Ümit Kocasakal’dan Feyzioğlu’na: Bizzat kendiniz meslek sorunu haline geldiniz

Ümit Kocasakal’dan Feyzioğlu’na: Bizzat kendiniz meslek sorunu haline geldiniz

Türkiye Barolar Birliği’nin (TBB) 36. Olağan Genel Kurulu’nda eski İstanbul Baro Başkanı Ümit Kocasakal, Birlik Başkanı Metin Feyzioğlu’na “hakkını helal etmediğini” söyleyerek, “Barolar Birliği üzerine iktidarın gölgesini düşürdünüz. Mesleği ve Barolar Birliği’ni zedelediniz. Bindiğim taksi şoförü buraya geldiğimi söyleyince ‘Lütfen artık o Birlik Başkanı orada oturmasın’ dedi. Bizzat kendiniz meslek sorunu haline geldiniz” dedi.

TBB’nin 36. Olağan Genel Kurulu, Avukat Özdemir Özok Kültür ve Kongre Merkezi’nde sürüyor. Ankara Baro Başkanı Erinç Sağkan ve mevcut TBB Başkanı Metin Feyzioğlu’nun aday olduğu kongrede, yarın seçim yapılacak.

“Hakikaten oradan baktığınızda böyle mi görünüyor”

Genel Kurul’un ilk gününde Feyzioğlu’nun konuşmalarının ardından delegeler söz aldı. Delegelerin sözlerinin ardından Feyzioğlu, bir kez daha kürsüye çıktı. Çoklu baro yasası ile ilgili tartışma ve protestolar sırasında, baro başkanlarının Ankara’daki eylemenin; yasa üzerindeki çalışmalar müzakere aşamasındayken başladığını belirtti.

Feyzioğlu, Kocaeli’nin Gebze ilçesinde öldürülen Avukat Ersin Arslan’ın davasının duruşmasına gitmediği ve olayla ilgilenmediğine ilişkin eleştirilere, davaya gitmediğini ancak dava ile ilgilendiğini ailesinin bildiği karşılığını verdi.

Feyzioğlu, “çoklu baro yasasının kendisine yaradığına” ilişkin eleştiriye; “Hakikaten oradan baktığınızda böyle mi görünüyor? Hakikaten öyle bir çıkarımda bulunmayın” dedi.  

Genel Kurul’da, yönetim kurulunun görev süresine ilişkin faaliyetlerinin ibrası (temize çıkarma) oylandı ve oy çokluğu ile yönetim ibra edildi.

Üçüncü aday çıktı

Ankara Baro Başkanı Erinç Sağkan ve mevcut Birlik Başkanı Metin Feyzioğlu’nun başkanlığa aday olduğu genel kurulda, Mardin Barosu delegesi Medeni Ayhan’ın da adalık dilekçesini verdiği öğrenildi.

“Çoklu baro” konuşuldu

“7249 sayılı Kanun ile getirilen çoklu baro düzenlemesinin kaldırılması için yeni seçilecek Yönetim Kurulunun kanun teklifi taslağı hazırlamak ve takip etmekle görevlendirilmesi hususunun görüşülerek oylanması” gündeminde eski İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal konuştu.

Kocasakal, kendisinin bu tür bir genel kuruldaki son konuşması olduğunu aktararak, “Hangi baskıların yapıldığı, meslektaşlarımızın nelerle tehdit edilerek, nasıl kurulduğunu cümle alem biliyor. İstediğinizi söyleyin. Biz gırtlak gırtlağa gelsek de siyaseten birbirimizin tam tersi olsak da aynı baro şemsiyesi altında bulunabiliyorduk” dedi. Kocasakal, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bir iktidar bir yasa getirdi. Bu yasa bir tarafıyla çoklu baro, bir tarafıyla temsilde adaleti sağlama yönünde gerekçelendirilen yasaydı. İktidarın eskiden beri İstanbul Barosu alerjisi açık. Ben baro başkanıyken Sayın Cumhurbaşkanı bana, doğrudan ismen hedef alarak bir şeyler söyledi. Ben kendisine hak edilen cevabı verdim… Ben, özellikle İstanbul Barosu hedef alınarak yapılan, İstanbul’un gücünü kırarız diye getirilen. Ben bu gayri adil yasanın kabul edilmemesi gerektiğine inanıyorum. Hiçbir meslektaşımızın da bunu içine sindirebildiğini düşünmüyorum. Şekli ve maddi meşruiyet iki farklı kavram. Benim 13 delegem olması 54 bin avukatın iradesini temsil ettiğim gerçeğini değiştirmiyor. İstanbul Barosu’nun önemi kağıt üzerinde sayılarla sıkıştırılamaz. Bu çok adilse gelin hep beraber bundan Türkiye’yi de yararlandıralım. Niye İstanbul 90 milletvekili göndersin ki. Bütün illerimiz beşer milletvekili göndersin. Her iki milyona ilaveten milletvekili eklensin.”

Kocasakal, Feyzioğlu’na “hakkını helal etmediğini” söyleyerek, şöyle konuştu:

"Barolar Birliği üzerine iktidarın gölgesini düşürdünüz"

“Hiçbir meslek sorunu avukatın, baronun ve barolar birliğinin onurundan, saygınlığından daha önemli değildir. Bu değerlen feda edilerek bir meslek çözümü olamaz. Ne yazık ki üzülerek söylüyorum. Türkiye Barolar Birliğinin Başkanı, Barolar Birliği üzerine iktidarın gölgesini düşürdünüz. Mesleği ve Barolar Birliği’ni zedelediniz. Bindiğim taksi şoförü buraya geldiğimi söyleyince ‘Lütfen artık o Birlik Başkanı orada oturmasın’ dedi. Bizzat kendiniz meslek sorunu haline geldiniz. Sizi desteklemeyi bırakın meslektaşlarıma ve topluma, kendime dahi izah edemem.”