Üniversitelerde en çok rastlanan 25 hak ihlali

Üniversitelerde en çok rastlanan 25 hak ihlali

Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Üniversite Temsilciler Kurulu Ankara’da gerçekleşen yıllık olağan toplantısında görüşülen konuları ve sorunların çözümüne yönelik önerilerinden oluşan raporlarını yayınladı. Rapora göre, üniversitelerdeki ihlaller arasında atamalardaki keyfiyet, öğrencilerin barınma ve ulaşımdaki sorunları, cinsiyet ayrımcılığı da yer aldı.

Bianet'te yer alan habere göre, 'Dönüştürülen Üniversiteler ve Yükseköğretim Kurumlarında Yaşanan Hak İhlalleri' başlıklı 25 sayfalık raporda, üç ana başlık ve çözüm önerileri bulunuyor. 'Üniversitelerde Yandaşlık ve Baskı Üzerine Kurulan Yönetim ve Denetim Mekanizmaları' başlığında, rektörler aracılığılıyla iktidarın tek elde toplanması, akademik atama ve yükselme süreçleri, sansür, üniversitelerde özel yaşamın kontrol ve denetimi gibi konulara değinildi.

'Yükseköğretimin Ticarileştirilmesi ve Bilginin Metalaşması' başlığında, üniversitelerdeki ranta dayalı yaklaşımlar, üniversiteler inşaatları, Sürekli Eğitim Merkezleri ve Yabancı Dil Eğitimi ile ilgili sorunlara yer verildi.

Üçüncü başlıkta ise 'Çalışma Koşulları ve Özlük Hakları' adı altında işçi sağlığı ve iş güvenliği, barınma ve yemekhane sorunları, öğrenci yurtlarının sorunları, taşeronlaşma gibi problemler açıklanıyor.

 

Üniversitelerdeki hak ihlalleri

 

Eğitim Sen, Türkiye’deki 47 farklı üniversiteden 76 temsilcinin katılımıyla düzenlenen Üniversite Temsilciler Kurulu'na katılanlar arasında yapılan anket sonuçlarına göre en çok karşılaşılan hak ihlallerinin, temsilciler kurulunda aktarılanlar ve üniversitelerden gelen raporlarda da sık sık belirtilen sorunlarla örtüştüğünü belirtti.

58 hak ihlalinden en yoğun yaşanan 25’i şöyle sıralandı:

1. Dekan veya yüksekokul müdürü atamalarının fakülte görüşleri veya liyakat dikkate alınmadan keyfi yapılması

2. İnşaat ihalelerinin rektörlüğe yakın veya siyasi belirli çevrelere verilmesi (iltimas, kayırmacılık)

3. Döner sermaye veya gelir getirici işlerin dağıtımında adaletsizlikler (kayırmacılık)

4. Üst dereceli kadrolara açıktan/ Sınavsız atama

5. Yurt yetersizlikleri-Öğrencilerin cemaat-tarikat yurtlarına mecbur kalması

6. Araştırma görevlilerine ders ve sınav görevlendirmeleri dışında da angarya görevler verme

7. Kadro ilanlarının kişiye özel ilan edilmesi

8. Öğrencilerin ulaşım sorunları (uzak veya yetersiz hatlar)

9. Gönüllülük dışında 13b-4 ile farklı birimlerde görevlendirme

10. Kurullara sendika temsilcilerinin çağrılmaması

11. Personel takip veya fişleme sistemi (memurlar, akademisyenler veya öğrenciler üzerinden) oluşturulması

12. Öğrencilerin fişlenmesi

13. Özel güvenlik birimi ve/veya sivil polislerin fişlemelerde kullanılması

14. Görevde atama yükseltme sınavlarını yapmama

15. Bölüm veya Anabilim Dalı Başkanlıklarına bölüm seçimleri yapılmadan atama yapılması

16. Araştırma görevlilerini derse sokma

17. Kantin-kafeterya gibi birimlerin rektörlüğe yakın veya siyasi belirli çevrelere verilmesi (iltimas, kayırmacılık)

18. Araştırma görevlisi kadrolarını keyfi dağıtma

19. Doktoralı araştırma görevlilerine kadro ilanını geciktirme veya vermeme

20. Hedeflenmiş kişilere yönelik mobbing/yıldırma/itibarsızlaştırma

21. Öğrencilere sosyo-kültürel ve siyasal etkinliklerinden dolayı soruşturma açılması

22. Cinsiyet ayrımcılıkları yaşanması

23. Bölüm bilgisi dışında kadro ilanına gidilmesi

24. İdari işlerin araştırma görevlilerine yaptırılması

25. Dışarıdan yükseltme amaçlı idari kadro verme

 

Talepler

 

Raporda yer alan talepler ise şöyle:

Taşeron kaldırılsın

* Yükseköğretim Kanunu’nun 50/d, 33/a, 35, Öğretimüyesi Yetiştirme Programı (ÖYP) gibi maddelerle istihdam edilen araştırma görevlileri arasında görev ve haklar açısından yapılan her türlü ayrımcılığa son verilmeli, araştırma görevlileri iş güvencesine kavuşturulmalı.

* Taşeron sistemi derhal kaldırılmalı, 4-c’li personel güvenceli kadrolara alınmalı, yükseköğretimde güvenceli çalışma temel ilke olmalı.

* Ücretlendirmede hakkaniyet ölçütlerine uyulmalı. Akademik topluluğun ana motifi bilgi üretimine ve öğretime yoğunlaşmalı. Ücret arayışında toplum ve doğa yararına bilgi üretimi, ortak bilgi üretimi, uzun erimli araştırma ve çalışmalar kurban edilmemeli. Üniversite öğretim elemanları, idari ve teknik personel insan onuruna yakışır mesleklerinin karşılığı bir ücrete kavuşturulmalı.

Özgürlüklerin önündeki engeller kaldırılsın

* Akademik özgürlüklerin, ifade özgürlüğünün, sendikal hak ve özgürlüklerin önündeki tüm engeller kaldırılmalı.

* İş tanımları net bir biçimde yapılmalı, eşit işe eşit ücret verilerek, ders ve araştırma sürecinde eşit katkıların eşit değerlendirmesi yapılmalıdır. Ek göstergeler yoluyla hiyerarşik ücretlendirmeden vazgeçilmeli.

* Kadro sorunları bekletilmeden çözülmelidir. Kadrolar sürekli olmalı, yükseköğretim emekçilerine gelecek kaygısı yaşatılmamalı.

* Doktorasını tamamlamış araştırma görevlileri ek koşul aranmaksızın yardımcı doçent kadrosuna atanmalı.

* Liyakat esasının daha çok dikkate alındığı merkezi biçimde yürütülen görevde yükselme sınavları düzenli olarak yapılmalı ve idari kadroların tümünde yükselme imkanı sağlanmalı.

* Yükseköğretim alanındaki tüm ek ücret ve ödemeler görev alan tüm personel arasında adil bir şekilde dağıtılmalı.

* ÖSYM’nin yaptığı sınavlarda idari personel de görev alabilmeli.

* Keyfi görev yeri değişiklikleri sonlandırılmalı. Bu tipte görevlendirmelerde çalışanın rızası ve fakülte kurulu karar mekanizmaları hayata geçirilmeli.

Öğrenciye parasız eğitim, barınma, beslenme, ulaşım

* Harçlar tamamen kaldırılmalı, öğrencilere eğitim ve araştırma gereçleri, barınma, beslenme ve ulaşım parasız sağlanmalı.

* Eğitim-öğretim ve bilgi üretiminin maliyetleri de merkezi yönetim bütçesinden karşılanmalı.

* Üniversiteler kurumsal özerkliği zedelenmeden mali yönden kamu denetimine açık olmalı.

Bilginin ürün ve teknolojiye dönüştürülmesinde kamu yararı gözetilmeli, araştırma ve geliştirme çalışmaları kamu yararı önceliğiyle yeniden düzenlenmeli. Bireyci, rekabetçi bilgi üretimi yerine kolektif bilimsel üretim; bilginin özel mülkiyeti yerine de kamusal mülkiyeti esas olmalı.

Kadına pozitif ayrımcılık

* Tüm karar ve denetim süreçlerinde üniversite bileşenlerinin tümü yer almalı. Karar ve denetim süreçlerinde kişilerin değil, kurulların egemenliğini esas alan eşitlikçi, özgürlükçü, demokratik özyönetim ve özdenetim modeli hayata geçirilmeli.

* Kadınlara yönelik psikolojik, fiziksel taciz ve şiddet kabul edilemez. Üniversitede kadına yönelik pozitif ayrımcılık politikaları uygulanmalı.

* Üniversitelerde mobbing (işyerinde psikolojik yıldırma), başta iş güvencesinin ortadan kaldırılması, kişilere aşırı yetkiler tanınması ve mevcut hiyerarşik yapıdan kaynaklı olarak, ciddi bir sorun haline gelmiştir. Bunun önüne geçecek politikalar ve mekanizmalar üretilmeli, kurullar oluşturulmalı.

Fişlemeye hayır

* Üniversite, öğrencisi, öğretim üyesi, idari personeli, dolaysıyla tüm bileşenleriyle bir bütündür. Üniversite emekçilerinin ve öğrencilerin örgütlenme ve siyaset yapma hakları önündeki tüm engeller kaldırılmalı, tüm üniversite emekçilerine koşulsuz iş güvencesi sağlanmalı, toplu sözleşmeli, grevli sendika hakkını kullanmaları yönünde engelleyici değil, kolaylaştırıcı olunmalı.

* Üniversitedeki kameralar, parmak izi vb. mekanizmalar kaldırılmalı. Bu mekanizmaların çalışanları ve öğrencileri fişlemeye yönelik kullanıldığı ortada. Benzer şekilde benzer amaçlara hizmet eden turnike sistemi, kartlarla açılan kapılar gibi uygulamalar da sona erdirilmeli.

* Mevcut disiplin yönetmeliklerinin, özgür ve demokratik üniversite ile bağdaşan bir tarafı yok. Özgür düşüncenin önüne engel koyan disiplin mekanizmaları terk edilmeli; yerine tüm bileşenlerce oluşturulacak “ortak yaşam ilkeleri” hayata geçirilmeli.

* Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.