Ukrayna'da barış gücü tartışması

Ukrayna'da barış gücü tartışması

Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko Ukrayna’nın doğusunda uluslararası bir barış gücünün görev yapmasını istiyor. Poroşenko bu açıklamayı Rusya yanlısı ayrılıkçı güçlerin Ukrayna’nın doğusundaki Debaltseve’yi ele geçirdiği ve Ukrayna ordusunun bölgeden çekildiği yönündeki haberler üzerine yapmıştı.

Moskova ile Rusya yanlısı ayrılıkçı güçler ise bu öneriyi sert bir dille geri çevirerek, Minsk anlaşmasının ihlal edildiğini belirttiler. Almanya Başbakanı Angela Merkel, Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Ukrayna Devlet Başkanı Poroşenko Minsk anlaşmasına sahip çıkıyorlar.

'AGİT: Minsk barış anlaşmanın şartlarını pratiğe geçirin!'

Ukrayna Devlet Başkanı Poroşenko, çarşamba akşamı Kiev’deki güvenlik ve savunma konseyi toplantısında bölgedeki barışı gözetecek en iyi şeklin BM’in görevi ile hareket edecek bir AB polis misyonu olacağını söylemişti. Bunun üzerine Rusya’nın BM Elçisi Vitali Çurkin, Poroşenko’nun bu öneri ile yeni bir şema ortaya atmış olduğunu, böylece Minsk anlaşmasını tehlikeye attığı suçlamasını yöneltti. Bu arada Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT), Ukrayna’da anlaşmazlığa taraf olanları Minsk barış anlaşmanın şartlarını pratiğe geçirmeye davet etti.

Alman uzman: 'Minsk II de ihlal edildi'

Batılı ülkeler ve NATO, Ukrayna’nın doğusundaki Debaltseve yerleşim merkezine saldırıda bulunulduğunu iddia ederken, Rusya bu kentin Minsk anlaşması ile bağlantısı olmadığını öne sürüyor. Peki, bu durumda kim haklı? Alman Sosyal Demokrat Parti dış politika sözcüsü Rolf Mützenich’in bu soruya yanıtı şöyle: “Bu anlaşmanın önemli noktasını geçen hafta sonundaki ateşkes ve ateşkesi AGİT gözlemcilerinin denetlemesi oluşturuyordu. Ancak bu gerçekleşmedi ve bundan dolayı da Minsk II anlaşması ve devlet ve hükümet başkanlarının bir kez daha altını çizdikleri anlaşma hükümleri ihlal edilmiş oldu.”

'Aldığımız kararları uygulamaya koymamız yeterli'

Peki, Alman sosyal demokrat dış politika uzmanı Mützenich, Ukrayna Devlet Başkanı Poroşenko’nun doğu Ukrayna’ya BM görevi ile AB polis güçleri gönderilmesi önerisini nasıl değerlendiriyor? “Minsk II anlaşması ile altı çizilen hükümleri şimdi uygulamak durumundayız. Askeri birliklerin bölgeden uzaklaştırılması, özellikle de sivil halka yardımlar ve esir değiş-tokuşu; tüm bunlar Mink II anlaşmasının önemli unsurları. Bundan dolayı da yeni düzenlemelere gerek yok. Sadece kararını aldığımız şeyleri uygulamaya koymamız yeterli.”

NATO üyesi ABD'nin Ukrayna'yı silahlandırmayı düşündüğü AB çevrelerinde yüksek sesle dile getiriliyor. Burada batının büyük olasılıkla tırmanma gösterecek bir anlaşmazlığın içine çekilme tehlikesi bulunmuyor mu? Bir kez daha Alman Sosyal Demokrat Parti dış politika sözcüsü Rolf Mützenich:“Zaten şu anda anlaşmazlık içinde bulunuyoruz ve Rusya'nın Kırım'ı ilhak etmesi kapsamındaki hatalı politikaları nedeniyle bu ülkeye yaptırım uygulanıyor. Genelde tüm batılı ülkeler bu durumdan etkileniyor. Avrupa'daki bazı ülkeler durumu farklı algılıyor, yani ortaya atılan soruların parçası durumundayız. Ancak ben askerî çözümler aranmamasını tavsiye ediyorum. En azından önümüzdeki sürede ateşkesin güvenilir hale getirilmesini, bu zemin üzerinde Ukrayna'nın doğusunda güven ortamının oluşturulmasını ve özellikle de sivil halka yardım sağlanmasını öneriyorum.”

ABD de Minsk II anlaşmasını hünez rafa kaldırmak istemiyor

ABD de henüz Minsk Anlaşması’nı rafa kaldırmaktan yana değil. Amerikan Dışişleri Bakanlığı sözcülerinden Jen Psaki, bölgede ihlaller olduğunu ancak anlaşmaya daha fazla süre tanınması gerektiğini belirtti. Dışişleri Bakanı John Kerry de Rus mevkîdaşı Sergey Lavrov'u telefonla arayarak, Debaltseve'ye saldırıların ve ateşkes ihlallerinin son bulmasını talep etti. Öte yandan BM'e bağlı yardım konvoyları da Debaltseve'ye doğru yola çıktı.