Ukrayna'nın yeni lideri bir komedyen olabilir

Ukrayna'nın yeni lideri bir komedyen olabilir

Ukrayna Devlet Başkanlığı seçimleri 31 Mart'ta yapılacak. Yani geçici sonuçlar, ertesi gün, 1 Nisan şakalarının yapıldığı günde açıklanacak. Ukrayna'da basılan oy pusulalarında bu durumdan özellikle keyif alan bir aday var: Komedyen Volodimir Selenski. Selenski, bir Ukrayna gazetesine yaptığı açıklamada, "1 Nisan benim zaferim için kusursuz bir tarih. Ben nihayetinde palyaçoyum, değil mi?" demişti.

Mizah anlayışı çift anlamlılık, ironi ve göz kırpmalar üzerine kurulu olan ve hiçbir siyasi deneyimi olmayan Volodimir Selenski,yalnızca birkaç ay içinde seçimlerin favorilerinden biri haline geldi. Anketler, komedyenin yüzde 20 ila 25 dolayında oy alacağını ortaya koyuyor. Bu oranla Selenski, ülkenin şu anki devlet başkanı Petro Poroşenko ve muhalif lider ve eski başbakan Yulia Timoşenko'dan daha fazla desteğe sahip. Dolayısıyla Selenski'nin ikinci tura kalması son derece olası. Peki komedyen bu noktaya gelmeyi nasıl başardı?

Komedyenden aday nasıl olur?

41 yaşındaki Selenski kendine özgü, boğuk bir ses tonuna sahip, orta boylu ve enerjik bir adam. Bir profesörün oğlu olan Selenski, Ukrayna'nın güneydoğusunda bulunan ve ülkenin demir cevher sanayiinin kalbi olan Krıvıy Rih'in yerlisi. Ukrayna'nın en ünlü ve en başarılı komedyeni olarak görülen Selenski'nin uzmanlık alanı, siyasi hiciv.Selenski yaklaşık 20 yıldır, bir grup kabare sanatçısıyla birlikte ülkenin önde gelen siyasetçileriyle alay etmekle meşgul. İsmini Krıvıy Rih'teki bir ilçeden alan "Studio Kwartal 95" grubu, sahneye çıkmalarının yanı sıra televizyon için üretilen komedi prodüksiyonlarında da yer alıyor. Bunlardan birinde Selenski, devlet başkanı seçilen bir tarih öğretmenini oynuyor. Selenski kısa süre öncesine kadar kimsenin adını duymadığı yeni partisini tanıtmayı da bu karakteri oynadığı "Halkın Hizmetkârı" isimli diziyle başardı.

Selenski karşıtları, kendisinin bağımsız bir siyasi figür olmadığını ve etki alanı geniş Dniprolu iş adamı İhor Kolomoyski ile bir ittifak içerisinde bulunduğunu söylüyor. Bu ittifakın amacının da şu anki devlet başkanı Poroşenko'nun yeniden seçilmesini engellemek olduğunu savunuyorlar. Selenski, adaylığını yılbaşı gecesi, komedi programlarının yayınlandığı ve Kolomoyski'nin sahibi olduğu televizyon kanalı 1+1'de duyurmuştu. Sözkonusu duyuru videosu için Devlet Başkanı Poroşenko'nun mesajının yayın saati dahi ertelenmişti.

Pek de Poroşenko lehinde olmayan bu anlayışı anlamak aslında pek güç değil, zira Poroşenko ile Kolomoyski'nin geçmişte yaşadıkları anlaşmazlıklar şehir efsanesi değil. Bu anlaşmazlıkların temelinde, iki ismin petrol ve bankacılık sektörlerindeki farklı çıkarları yatıyor. Tüm bunların ötesinde, Selenski ve Kolomoyski'nin siyasi bir işbirliğine gittikleri iddialarını her fırsatta inkar ettiklerini belirtmekte fayda var.

Selenski seçmene ne vaat ediyor

Bundan daha birkaç yıl önce hiç kimse Selenski'nin bir gün devlet başkanlığı seçimine gireceğini düşünemezdi. Muhtemelen Selenski'nin kendisi de. Komedyen bir keresinde bir dergiye verdiği röportajda, siyasetin karmaşık bir iş olduğunu ve kendisinin işinin şovmenlik olduğunu söylemişti.

O gün "Siyasetin dışında tanınmış kişilerin olmayacak vaatlerde bulunmaları basbayağı popülizmdir" diyen Selenski, belli ki fikrini değiştirmiş görünüyor. Zira bugün kendisinin yaptığı şey, karşıtlarının saf popülizm olarak betimledikleri şeyden farksız. Komedyenin mizahi ifadelerle süslü seçim programı, "rüyaların Ukraynasını" vaat ediyor: Yolsuzluğun olmadığı, maaşların yüksek olduğu, hızlı internete ve iyi yollara sahip bir Ukrayna.

Aynı zamanda halka daha fazla iktidar vermeyi vaat eden komedyen, daha fazla referandumdan, daha fazla adalet ve daha fazla güvenlikten bahsediyor. Ukrayna'nın doğusundaki savaşın sona ereceğini de söyleyen Selenski, bunun nasıl başarılabileceğine ilişkinse pek bir bilgi vermiyor, "yalnızca müzakere ederek" demekle yetiniyor. Kiev'de seçim sürecini gözlemleyen bazı kişiler, sürecin en sevilen adayı olan Selenski'nin bilgi eksikliğini göz önüne çıkarmamak için televizyon programlarına çıkmaktan kaçındığını söylüyor.

Siyasi bir hayal kırıklığının sonucu

Selenski'nin elde ettiği başarının insanları şaşırtmasının nedenlerinden biri de, Ukrayna siyasetinde son zamanlarda ana akım olan şeylerin tam zıttının vücut bulmuş hali olması. Ekseriyetle Rusça konuşmayı tercih eden Selenski, öncelikle Ukrayna'nın doğu ve güneyinde yaşayan, anadili Rusça olan topluluğu temsil ediyor.

Komedyen birkaç yıl önce yayınlanan şovunda bazı Batı yanlısı siyasetçilere yüklenmişti. Örneğin eski devlet başkanı Viktor Yuşçenko şovda saldırıya uğrarken, komedyen Rusya yanlısı Viktor Yanukoviç'e ise son derece hassas ve nazik davranmıştı. Selenski'nin şovlarında Ukrayna vatanseverliği konusunu da işlediğine değinmekte fayda var, her ne kadar bu işleyiş pek dikkat çekici büyüklükte olmasa da.

Seçim sürecini takip edenler, Selenski'nin başarısını, çok sayıda Ukraynalının yeni, kullanılmamış siyasi yüzlere duydukları hasret ile açıklıyor. Komedyen özellikle de onu tanıyan ve komik bulan genç seçmenden destek buluyor. Örneğin Poroşenko'nun hayal kırıklığına uğrattığı 31 yaşındaki yazılımcı Andriy, "Daha iyi bir şeyler başarabilecek tek aday bu" diyor. Andriy'e göre ülkedeki yolsuzluk "giderek daha da kötü" hale gelmiş.

Anketlerin ortaya koyduğu yüksek oy oranlarına rağmen, Selenski'nin seçimlerden zaferle çıkması mümkün olsa da pek muhtemel gözükmüyor. Poroşenko'nun yeniden seçilmesini zorlaştırması ise son derece olası. Hatta Poroşenko'nun ikinci tura kalması bile zor. Halihazırdaki durumdan fayda sağlayacak isimlerin başında, anketlerde ikinci sırada yer alan Yulia Timoşenko geliyor: Poroşenko'nun hayal kırıklığına uğrattığı seçmenin gözünü ikinci sıraya çevirip Timoşenko'ya oy vermesi olası.

Selenski devlet başkanı olamasa dahi ikinci tura kalması kendisi için dev bir başarı olur. Kendisi zira şu sıralar 2019 sonbaharındaki parlamento seçimleri için deyim yerindeyse "ısınıyor". Komedyenin anketlerde ön sıralarda yer alan partisinin milletvekili seçimlerinden önemli bir zaferle çıkması işten bile değil.

Roman Goncharenko