Tuzla'da herkes suçlu!

Tuzla'da herkes suçlu!
Ölümlü iş kazalarıyla gündeme gelen Tuzla'yı Meclis'in ardından Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu (DDK) da mercek altına aldı. Gemi üretim sahalarını inceleyen kurul, bin 154 sayfalık rapor hazırladı. Buna göre DDK, 9 ayda 14 kişinin öldüğü tersanelerde, günün koşullarına uygun teknolojik yatırım yapılmamasının iş kazasını artırdığına dikkat çekti. Çarpıcı tespitlerin yer aldığı raporda, ilgili kamu kurumundan tersanelerde görevli sendikalara kadar herkes suçlanıyor. Temel politika ve yaklaşım tespitinde de geç kalındığı kaydediliyor. Tuzla'daki kayıt dışı istihdam, işverenlerin ihmalleri gibi sorunlar ayrıntılı bir şekilde ele alınıyor. Ayrıca çözüm önerilerine de yer veriliyor. Rapora göre, iş kazası riskini asgariye indirecek kaynak işinin robotlarla yapılması gibi yatırımlar teşvik edilmeli. Tersanelerde kapalı devre kamera sistemi kurularak çekimler dijital ortamda arşivlenebilir. Söz konusu çalışma, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Çankaya Köşkü'ne çıkması ardından DDK'nın tamamladığı "ilk rapor" olma özelliğini de taşıyor. Raporda, Türk denizcilik sektörünün durumu ve sorunları da ayrıntılı biçimde inceleniyor. DDK'ya göre, Tuzla'daki tersaneler kapasitesinin üzerinde bir taleple karşılaştı ve temel bir politika ve yaklaşım tespitinde geç kalındı. Bunun sonucunda ölümler de arttı. 2001 yılında sadece bir işçinin hayatını kaybettiği tersanelerde 2008'in ilk 9 ayında 14 çalışan iş kazası sonucu yaşamını yitirdi. Kurul üyeleri raporda öncelikle elde ettikleri tespitlere yer verdi. Buna göre sınırları belli olmayan, adeta iç içe faaliyet gösteren tersaneler iş sağlığı ve güvenliğini tehdit ediyor. Sektörde niteliksiz ve kayıt dışı çalışan sayısı her geçen gün artıyor. İş güvenliğiyle ilgili eksikliklerin olumsuz sonuçlarını öngöremeyen işverenlerin bu konu üzerinde yeterince durmaması ölümlü iş kazalarını artırıyor. Bunun yanı sıra ilgili kamu kurumu, sendika ve sivil toplum örgütleri, Tuzla'daki gelişmelere geç müdahale etti. Raporda, iş kazalarına sebep olan aksaklıklara da yer verildi. Tersanelerde bakım ve onarımları yapan kişilerin uzmanlığı kontrol edilemiyor. Çok sayıda alt işveren ile çalışılmasına rağmen işlerin yönetimi ve organizasyonu yeterli etkinlikte sağlanmıyor. Tersanedeki iş süreçlerinin bütününü kapsayacak şekilde oluşturulmuş tehlike tanımlama, risk analizi sistematiği ve acil durum planları bulunmuyor. Kazalara ilişkin kayıtlar sağlıklı bir şekilde tutulamadığı için bilimsel temele dayalı gerçekçi analizler yapılamıyor. Sıcak işler, iskele kurma, boya, gaz ve aydınlık ölçümü gibi riskli işlerin yetkili kişilerin iznine bağlı olduğu bir sistem mevcut değil. Ağır işgücü gereksinimi ve yüksek tempolu çalışma koşulları çalışanların verimliliklerini ve sosyal yapılarını olumsuz etkiliyor. Çalışanların yaşadıkları mekanların iyileştirilmesine yönelik çalışmalar yapılmıyor. Raporda alınması gereken önlemler de ortaya konuldu. Bunların bir bölümü şöyle: Tersaneler için problem olan ruhsat, imar, iskan ve yerleşim gibi konular en kısa zamanda tespit edilmeli. Yapılması gerekenler asgari bürokrasi ile çözülmeli. İş kazası ve meslek hastalığı riskini asgariye indiren yüksek teknolojiye ve tesis modernizasyonuna yönelik yatırımlar teşvik edilmeli. Örneğin, kaynak işinin robotlarla yapılabilmesine imkan sağlanabilir. İş müfettişi sayısı yeterli olmadığından bölgede denetimler yeterince etkin yapılamıyor. Meydana gelen kazalara ilişkin bilimsel temele dayalı gerçekçi analizler yapılmalı. İş kazalarının doğrudan sebeplerinden birisi fazla mesai çalışmaları. Bunun için çalışan işçilerin çalışma saatlerini kontrol etmeye yönelik bir sistem kurulmalı. Sendikalaşma faaliyetleri için uygun ortam sağlanmalı, sendikalaşmaya engel olan uygulamaların giderilmesine yönelik tedbirler alınmalı.