Suriye'nin ikinci büyük kenti Halep'te yaşayan sivillerin inanılmaz zulümlere hedef olduğu bildirildi.
Uluslararası Af Örgütü'nün son raporunda hükümet güçlerinin ve pek çok isyancı grubun kentte her gün savaş suçları işledikleri kaydedildi.
Şam hükümetinin son günlerde muhalif güçlerin saldırılarına cevap olarak Halep bombardımanını tırmandırdığı bildiriliyor.
Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad Şubat ayında BBC'ye verdiği mülakatta varil bombası kullandıkları suçlamalarını kesin bir dille yalanlamıştı.
Pazar günü Seyf el-Davla mahallesindeki bir anaokula isabet eden varil bombasının dördü çocuk ve öğrenci olmak üzere en az 10 kişinin ölümüne yol açtığı bildirildi.
Yerel gazeteci Zaina Erhaim, dün BBC'ye verdiği bilgide, çocukların haykırışlarının işitildiğini ve kurtarma ekiplerinin insanları enkaz altından çıkarmaya çalıştığını söyledi.
BBC Türkçe'de yayımlanan habere göre, Uluslararası Af Örgütü, 2014 Ocak'ından 2015 Mart'ına dek hükümet güçlerine ait uçakların Halep'e patlayıcı madde, akaryakıt ve metal parçalar doldurulmuş variller, yakıt depoları veya gaz tüpleriyle sürekli saldırılar düzenlediğini belirtti.
Raporda, saldırılara hedef olan yerler arasında 14 pazar yerinin, 12 otobüs ve tren garının, 23 caminin, 17 hastane ile sağlık merkezinin ve 3 okulun bulunduğu kaydedildi.
2014'te el-Fardus mahallesine yönelik saldırı sonrasında yaşadıklarını anlatan bir yerel fabrika işçisi, "Başları kopmuş çocuklar, her yere dağılmış vücut parçaları gördüm. Cehennem herhalde böyle birşey..." diyordu.
Af Örgütü'nün derinlemesine araştırdığı sekiz saldırıda ölenlerin çoğunluğu siviller.
Muhalif gruplarca yönetilen bir gözlem grubu olan İhlalleri Belgeleme Merkezi'ne göre, Halep'i hedef alan varil bombaları söz konusu dönemde en az 3.124 sivilin ve 35 isyancının ölümüne neden oldu.
Uluslararası Af Örgütü, Halep operasyonlarının "kasıtlı olarak sivillere ve sivil hedeflere yöneldiğini" belirtti ve savaşta doğrudan rol almayan kişi ve yerlerin hedef alınmasının bir savaş suçu olduğuna işaret etti.
Örgüt, "Halep'te görüldüğü gibi hükümet politikasının bir parçası olarak sivillere böylesine sistemli bir şekilde saldırılar düzenlenmesi, insanlığa karşı işlenmiş bir suç da oluşturmaktadır" dedi.
Uluslararası Af Örgütü'ne göre bir tür "toplu cezalandırma politikası" olarak görülen bu politika yüzünden pekçok sivil yeraltında yaşamaya başladı.
Halep'te çarpışan silahlı muhalif güçler de, havan topuyla ve gaz bombası kapsülü takılarak yapılan füzelerle, 2014'te en az 600 sivilin ölmesine yol açmakla suçlandı.
Af Örgütü'nün raporuna göre tarafların savaş suçları toplu saldırıların ötesine de uzanıyor: Halep'te hem hükümete bağlı güvenlik görevlilerinin, hem de isyancı güçlerin sivillere karşı giriştikleri yaygın işkenceler, keyfi gözaltılar ve adam kaçırma eylemleri de raporda belgeleniyor.
Bir Halepli, kentteki hayatı "cehennem döngüsü" diye niteledi ve "Sokaklar kan gölü. Öldürülen insanlar çarpışan insanlar değil." dedi.
Af Örgütü'nün Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgesi başkanı Philip Luther, "Bundan bir yılı aşkın bir süre önce BM Suriye'de insan hakları ihlallerine ve özellikle de varil bombası saldırılarına son verilmesi çağrısında bulunan bir karar benimsemiş; hükümet bu karara uymazsa bunun kimi sonuçlar doğuracağını bildirmişti." hatırlatmasını yapıyor ve ekliyor:
"Bugünse, uluslararası topluluk, giderek tırmanan bir insanlık trajedisi karşısında Halep'teki sivillere karşı soğuk bir kayıtsızlık içinde. Tepkisiz kalınmaya devam edilirse, bu, savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar işleyenlerce, Halepli sivilleri herhangi bir ceza görmeksizin rehin tutmaya devam edebilecekleri şeklinde algılanacak."