Devlet televizyonunun Kürtçe yayınındaki ‘Q, W ve X’ harfleri, bir çelişkiyi de ortaya çıkardı. Nüfus Kanunu, Siyasi Partiler Kanunu ve Türk Ceza Kanunu yasakları nedeniyle üç harf de aslında mahkemelik. Türkiye, devlet televizyonu aracılığıyla sessiz sedasız Kürtçe yayınla tanışırken, ülkede çeyrek asırdır yaşanan çarpık bir uygulamayla da yüzleşti. Türkçe dışındaki dillerin kullanımına ilişkin kanun, Nüfus Kanunu, Siyasi Partiler Kanunu ve Türk Ceza Kanunu’nun hükümleri nedeniyle yıllardır birçok dava konusu olan W, Q ve X harfleri Kürtçe yayın yapan TRT-Şeş’in (TRT-6) deneme yayınında kullanıldı. Mevcut mevzuata göre, 2002’de Diyarbakır’da Kürtçe yayın yapan ART televizyonunun sahibine beş yıl hapis cezası getiren Şivan Perver’in ‘Mehemedo’ şarkısıyla yayın hayatına başlayan TRT-6 hakkında savcılıklar ve RTÜK harekete geçebilir. Yasak 12 Eylül'de başladıX, Q ve W harflerinin yasağı 12 Eylül darbesiyle başlamıştı. Anayasa’nın 2001’de kaldırılan 26 ve 28. maddeleri ışığında 1983’te çıkarılan ‘Başka dillerin kullanımına ilişkin yasa’ düşünce açıklanmasında, basın yayın alanında ve günlük yaşamda ‘yasaklı diller’in kullanılmasının önüne geçiyordu. AB reformları çerçevesinde yasa 1991’de, Anayasa ise 2001’de değiştirilerek basım yayın alanında önemli bir rahatlama sağlandı. Ancak üç harfin özgürlüğü şu yasalara ve hükümlere takıldı: Nüfus kanunu: Bu kanuna göre milli kültüre uygun düşmeyen isimler çocuklara verilemezdi. AB uyum yasalarıyla bu düzenleme ‘ahlak kurallarına uygunluk’ ve ‘Türk alfabesine uygunluk’ haline getirildi. Değişikliğe karşın içinde üç yasaklı harf bulunan isimler çocuklara verilemedi. İçişleri Bakanlığı valiliklere genelge göndererek bu harflerin kullanılmasına göz yumulmamasını istedi. Siyasi Partiler Yasası: Bu kanunla siyasi partilerin propaganda faaliyetlerinde Kürtçe kullanması yasaklanıyor. Bu da hazırlanan afiş ve pankartlarda bu üç harfin kullanılmasının önüne geçiyor. Türk Ceza Kanunu: 222’nci madde, Şapka ve Türk Harfleri Kanunları’nın koyduğu yasaklara veya yükümlülüklere aykırı hareket edenlere iki aydan altı aya kadar hapis cezası öngörüyor. Harf kanunda Türk alfabesinde olmayan harflerin kullanımı yasaklanıyor. Türkiye’nin üç harfle sınavından örnekler * 2002 yılında Dicle’de çocuklarına Kürtçe isim koyan yedi aile hakkında dava açıldı. * Eğitim-Sen, 2005 yılında tüzüğünde ‘ana dilde öğrenim hakkı’na yer verdiği için kapanma tehdidi ile karşılaştı ve bu maddeyi tüzüğünden çıkardı. * 2006’da Nevruz’un DTP tebrik kartında ‘Newroz’ olarak yazılması mahkemelik oldu. Davetiye Siyasi Partiler Yasası’na aykırı bulundu. * Danıştay 8. Dairesi, 2007’de çok dilli belediyecilik kararı alan Diyarbakır’ın Sur Belde Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş’ın başkanlığının düşürülmesine, meclisin feshine karar verdi. * DTP’li Mahmut Alınak’ın Başbakan Erdoğan’a yazdığı Kürtçe dilekçe dava konusu oldu. Alınak Harf Kanunu ve Siyasi Partiler Kanunu’na aykırı davrandığı için yargılandı. Dilekçe DTP kapatma davasına delil oldu. * Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir’e kürtçe davetiye, afiş ve broşürler nedeniyle dava açıldı. * Erzurum’da DTP mitinginde yurtdışındaki babası için Kürtçe afiş açan sekiz yaşındaki çocuk için DTP’ye soruşturma açıldı. * Babası siyasi mülteci olan Alman vatandaşı Welat, annesiyle Türkiye’ye girerken isminde ‘W’ harfi olduğu için izin verilmedi. İçişleri Bakanlığı Welat’ın vize sorunu nedeniyle giremediğini ileri sürdü ama vize sorununun da isimden kaynaklandığı anlaşıldı. * Genelkurmay, Nisan 2008’de hazırladığıı afişlerle ‘W, Q ve X’ harflerinin üzerini çizdi.