileyen kararlar alabilen Genel Kurul'un önemi sembolik.